bu ülkede laikliğin olmadığını dinin siyasetteki yerini çok iyi gösteren bir olaydır. bu ülkede dinin dahi siyaseti alet edildiğini insanların dinle duygularının sömürüldüğünün kesin kanıtıdır. kılıçdaroğlu'nun ben aleviyim dememesini sunni ve şafi vatandaşlarının oyunu kaçırmamak istediği sonucunu doğurmaz. kılıçdaroğlu'nun dini yada mezhebi siyasete karıştırmak istemeyişinden söylemediği ihtimali üzerinde durmak daha makbüldür.
tayyip erdoğan kılıçdaroğlu nun inancını yuhalatmıyor. aleviyim demekten utanan ve sunnilerin oyunu kaçırmaktan korkan kılıçdaroğlu nu ifşa ediyor. kılıçdaroğlu nun takiyecilik yaptığını söylüyor. alevilikte güzel ahlak verdır. erdem vardır. ama bizim bay kemal , başbakan ın dediği gibi yürüyen yalan. yalan ağzından eksik olmuyor. devamlı iftira ve çamur. başbakanda alevilerin böyle davranmaması gerektiğini söylüyor.
bir alevi olarak , kendi ülkemin başında olan adamlardan tekrar tekrar utandığım durumdur.
alevi seçmen olabilir ama , başbakan ,cumhurbaşkanı olamaz mı.
kesinlikle bir din faşizmidir. bu ülkede etnik kimlik faşistliği olduğunu iddia edip kürt açılımı adı altında bir proje sunan ve ileri demokrasiden bahseden birinin tamamen kendisiyle çelişmesidir. 9 yılda yaptıkları o kadar birbirine girmiştir ki artık lafın nereye gideceğini kestiremez bir duruma gelmiştir.
bir yerde yurdum insanına "bu alevi mi gelsin devletin başına?" mesajı vermektir. öteden beri uygulandığı için tayyip erdoğan'a tek kelam edilmesi, kızılması dahi yersiz bana göre. kızacaksam bu dolmaları yiyen ahmaklara kızarım.
sabahattin ali'nin de yıllar önce(uzun yıllar) dediği üzere artık "bilmem kim sikini kıbleye çevirip de işemişmiş" türünden kelamlara kanmamak lazım.