Şahsımın zaman icinde gözlemlediği ama kasimpaşali tayyip'e konduramadiği, "yok canım değildir. Bana öyle geliyordur" dediği ama son devlet Bahçeli'nin başbakana 'Esfel-i safilin' (cehennemin dibi) demesi ve hemen ardından Kemal kiliçdaroglu'nun "ana bacı" karıştırması karşısında ve buna benzer çok sert çıkışlar karşısında başbakanın asla olayı buyutmeyip "kendi terbiyesizlikleri" falan gibi kasimpaşaliya yakışmayan bir tavıra bürünmesi durumudur.
Benim bildigim kasimpaşali ya "adres ver geliyorum" der, ya da "çık lan mekanın dışına" falan der. oluyor mu böyle geri fites.
ara sıra kasımpaşalı değil, şişli'li, bazen mağdur, bazen mağrur, bazen laik, bazen dinci, bazen demokrat, bazen milliyetçi olur. hedefindeki tek şey, o meşhur tramvaydan inilecek durağa, yani menzile ulaşmaktır. (bkz: amaç, aracı helal kılar)
Hani sen vermiştin emri! Hani bir daha ihlal olursa yine düşürecektik!
Noldu? Abd sen yerine ypg yi seçince, sığinacak bir kucak! Mı arıyorsun şimdi? Sen cumhurbaşkanımısın? Yoksa hükumet sözcusümüsün? Uçak vuruldugunda ilk açıklamayı yapmak sana mı düştü?