iddiasını ispatlayamayan sözcü okurlarının kıvranmasına neden olan iftira.
yani diyor ki, sözcü, mimarlar odası toplanıp bir şey demiş; bunun yalan olduğunu ispatlamazsanız doğrudur*. tabi bunu söyleyenlerin, iftira attığı tarafın söylediklerine hiçbir zaman inanmayacak olan at gözlüklü tiplerden oluştuğunu ve kendi iddialarını ispatlayacak herhangi bir delile sahip olmamalarını da vurgulamak gerek. dolayısıyla bu arkadaşlar kendileri çalıp kendileri oynuyorlar.
o okuduğunuz cehape yandaşı paçavranın ilk yalanı değil bu. son da olmayacak. alışacaksınız bunların yüzünüze vurulmasına. yüz derken lafın gelişi.
Sarayda kilosu 4000 tl olan beyaz çay içiliyor haberlerine yalanlama gelmediğini varsayarsak, insanların inanmalarına şaşmamak gerekmektedir.
Ayrıca o şatafat, israf öyle bir göze batıyor ki ama iftar sofrası milyon dolarlık değil ki diye paçayı kurtaramazdınız.
israftır.ulan millete bak ya "iftar milyonluk değil" diye neredeyse zil takıp oynayacaklar. olm mal mısınız lan siz? bu ülkede asgari ücret 949 lira açlık sınırı 1345 tl farkında mısınız? öyle 3-5 yandaş gazeteye garibanın yer sofrasında fotoğraf vermekle olmaz bu iş.
olum erdoğan'a inanmıyorsun tamam da kendinize de inanmıyorsunuz.
sözcü gazetesi iftar yemeğine 6 milyon lira dedi.
sazan gibi atladınız.
sonra baktınız olmuyor.
mimarlar odası yardıma koştu.
masaya 240 bin, sandalyelere 435 bin lira, yemeğe de 110 bin lira dedi.
yine sazan gibi atladınız.
sonra 3 hektarlık masanın parçalardan oluştuğunu gördünüz.
ve maliyetinin de 4600 lira olduğunu gördünüz.
göt olmuşluğunuzu hala "erdoğan'a inanmıyorum" diye savunuyorsunuz.
olum siz daha kendinize inanmıyorsunuz.
sözcü'nün her dediğine mal gibi atlayıp boğuluyorsunuz.
altın klozet dediniz olmadı,
iftar masası dediniz olmadı,
unutmadan 60 yıldır iktidar olamamanızın bir nedeni var.
zihniyetiniz.
bu sofracık, efendiler - ki iltikaama muntazır
huzurunuzda titriyor - bu milletin hayatıdır;
bu milletin ki mustarip, bu milletin ki muhtazır!
fakat sakın çekinmeyin, yiyin, yutun hapır hapır...
yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!
efendiler pek açsınız, bu çehrenizde bellidir
yiyin, yemezseniz bugün, yarın kalır mı kim bilir?
bu nadi-i niam, bakın kudumunuzla müftehir!
bu hakkıdır gazanızın, evet, o hak da elde bir...
yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!
bütün bu nazlı beylerin ne varsa ortalıkta say
haseb, neseb, şeref, oyun, düğün, konak, saray,
bütün sizin, efendiler, konak, saray, gelin, alay;
bütün sizin, bütün sizin, hazır hazır, kolay kolay...
yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!
büyüklüğün biraz ağır da olsa hazmı yok zarar
gurur-ı ihtiıamı var, sürur-ı intikaamı var.
bu sofra iltifatınızdan işte ab u tab umar.
sizin bu baş, beyin, ciğer, bütün şu kanlı lokmalar...
yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!
verir zavallı memleket, verir ne varsa, malını
vücudunu, hayatını, ümidini, hayalini
bütün ferağ-ı halini, olanca şevk-i balini.
hemen yutun düşünmeyin haramını, helalini...
yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!
bu harmanın gelir sonu, kapıştırın giderayak!
yarın bakarsınız söner bugün çıtırdayan ocak!
bugünkü mideler kavi, bugünkü çorbalar sıcak,
atıştırın, tıkıştırın, kapış kapış, çanak çanak...
yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!
Yalandır iftiradır sarayın tuvaletinden girdiler yemek masasından çıktılar ulan biraz ar olsun yüzsüzlüğün luzumu yok yalan söyleyip pişkince bunu devam ettirmek malum zihniyete yakışır zaten.
ama müslüman olmayanlar milyon liralık iftar değilde eğlence olsa içkiler havada uçuşsa mutlu olacaktı.
hala diyorum senin derdin başka kardeşim tayyip'e sen saldırma bırak biz onu sevmeyen müslümanlar olarak saldıralım bizim derdimiz vatan millet senin ki başka.