her konuda fikri olan, milyonlarca entrysi olan, geyiğin dibine vurup, porno yıldızlarını utandıracak bilgi yoğunluğunda entry giren yazarın arada bir yakalandığı hastalıktır.
bu tip insanlar, "tamam her boku biliyorum, bütün dünyayı çözdüm ama aslında romantiğim de ben." deme ihtiyacı hissederler. tedavisi de çok kolay olan, ne öldüren ne süründüren hastalıktır. bir kaç eksi oy, bir kaç polemikle eski güzel günlerine dönerler.
geri döndüklerinde ise hastalık onları daha fazla güçlendirir. kimseyi sallamaz, gizem adamı/kadını havasında, sanki yazdıklarını 3-5 kişi okuyormuşcasına, umursamazlıkla yazmaya devam eder. 2 gün önce "tuvalette sıçarken başımıza gelen komik şeyler" başlığında geyiğin dibine vuran adama bir bakmışsın, bokuna aşık olmuş. hatta sırf yaranmak için paçalardan akıtmış duygusallığı. yine de bu hastalık prim yaptırır, çok yönlü gibi algılattırır. ne de olsa her şey sanal mantığında, "bu adam aslında dromantikmiş lan, bunca zaman öylesine, eğlence için geyik yapmış" dedirttiği an misyonunu tamamlamış, nekahat dönemine girmiştir.
çektiği acıdan beslenip onu kaleme dökerek rahatlayan ve hayata yeniden tutunmaya başlayan insan da olabilir bu... romantik, duygusal, ağlak vb. entry girer saatlerce ağlamış gibi bir rahatlığa erer ve mutlak huzura ulaşabilir... bazıları sıklıkla yapsada hemen hemen her insanın böyle dönemleri vardır... zira gerçek anlamda ölmesede bir yerlerini öldürmeden önceki son çırpınışlarını kaleme alması hoş olabilir...
umarsız bir yaz akşamında ay ve yıldızların unutulmuşluğuyla harmanlanmış bir yüreğin kalvyesiyle tüm hasretlere inat direnmesidir bu hastalık denen kahpe kuyu.