bütün bir filmi bir kadınla götürebilen ilginç yönetmen. ayrıca Repulsion* filmi ile beni benden almıştır. repulsionu izledikten sonra kendisine gerilim filmi diyen filmlerle dalga geçer olur insan.
o kadar övgünün sebebini bir türlü anlayamadığım yönetmen.ama tennant'ta izlediğimiz üzere oyunculuğu övgüyü hakediyor.henüz çok iyi bir filmine rastlamadım.umarım öyle bir filmi vardır.Vanity Fair'a yalan haber sebebiyle dava açması -böyle basit bir kompleks- büyük bir yönetmene ne derece yakışıyor tartışma konusu.ayrıca sübyancılıkla suçlandığı için amerikayı terketti.
özel hayatı şanssızlıklarla dolu fakat oyunculuğu ve yönetmenliğiyle kendini aşmış şahsiyettir. ikinci dünya savaşi sirasinda henüz bir çocukken almanlar tarafindan esir kampina gonderilmiş, şans eseri kurtulmuş, ancak annesi kaybetmiştir.rosemary's baby filmi yüzünden de karısı ve doğmamış çocuğu öldürülmüştür. the tenant,death and the maiden,rosemary's baby ve pianist süper filmlerindendir.
kendisini piyanistten tanıyoruz adam Roman mı Polonyalı mı hala bilinmemekte.Nerden çıktı şimdi diyebilirsiniz ama Roman Polanski isminde ikisine de rastlıyoruz.Düşünülmesi gereken bi husus.