gelecekte juan carlos navarro nun görevini hakkıyla yerine getireceğine inandığım genç ispanyol; özellikle ceza atışları ve diğer oyuncularla uyumuyla dikkat çekiyor; ispanya nın şu ana kadar en dikkat çeken basketbolcusu eurobasket 2007 de.
tam adı rodolfo fernández farrés olan, 4 nisan 1985 doğumlu ispanyol basketbolcu. 1.96 m boyunda olan ve geçtiğimiz sene dkv joventut badalona forması altında 2 numara (şutör guard) pozisyonunda oynayan genç oyuncu, 2006'da fiba "yılın genç oyuncusu" ödülünü, 2007'de euroleague'in "yılın çıkış yapan oyuncusu" ödülünü ve 2008'de uleb cup 2008 final karşılaşmasında "en değerli oyuncu" ödülünü alarak kendini ispatlamıştır. ispanya basketbolunun son dönemlerde dünya basketboluna sunduğu en önemli isimlerden biridir.
kendisi geçen yaz yapılan draftlara katılmış phoenix suns tarafından 24. sıradan seçilmiş, portland trail blazers'a takas edilmiştir. nba takımları amerika dışından (avrupa,asya hangi kıtaysa işte) transfer ettikleri oyuncular için maksimum 500 bin dolar bonservis ödeyebildiğinden rudy'nin de 2.2 milyon dolarlık bonservisi olduğundan geçen sene nba'e gidememiş, bir sene daha eski takımının formasını giymiştir ve dün de portland ile sözleşme imzalamıştır.
bu sene çaylaklar karmasına seçilip gelecek sene ise büyük bir çıkış yapabilecek kapasiteye sahip basketbolu çok iyi bilen altyapısı sağlam basketbolcu.
Portland Blazers'ın sahibi diğer bir deyişle dünyanın yedinci zengini olan bir adamın transferi için evine gittiği şahıstır. Bir beyazdan beklenmeyecek nitelikteki atletik yapısı son derece dikkat çekicidir. Fiziksel gücünü geliştirdiği takdirde NBA'in yeni bir avrupalı süperstara sahip olacağı aşikardır.
slam dunk contest yarışmasındaki jüri, anlaşılan beyazlar beceremez* diye düşünüyor. hayır adama sıra geldiği an jüride ve salondaki diğer nba yıldızlarındaki tripler "oof siktiminin beyazı senin ne işin var burda burada kral biziz" kıvamındaydı. ne bu ırkçılık anlamadım ki?!
herif topu götüne sokup, sonra havada içinden çıkartıp, üstüne de yerden sektirip, bacağının arasından geçirip smaçı vursaydı da iyi bi puan alamazdı jüriden...
fikir iyi ama bak. bunu yapabilir bi dahakine siktiminin nate robinson'u... o zaman çok hoşuma gider işte.
muhtemelen seneye bir daha şansını deneyecek bu hezimetin ardından, bence iki smacı da en az 45 almalıydı, fakat jüri üyelerinin -özellikle dan majerle'nn- kurbanı oldu.
yarışmadan sonrası jüriye "size de çok teşekkür ediyorum. nate'e 46 puan veriyorsunuz bana 42 puan veriyorsunuz. olmaz! siz ırkçılığı çok iyi bilirsiniz. beyaz kıçlar hakkında söylediğiniz çok şey var. benim için de all-star bitmiştir daha da gelmem all-star haftasonuna." dediği rivayet edilen gönüllerin şampiyonu.
joventud badalona'da oynarken takımını avrupa şampiyonu yapan (ricky rubio yu da unutmayalım tabi), kaçınılmaz olarak nba yolunu tutan, ama dünkü yarışmada hakkı yenilince jüri'ye küfürü basmama sebep olan çok değerli ve yetenekli ispanyol basketbolcu.
nba slam dunk contest te göz göre göre hakkı yenmiş insandır. kendisine yapılmış bu ırkçı davranışı kınıyoruz. jüri resmen bu cengavere beyaz tenli olduğu için o muazzam smaçlara uyduruk puanlar vermiş ırkçılık yaparak ilk turda kendisini elemiştir. zaten o kara adamların * yüzlerindeki o kibir yokmu, o küçük tepeleri ben yarattım ifadesine gıcık olurum. nate robinson kim lan, aynı smaçı 35 kez deneyerek şampiyon oluyor veya dwight howard gibi bir yarma estetikten uzak smaçlarla finale kalıyor anlamak mümkün değil. ***
her slam dunk yarışmasında bağıra bagıra gerçekleşen eyyamın 2009 all-star talihlisidir.
bu sefer eyyam ırkçılığa kaymıştır. bu abd memleketi özgürlük ve adalet diyarıymış ya, vay babaan anaan kemüğüne diyesi geliyor insanın. denek ki bu kavramlar öküz kadar heykel dikmekle olmuyor efendiler.