15 yaşındaki yazar. ben baştan söyleyeyim de ondan sonra vay efendim bik bik (sözlükten öğrendim) olmasın.
günde 1 kitap, 1 mp3, 1 şiir bitiririm. kafamın durumuna göre de bir sigara içerim. anlaşıldığı üzere herkez kadar entellektüelim. ( sözlükten öğrendim, entelektüel yazanlar da var ama sessiz türemesinden dolayı doğrusu budur)
lütfen yanlış anlaşılmasın, aslında sözlük olayına yabancı değilim. 3 senedir uludağ sözlük' ü takip etmekteyim ama bir türlü yazar olacak cesareti kendimde bulamamıştım. ama bugün bir şey oldu ve yazarlığı kendime yakıştırdım. lise 1. sınıfım ve kendi sınıfımızdan bir sefgilim var. çok güzel bir kız ama baskıcı bir çevrede yetiştiği için yanaktan bile öptürmüyor. yanında sürekli ereksiyon ( sözlükten öğrendim) halindeyim. bu durumdan rahatsız olduğum için arka bahçede kıstırdım ve kavga etmeye başladık. öyle güzel dudakları vardı ki dayanamayıp dayadım dudaklarımı. ( kavga ederken aniden öpüşmek, sözlükten esinlendim) bir tokat attı ve kaçtı gitti. bütün gün konuşmadık, çıkışta tuttu '' sen naptın bugün -ayar- ettin beni'' dedi. keh küh diyordum ki sözlüğe yazar olmama vesile olan cümle geldi: çok güzeldi.
ayakta boşalmak neymiş orada öğrendim. dudaklarından çok daha büyük bir haz vermişti. bugün kendimin farkına vardım, ben ayarcı bir romantiğim.
çok entellektüel olduğum için bence herkezi eleştirme hakkına sahibim.
16 yaşında olmasına rağmen aşırı bir bilgi birikimine sahip yazar.
''bunu liseliler bilmez'' başlığındaki her şeyi biliyorum. oktay ile bediş hiç sevişemedi, ash ile misti hiç sevişemedi, power rangers ta yeşil rangers aslında tom, wilma, çakmaktaşı boynuzluyor. mesut yılmaz budapeşte de yumruklandı, yine '' yeşil'' lendi.
liseli kolektiflerin reisi olduğu için aslında çok entellektüel yazardır. liseli olmak cahil olmak değildir, sadece sevişecek ortam yok. hoş olsa da su yılanım çok ürkek.
lan bizim zamanımızda 17 18 yaşında üniversiteye başlardı insanlar. bizim romantik yirmisinde girecek üniversiteye herhalde ya çift dikişlerden ya geç kaydolanlardan ya da ben farkında değilken bu ülkede ilkokul 10 yıl oldu. gerçi en son 4 4 4 diye bir şey vardı ama gündem hızla değişiyor takipte edemiyoruz ki amk.
kimsenin feyki olmayan yazar. töbeler olsun denildi bin kere, allah var.
bu konuda annaştık sanıyordum. günde 1 kitap, 1 şiir, 1 mp3' ün yanında artık bir de film bitiriyor. sözlük gerçekten kastı, stephen hawking' i bile yeni öğrendim. yarın ceviz kabuğundaki evren' i okuyacağım. sonra morgan freeman ile evrenin sırları' nı izleyeceğim. bugün vadi var ama. bence polat' ın yüzü değişti. ayrıca sencer bey çok entellektüel.