ilk karşılaştığı Türk futbol takımı Beşiktaştır.Beşiktaş ikinci maçta yenmesine rağmen ilk maçta yenildiği için şampiyonlar ligine katılamamıştır.ilk maçtaki golleri yiyen kalecide Aumann'dır.
beşiktaş ile karşılaştığı sene hakeme ikinci maçta sağlam para yedirmiş takım. kuntz'un boş kaleye giden topunu uçup tokatlayarak çıkaran savunma oyuncusunu atmayan hakem fifa kokartını cem papila'ya devredene kadar sıkıntıdan patlamıştır.
daha önce galatasaray ile şampiyonlar ligi gruplarında bir kez eşleşen norveç takımı.kendi sahasındaki maçı 3-0 kazanmıştı.ali sami yen'de aynı skorla mağlup olmuştu.
norveç'in en köklü kulübü olmasına rağmen son yıllarda yaşadığı bariz düşüşle üzmüştür. nerde solli'ler, riseth'ler, hoseth'ler... elinde hala bir adet jarstein'ı ve marek sapara'sı vardır neyse ki.
bugün evinde oynadığı avrupa ligi 2. ön eleme maçında ağdam ermeni işgalinde olduğu için maçlarını bakü'de yapan azeri temsilcisi karabağ ağdam'la evinde golsüz berabere kalan ve avrupa'ya erken veda etme olasılığını yükselten norveç takımı.
bugün oynadığı avrupa ligi 2. ön eleme maçı rövanşında azeri takımı karabağ'a deplasmanda 1-0 yenilerek annesinin ligine erkenden dönmüş norveç takımı.
karabağ gibi bir rakibe 1-0 kaybederek daha temmuz ayında avrupa'ya veda eden, bizi derin hüzünlere gark eden trondelag/trondheim şekeri.
biz sizin rossoneri'yi san siro'da rezil edip de berlusconi'nin evine yollamanızı sevdik*... olympiakos'a 5 çekmenizi, dortmund'un sarı şekerlerini westfalen'de 3'lemenizi sevdik... helsingborg'a 6 atıp da psg'den 7 yiyip bizi neşelendirdiğiniz günleri sevdik... strand, skammelsrud, brattbakk, hoftun, frode johnsen gibi değişmez futbolcularla şampiyonlar ligi'nin vazgeçilmez takımı olmanızı sevdik...
ne lan bu şimdi, temmuz'un ortasında elenmeler? yakışıyor mu size?
adı sanı duyulmamış bir takımken 1995'de beşiktaş'ı biraz da hakem götlüğüyle eleyerek ilk kez katıldıkları şampiyonlar ligi'nin en çok bilinen takımlarından biri, öyle büyük bir başarısı olmamasına rağmen. büyük iddiaları olmasa da rosenborg'suz ve galatasaray'sız bir şampiyonlar ligi çok kuru oluyor, kendileri kesinlikle birer renk. ama bu adamların* artık şampiyonlar ligi'ni geç, uefa maceraları bile başlamadan bitiyor.
üzülüyoruz hallerine, sezen aksu'dan gelsin; (bkz: geri dön)
1992-2004 arasında tam 13 kez üst üste tippeligaen şampiyonu olarak kendi ligine en çok ambargo koyan takımlardan birisi olmuştur. avrupa'da rekor üst üste 14 kereyle letonya temsilcisi skonto riga'ya aittir.
aslında rosenborg; trondheim'da bulunan bir yerin adıdır. futbol takımının adı rosenborg bk'dir.*
kendisine sempati duyan kişi sayısı azımsanamayacak ölçüdedir.*
8 galibiyet ve 6 beraberlik ile hem ligin namağlup tek takımı, hem de yedikleri 7 gol ile ligin kalesinde tek haneli gol gören tek takımı konumundalar. aynı puana sahip tromso il'in önünde birinci sıradalar.
tatil öncesinde liderlik koltuğuna oturmayı yine başardılar kadroyu bozmalarına, daha doğrusu zayıflatmalarına rağmen. bunca sıkıntı varken hala zirvede kalabiliyorlar ya, yuh mna koyim. başka takımlara da şans tanıyın, olmaz ki böyle.
