rubailer

    61.
  1. "...Sarılıp yatmak mümkün değil bende senden kalan hayâle. 
    Halbuki sen orda, şehrimde gerçekten varsın etinle kemiğinle 
    ve balından mahrum edildiğim kırmızı ağzın, kocaman gözlerin gerçekten var 
    ve âsi bir su gibi teslim oluşun ve beyazlığın ki dokunamıyorum bile... 

    Öptü beni: "Bunlar, kâinat gibi gerçek dudaklardır" dedi. 
    "Bu ıtır senin icâdın değil, saçlarımdan uçan bahardır" dedi. 
    ister gökyüzünde seyret, ister gözlerimde:
    "körler onları görmese de, yıldızlar vardır" dedi.

    Bu bahçe, bu nemli toprak, bu yasemin kokusu, bu mehtaplı gece 
    pırıldamakta devâm edecek ben basıp gidince de, 
    çünkü o ben gelmeden, ben geldikten sonra da bana bağlı olmadan vardı 
    ve bende bu aslın sureti çıktı sadece.

    "Paydos" diyecek bize bir gün tabiat anamız
    "gülmek ağlamak bitti çocuğum..." 
    Ve tekrar uçsuz bucaksız başlayacak
    görmeyen, konuşmayan, düşünmeyen hayat.

    Ayrılık yaklaşıyor her gün biraz daha, 
    güzelim dünya elvedâ, 
    ve merhaba 
    k â i n a t . . . 

    Balla dolu petek 
    yani gözlerin güneşle dolu.
    Gözlerin, sevgilim, gözlerin toprak olacak yarın, 
    bal başka petekleri doldurmaya devâm edecek..."
    11 ...
  2. 20.
  3. yaralarıma sen bastım.
    dahaçok acısın diye.
    senden kurtulmak için
    sana gömülmek ne acı...
    6 ...
  4. 57.
  5. Cennette huriler varmış, kara gözlü;
    içkinin de ordaymış en güzeli.
    Desene biz çoktan cennetlik olmuşuz:
    Bak bir yanda şarap bir yanda sevgili.
    6 ...
  6. 1.
  7. ÜÇÜNCÜ BÖLÜM

    1

    insan
    ya hayrandır sana, ya düşman.
    Ya hiç yokmuşsun gibi unutulursun
    ya bir dakka bile çıkmazsın akıldan...

    2

    Çürüksüz ve cam gibi berrak bir kış günü
    sımsıkı etini dişlemek sıhhatli, beyaz bir elmanın.
    Ey benim sevgilim, karlı bir çam ormanında nefes almanın
    bahtiyarlığına benzer seni sevmek...

    4

    Gün iyiden iyiye ışıdı artık,
    tortusu dibe çöken bir su gibi duruldu, berraklaştı ortalık.
    Sevgilim, sanki seninle yüz yüze geldim birdenbire :
    aydınlık, alabildiğine aydınlık...

    *
    5 ...
  8. 13.
  9. dindir içimdeki günahkar sesleri,
    yalnızca sana iman edeyim.
    bir la ile başla sen,
    gerisini ben hazfedeyim.

    (bkz: ehliistirahat)
    4 ...
  10. 8.
  11. yarini merdane seven kişi
    pervane gibi özler ateşi
    sevip de yanmaktan kaçanların
    masal anlatmaktır bütün işi

    ...

    bir kalp ki onun sevmesi aldanması yok
    tutkunluğu yok, bir güzele yanması yok
    bin kez yazık olsun sevgisiz yüreğe
    aşksız geçecek günlerin faydası yok

    ömer hayyam
    5 ...
  12. 14.
  13. öyle güzel susarım ki ben
    dem vurursun ölümün gevezeliğinden
    bir parça bal çalıver içindeki sevgiden
    kurtulalım sebebini unuttuğumuz hüzünlerden.
    3 ...
  14. 27.
  15. Çıkarın ! kalplerinizi koyun önünüze
    Sevda dan bir sınav yapacağız
    Başlayabilirsiniz istediğiniz yerden sevmeye
    Her zaman ki gibi kalacaksınız.
    3 ...
  16. 26.
  17. bir ses getirdi rüzgar kulağıma
    gel diyordu uzaklardan uzaklara
    fırladım koştum karanlığa
    ışığın yeter seni bulmaya...
    3 ...
  18. 15.
  19. Yıllarca dönüp durduğunuz kabe mi
    Arayıp durduğunuz kıble mi
    gafil, koy sevgiliyi baş ucuna
    onu sevmek ibadet değil mi
    3 ...
© 2025 uludağ sözlük