ilber ortaylının da eleştirdiği başa gelmiş her hükümetin yapmaya çalıştığı yanlış bir politika olmakla beraber recep tayyip erdoğan tarafından da izlenen politikadır. asıl nedeni "çocuklarımız her ilde okusun." olmayandır. mesele tamamen duygusal, mani mani mani.
zira öğrenci dağın beline terör örgütlerinin kol gezdiği yere üniversite okumak için yollanmaz.
yıllardır eleştirdiğimiz ama maalesef insanlara meramımızı anlatamadığımız politika. her şehirde üniversite olmaz dediğimiz zaman millet sinirleniyor. çocukları okumasın istiyoruz sanıyor. iyi de 6 senede işletme bitirip, çiğköftecide çalışan adamlar var. lise mezunu olsa bu adam yapamayacak mı bu işi?
öğretim kalitesini düşürmüştür.
Ortalamalara bakacak olursak eğer bu sonuca çok net bir şekilde ulaşabiliriz.
edit: son zamanlarda art arda açılan üniversitelerin ''öğretim'' için konu ile ilgili sahip olduğu donanımlara baktığımız zaman çok alt seviyelerde olduğunuz görüyoruz. Bu da öğretim üyelerini tamamen teorik ders vermeye itiyor. Çünkü başka seçenekleri yok. Herhangi bir mühendislik dalı için konuşacak olursak, bu bölümlerden mezun olan öğrencilerin pratikte 0 olduklarını yıllardır çalıştığım sektörden ve ortamdan dolayı biliyorum. Üretim yapabilecekleri tezgahları yok adamların. Bursa tophane endüstri meslek ''lisesi'' ile ankara'nın doğusunda kalan birçok ''üniversiteyi'' kıyaslayın. Bu yeterli olur anlamanız için. Bu üniversitelere yeteri kadar destek sağlanmıyor. söylediğim meslek lisesinde gerekli tüm ekipmanlar mevcut. Öğrenci teorinin yanında pratik yapabiliyor ve anlatılan şeyin doğru veya yanlış olduğunu pratik yaparak ayırt edebiliyor. Ama üniversitelere baktığımız zaman durumun vahim olduğunu görüyoruz.
Üniversitelerin bilim yuvası olması gerekirken Türkiye'de çoğu üniversite iş bulma kurumu gibi çalışıyor.
5 katlı bina yapıp üniversite yazan bir tabela asmakla olmuyor ne yazık ki... Ben bu 5 katlı üniversiteye iş bulma kurumu diyorum.
asıl amacı genç nüfusu oyalamak, boş kalmasını engellemektir.
bu amacın bir diğer maşası uzun askerlik süresidir. türkiye nin mevcut şartlarda bu kadar çok askere ve bu kadar uzun askerlik süresine kesinlikle ihtiyacı yoktur.
mezun olduktan sonra iş bulma ihtimali olmayan öğrenciler ve askerleri katarsak türkiye de işsiz sayısı bırakın çift haneyi geçmeyi yüzde 20 ye bile vurabilir.
aslında iyi proje lakin şu hususlar her zaman atlanır.
1)küçük illerde öğrenci sikme geleneği
2)yetersiz barınma yerleri
3)ulaşım güçlüğü
4)yemek ihtiyaçlarının karşılanmasında yetersizlik
5)özellikle kız öğrencilerin güvenlik problemleri (kimse alınmasın özellikle doğu illerinde yicekmiş gibi bakıyorlar kız arkadaşlara)
6)ve en önemlisi sınırsız bölüm açmak ve gençlere hayal satmak.300 bin öğretmen adayı alıp bunların 60 binini atamak hayal satmaktır.çalıştıracağının en fazla bir buçuk katını yetiştirmelisin.bu tarımda bile böyledir.gerisi telef olur piç olur.
7)üniversite kültürünün hocalara öğrencilere ve yerel halka aşılanamaması.
8)üniversitenin fiziksel ve sosyal yetersizlikleri
9)bu da çok önemsediğim hususlardan biri akademik kadronun yetersizliği.
velhasılı düşünce olarak güzel aynı devrim arabaları gibi ama sen bu arabaya benzini koymazsan yaptığın sadece israftır.önce altyapı hocam.murat 131 e uçak motoru takarsan motor da telef olur araba da.
özetle ; üniversiteler eğitim öğretim kültür ve sosyalleşme kurumlarıdır.liseden farkları olması gerekir.seçim yatırımı olamayacak kadar önemli yerlerdir.
son olarak bunlar götümüzün üstünde yazılmış şeyler değil bire bir gidip gördük gözlemledik.kars kafkas üniversitesinde 1 sene okudum uludağa geçiş yaptım.iyi bir üniversite ile bir doğu üniversitesini karşılaştıracak kadar tecrübe biriktirdim.saygılar.
bunu da öyle bir pazarlamıştır ki insanlar "aaa ne güzel lan her şehirde üniversite var." diye sevinebilmektedir artık. halbuki bu kadar fazla üniversite türk gençliğine atılmış en büyük kazıklardan biridir.
