ilkinden daha kötü olan film. anlayın yani ne kadar kötü olduğunu. Madem ilkini beğenmedin bunu izlemeye niye gittin diyen seslerinizi duyar gibiyim şimdiden.
Gitmemin iki amacı vardı. Birincisi gürgen özün yapacağı piçlikleri görmekti. Bu adam beni filmde eğlendiren tek şey olmuştur.
ikincisiyse tabi ki sedef avcıdır. öyle çok iyi oyunculuğundan falan değil sempatikliğinden. allahım o nasıl masumluktur o ne saflıktır. hiç oynamasa da olur dursun otursun bi köşede her filmine giderim ben bu meleğin.
"bu kolçağı, bu koltuğu kiraladım, ben burada oturacağım, para verdim ben buraya" diyerekten; sırf parama kıyamadığım için salonu terk edemediğim filmdir. filmin kendisi berbattır, bu işi en son okeyleyen "evet bunu yayınlayalım, insanlar çok sevecek, biz çok para kazanacağız" diyen kişiyi gerçekten karşıma alıp, "yahu hangi akla hizmet böyle birşey yaptınız" diye sorasım var. gereksiz amaçsız bir film. konusu gayet saçma. keyif alınmayacak türden. *
hangover ile uzaktan yakından alakası olmayan film, öyle bi arak durumu falan varsa bile yine alakası yok. filmde gülünebilecek bütün sahnelerde gürgen öz var. spoiler bile verilecek bi film değil.
Vizyonda bulunan her sinema filminin güzel olmayacağını kanıtlayan film.iş bu gittik hata yaptık,ayıp olmasın diye yarısında çıkmadık,dayandık hata yaptık.kötü film.
cidden senaryo fakiri ve sıkıcı bir film. o kadar para verdik boşa gitmesin diye yarısında çıkmadık. ha oyuncu hatunlar güzeldi en azından izlettirdi kendini ama fazlasını beklemeyin.
(bkz: ızdırap geri döndü)
tamamen kadın ütopyalarından oluşmuş ilk filmin devamı olacaktır. Hiç istemeye istemeye ilk filmi mecburiyetten atlaya atlaya izledim. Ben hayatımda böyle vasat bir film görmedim. O beğenmediğim yarısı sex içerikli gece kampta kalan 4 arkadaşı öldürmeye gelen adamın olduğu korku filmlerini arar oldum.
sex and the city çakması olduğu aşırı barizdir. kesinlikle sinemada izlenecek bir film değildir. ilk filmi fazla vasattır. ikinci filmden beklentisi olanlar vardır ki hayal kırıklığıyla sonuçlanma ihtimali yüksektir.
(bkz: daha çok beklersin)
izlediğim en boktan filmler sıralamasında şuan ilk 3 tedir.
ayrıca izlemek zorunda kaldığım filmdir. bazı sebeplerden ötürü bir kaç arkadaş bu filme gitmek zorunda kaldık. arkadaş romantik demişsiniz de bunun neresinde romantizm var? biri desin bana amk!
cemal hünalın, sedef avcıyı annesiyle tanıştırdığı sahne yanlış hatırlamıyorsam monster in law da ki sahneyle birebir aynıydı. annenin içtiği şeyi ağzından püskütmesi olsun o yanındaki emektar olsun. izlenmese de olur yada izlenip unutulur.
şu filme "kötü kötü ıyy" diyenleri anlamıyorum. oscar'a aday bir film mi bekliyorlar ki? sıradan monoton bir türk filmi işte boş zamanın varsa al kız arkadaşını , arkadaşını vs. rahat kafayla izle eğlen bak dalgana. filme gelince oyunculuklar ortalama 10/5 (sinem kobalın ki 10/1, gürgen öz 10/8 ) seneryo 10/4 , eğlendiricilik 10/7 bence fena sayılmaz boş vaktiniz varsa tabi.
kahkalara boğan bir film değil ama güldürüyor, tebessüm ettiriyor, eğlendiriyor. izlemesi zevkli bir film yani. devam filmi olur gibime geliyor çünkü filmin sonunda olan olaylar bunu gösteriyor.
izlemediğim film. isminden bile bir antipati kapabileceğiniz adeta ben çok saçma bir filmim diye bağırıyor anlamıyorum bir romantik komedi filmi çekmek bu kadar mı zor ya da özgün bir isim bulmak. böyle özenti filmler çekilicekse bari kendi kültürünüze özenin kemal sunal, adile naşit ,münir özkul, şener şen türkan şoray gibi yüzlerce oyuncu varken neden bu kadar dışa bağımlı filmler çekiliyor.
kaşar kız, abazan oğlan filmidir. arkadaşımın sinemasında bedava girdim zaman geçsin diye tek sap benim herkes yiyişiyor, hatta yer göstericiler bile yiyişiyor, nasıl bir afrodizyak etkisi varsa. götümü tuta tuta 10. dakika da çıktım gittim. zaten ilk 10 dakikası da bok gibiydi.
hani lost ta bir köpek vardı neydi adı unuttum, hah işte o bile oyunculuk adına daha çok şey yapmıştı lost ta o kadar diyeyim size,
komiklik kısmına gelince, şu ardanın manitasının ısrarla oyuncu sayılması ve böyle dandik her yapımda başrole getirilmesidir, o kadar yani.
bana bir buçuk saate mal olup hiçbir katkısı olmayan film. komik desen komik değil konu alabildiğine sıradan tamamen zaman kaybı uyu daha faydalı bir iş yapmış olursunuz.
amerikalı takılsaydık nasıl olurdu sorusunun yapmacık cevabı niteliğinde olabilecek klişe bir romantik komedi.hani bazen çok boş vaktiniz vardır, salak salak şeylerle uğraşmak istersiniz - birilerini işletmek gibi- işte o anda izlenecek filmlerden.
