üzücü gerçektir. geçen gün bir tv programında kendisinin yaptığı açıklamada oğlunun bir hastalığı olduğundan ve askeri hastane oğlunun askere gitmesinin uygun bulmadığından bahsetmiştir.
muhalefete malzeme olması açısından muhalefetin aczini gösteren olaydır, adamların konuşacak bir şeyleri yok ki, hak veriyorum ben de onlara..adam meydana çıktığında biz zamanında şu icraatı yaptık diyemiyor, şunu yapacaz da diyemiyor, eh ne yapsın başlıyor bel altı vurmaya, tayyip erdoğan'ın eşi, çocukları, yarın bir gün torunlarını da konuşur bunlar, ayrıca tayyip erdoğan'ın çocuğu nasıl hasta olur ya, bu mümkün değil, hem hasta bile olsa gitsin cepheye demelerinden korkuyorum, ama yok artık o kadar da yüzsüz değildir bizim muhlefetimiz..
sayin basbakanimizin hastalik tanimi söylemesi ile muhalefetin bu gereksiz polemikte israr etmesine neden kalmayacaktir, kim bilir belki grip olmus ve cürük raporu almistir, belki kanserdir.
Özürlü vatandaşlar bile bir gün temsili askerlik yaparken zat-ı muhteremin hastalığını bahane ederek götünü yayması genişliğidir . Aynı şekilde hayatı boyunca kendisine dayatılan milliyetçilik ile daha lise çağında kendisini bir asker olarak gören kişilerin de yumurta göt ağzına dayanınca ve ceplerinde para olunca askerlikten nasıl kaçtıklarını da çok yakından takip ettim .
Ön Edit : Askerlik hizmetini , militarizmi savunduğum filan yok . Sadece militarizmi savunanların bundan neden kaçtıklarını sorgulamaktır amacım . Yemezler !
dönemin askeri hastanesi baş hekimi emekli general kamuoyuna yaptığı basın açıklamasında bilal erdoğan'ın çürük raporunun kendisinin döneminde verildiğini hastane kayıtlarının tekrar tekrar incelendiğini ve usule aykırı bir durumun olmadığını söylemiştir, hastalığı hakkında açıklama yapmayan eski başhekim, bunun ne tıp etiğine ne de askeri politikalerina uygun olmadığını söylemiştir.
ama bizim bundan başka malzememiz yok diyorsanız, buyrun devam edin.
ölen gencecik insanların ne kadar değerli (!) olduğunun resmi belgesidir. alelade insanlar gidip ölsün, ama başbakan çocuğu amerikalarda dolansın dursun!
askerliğini kantin subayı olarak yapmış başbakanımızın, oğluna müsait bir kantin ayarlayamadığı için gerçekleşen hadisedir. oğlu merak etmesin. bedelli askerlik çıktı.
hastalığı nedeni ile gitmemiş ise yaygara koparmanın gereği yoktur. bunun aksini düşünen kişi; Dtp genel başkanının şikayet edildiği gibi şikayetini iletebilir. tekrar muayene edilir gidip gitmeyeceğine karar verilir.
bu güne kadar böyle bir şikayet bulunmadığına göre tamamen sallama bir olaydır. büyük ihtimalle hürriyet ya da milleyet gazetesi haberidir.
bilmemneyden üniversite eğitimlerini bahane ederek askere gitmemek gibi bir seçenek varken, o bilmemneyden üniversite eğitimini bile yapmadan, hiçbirşey yapmadan, bilmemneyi* askere gitmeyen bir insana yöneltilen haklı eleştiridir. ancak dogmatiklere bunu anlatmak mümkün değildir.
bir de bilmemneyden üniversite eğitimlerini bahane edip doktorayı bitirip, bu sürede araştırm görevlisi olarak uluslararası onlarca makale yayınlayıp bir de üstüne güneydoğu'da 10 ay pusu atarak askerlik yapanlar vardır ki, onların bilmemneyden üniversite eğitimlerine bu sıfatı yakıştıranları hangi gruba koymak gerekir, neye dil uzattıkları anlatılınca dil yerine ne uzatılır, onlardan buna basiret gösterilmesini beklemek de güçtür.
eh, dogmatiklere bunu da anlatmak mümkün değildir. sucuk krallarının özde değil sözde islami usullerle kesilmiş iskandinav etlerinden yapılmış mallarını tükettiğini hazım ve kabul edemeyenlere hiçbir şeyi anlatmak mümkün değildir.
