gün itibariyle bir devlet bakanı ile roman vatandaşlar bir araya gelmişlerdir. Yapılan toplantı sonrasında basın açıklaması sırasında romanlar türk bayrağı çekerek işte bayrağımız şeklinde slogan atarak bakanı şaşırtmışlardır.
kendilerine yakışanı yapmışlardır. Kendini bilmez densizlerin akıllarına uymayarak buçuk millet lakaplarını kendi üstlerinden, hergün sokakta polise, suçsuz sivillerin üzerine taş atanların üzerine bırakmışlardır kanımca
--spoiler--
Recep Tayyip Erdoğan'ın 14 Martta istanbul'da roman vatandaşların temsilcileriyle bir araya geleceğini bildirdi.
--spoiler--
açılım üstüne açılım. bu açılımlar gelecek seçime yatırım mıdır? gözümüzü boyasınlar.
çabalar tayyip, oy almak için çabalar.
alamazsa da oyları çalar. alışkınız bu durumlara, ne olacak sanki..
eğer hükümet gerçekten çok samimi ise bir çıkarı yoksa desteklerim. zira kürt açılımı gibi bölücü bir açılım değil devlet sadece romanlara iş verip, ev verecek. tabi yaparlarsa. bu millet ne vaadler gördüde yapılmadı.
edit: oyum hiç bir zaman akp ye gitmez. sadece kürt açılımı gibi karşı gelmeyiz.
her vatandaşına değer veren devletin göstergesidir.
herkesin mutlu olabileceği bir türkiye oluşturma çalışmasıdır. ne denilebilir ki allah sonuçlandırmayı nasip etsin büyük ve birbirine kenetlenmiş kardeşliğin hüküm sürdüğü herkes için huzur dolu bir türkiye için.
iktidarı kaybettiği günün ertesinde sırtını duvara vermeden evden bakkala bile gidemeyeceğinden korkan siyasetçilerin can havliyle yaptığı hamlelerden biridir.
günümüzde biz çok hoşgörülüyüz diyip, bizim ülkemize geri kalmışsınız siz diyen sözde gelişmiş avrupa ülkelerin de roman vatandaşlara karşı eziyet ve soykırım yapılıyor, biz de ise onların tüm insanlarla eşit oldukları söyleniyor. bu da kimin gelişmiş olduğunu gösteriyor. ben bir türk vatndaşı olarak bu açılımı onaylıyorum. çünkü onlarda insan ve sonuçta hiç kimse doğarken ırkını seçemiyor.
bende, demokratik açılımın giderek "demokrasi dışı ayrıcalıklara" dönüşmesi endişesinin büyümesidir.
diyor ki roman vatandaşlar, yıkılmasın sulukule. sebebi neymiş; onların yaşamı apartman hayatına uygun değilmiş, onlar alışmış evlerinin önünde anneleri çay demlesin, muhabbet etsinler...
allah aşkına; hangi insanın yaşam tarzı apartman hayatına uygundur? apartmanda yaşayanlar istemez mi müstakil evlerde yaşasınlar? sen bunu doğuştan hakkınmış gibi talep ediyorsun bir de... yuh...
kardeşim, sulukule neden yıkılıyor? kaçak yapılar değil midir onlar? sen vergisini vermediğin, parasını ödemediğin evlerde otur, sonrada yıkılmasın de. türkiyede hangi insanın tapusuna sahip olduğu evi yıkılıyor?
ayrıca oralarda ne tür pislikler döndüğünü herkes biliyor. polis pislik yapanları ayıklamaya gelince de, polise saldırıyor ahali, suçluları teslim etmemek için. orayı yıkanlar sadist mi? insanları evsiz bırakmak, onların canını yakmak için mi evlerini yıkıyorlar? sizin yüzünüzden yıkıyorlar işte.
sonra diyorsun ki; bize ayrımcılık yapılmsın. önce sen kendini ayırma bizlerden, paşa paşa vergini öde, bedelini ödediğin evlerde yaşa, içindeki suçluları ayıkla, onları koruma... vatandaş olma bilincin yok, sonrada "biz de bu ülkenin vatandaşlarıyız". yok arkadaş, bunca insan senin rahatın için mi yaşıyor?
ben bunları erdoğan dan korktuğum için yazdım. korkuyorum çünkü oy kapmak için bu adam, sulukuleyide yıktırmaz, bu romanlara torpil geçilmesinide sağlar...
ey erdoğan, bunları yaparsan sana hakkımı helal etmiyorum...
roman vatandaşların asimilasyonuna yönelik bir harekettir. romanların mahallelerini yıkıp apartmanlara yerleştireceklermiş.
klarnet, darbuka çalabilir mi orda roman? oynayabilir mi apartmanda? kahvaltısını mahallecek yapabilir mi sokaklarda? çıplak ayakla gidebilir mi bakkala?
sulukule yıkılacakmış.
roman kapatımı oluyor bu biraz. türkiye de mevcut zengin kültürlerden bir tanesini yoketmek oluyor. bakın çakma veya ingiliz akademilerinde zorla üretilmiş bir kültürden bahsetmiyoruz. yüzlerce yıllık roman kültüründen bahsediyoruz.
illa açılım yapacaksan sulukule yi tekrardan inşa eder, restore edersin. roman milletini yerinden etmekle açılım olmaz. kapatım olur.
