rock n coke;
kırmızısını bebek kanlarından alan coca cola'nın
sponsorluğundaki iğrenç aktivite...
bir nevi savaş kampı,
bir amerikan üssü misali ve askerler bizim neidüğü
bilinmezler...
birgün önce siyahlar içinde ellerinde no war
pankartları ile sokakta rocker adı altında yürüyüş yapanlar,
ertesi gün emperyalist amerikan askerlerine kurşun, bomba ve cephanelik çıkaracak olan,
o mc leri ağzı açık izledikleri yer. barışa rockta öz be öz savaşa hayırçığlıkları
atılırken,
diğer tarafta ki barış çığlıkları emperyalistlerin dili ile atılıyor, no war rock adı altında insanların kandırıldığı bir festival.* dj'ler, sugababes, pet shop boys, 50 cent, ceza, pamela, manga, skin, the Cure vb. gibi
şeylerin gençliğimize rock müzikadı altında
yutturulduğu, pop festivali.** tikky kızlardan kaç tanesini götürebilirim acaba
üç günlük çadır zevk-i sefa gecelerinde, zihniyetini barındıranların oyun parkı. mc lerin ve dj lerin müziği altında burjuva sex alemlerinin
yaşandığı abaza kampı.
prezervatifleri bile emperyalistlere
para olarak geri dönüyor.
o ağzınız açık izlediğiniz sahnede savaş çığlıları
atılıyor.
gidenler alkış tutuyor, rap eşliğinde
kafa sallayarak.
bir tarafta pamuk şekerler bile satılabilrken
bir şenlik havasında.*
diğer tarafta exyacyler el altından çadırlara sokuluyor. burjuva çocuğun baba parası,
ırak'lı çocuğun kafasına piç bir kurşun olarak saplanıyor bu festivalimsi ortamda.
iyi bir halt yediğini zannedip, aldığı her ürünle bir insan hayatının yok olmasına neden olunan, kendisini rock'cı zannedenlerin gittiği emperyalistlerin ortak buluşma noktası.***
rock n roll ile uzaktan yakından, hiç ama hiç bir alakası olmayan hadisedir. tamamen para kazanmaya yönelik, temsil ettiği sistem gibi dışı çikolata kaplı, içi saman olan organizasyondur. sahneye fırlatılan "müzisyence"ler yerli ise popüleritesi o dönem yüksek demektir. ha yok, eğer sahnede yabancı bir grup varsa anlayın ki o grup ucuza kapatılmıştır.
hayko cepkin kimdir kardeşim ya? ne teomanı, ne rashiti? headliner diye getirdikleri adamlara bak hele; manic street preachers, franz ferdinand, chriss cornell, smashing pumpkins. ulan koskoca festivalde bir tane beğendiğim grup çıkmaz mı? nasıl bi festivaldir bu? her sene kurun dans çadırını, millet tepinsin. 1 sene boyunca dans edemez ya zaten insanlar, rock festivalinde ana sahneden çok dans çadırına ilgi var. bu kadar ezik bir festival yaptığının farkında olan yok ama.
sen aylar öncesinden anket yapacaksın, hangilerini görmek isterim diye, önüme oasis, rem, metallica falan koyacaksın, tabii popocuğun yemeyecek yine muse, placebo tarzı adamlar getireceksin.yemezler, sen para kazanmaya devam et, ama yemezler. oh, kolayı da bıraktım, ne mutlu bana.
son olarak; rock'ta vip girişi olmaz güzelim, hep birlikte gelir hep birlikte gideriz biz, aynı kapıdan geçerek.
herkes yazmış ben de söyleyeyim, bu rock n coke denilen hadisede istisnasız her yıl yağmur yağar. hani kurban bayramında hayvanların kanı temizlensin diye cenab-ı allah başımıza bereket yağdırır ya, onun gibi birşey. herhalde prezervatif taşımayanlar için düşünülmüş.
bu festivale katılacak arkadaşlara önerim, kesinlikle yanlarına prezervatif almalarıdır, zira delikanlı adamın cüzdanında mutlaka bulunması gerekir. bunun yanında, giyebileceğiniz en ucube kıyafetlerle gidiniz yoksa kendinizi toplumdan dışlanmış hisseder, kendi köşenize çekilirsiniz. burda karşılaşacağınız kızların %70'inin kulağına sekizlik beton çivisi çakılıdır, yine %80'i file çorap giyerler ama birisi mavi birisi pembe olmak üzere. bir çift ayakkabı giyen ise neredeyse yoktur. ayrıca makyajları berbattır, tamamına yakını da çirkin kızlardır. zaten metalci ve güzel kız birlikte olmaz, olamaz.
eğer tuvalete sık çıkanlardansanız, hemen biletinizi bir başkasına satın. tuvalet var ama nasıl söyleyeyim; otobüs tuvaleti gibi, işerken bir yandan başkalarının sidiğinin üzerinize damlamaması için ciddi efor sarfetmelisiniz. diğer yandan deliği tutturmak için türlü cambazlıklar yapmalısınız. benim tavsiyem, koyverin gitsin. hatta helanın kapısını bile kapatmayın, dışarıdan, 1 adım geriden rahat rahat işeyin gitsin. unutma sen bir isyankarsın.
yiyecek içecek konusunda sıkıntınız olmasın. burger king, mc donald's, pizza hut, kfc gibi mekanlar, isyankar devrimci metalciler için hazır kıta beklemektedir. gidin karnınızı bir güzel doyurun, sonra müziğin ritmine kapılın, isyan edin.
son olarak, mutlaka kelle olun ama uyarayım, çoğu ıslak takılmıyor. zaten sattıkları bira bir halta benzemez.
yıl 2006. rock n coke festivaline az kalmıştır. ucu ucuna kamp + vip bulunur. iki gece öncesinden yalnızca sevgiliyle barınak olarak kullanır ayarda * bir çadır bulunur. malum hava soğuktur ısrarla her sene yağmur yağma tarihlerinde düzenlenir. gece donmamak için şişme yatak tahsis edilir. yatak son gece evde denenir * ertesi gün gidilir cadır kurulur gülücük dolu resimler cekilir. festival tam gaz hızını almıstır. sarhoş olmak ve sarhoş olanları sarhoş kafayla izlemek ve daha bir sürü şey yapılır. ilk gün bitmiştir. yatmak için çadıra gidilir. ancak içeride sönmüş bir şişme yatakla karşılaşılır. ** o kafayla o saatte birde yatak şişirilir ve gecte olsa uyunur. *
2 saat sonra bütün bedenin toprağın soğuyla buluşması itibariyle uyanılır * ve gecenin bilmem kacında yatak yine şişirilir. bu arada diğer cadırlardan küfürle karışık inleme sesleri duyulur. ** sabaha karsı azda olsa uyunur. güneşle uyanılır. delik yatak krizinin geçmişte kalması apayrı bir keyif verir. bütün gün yine eğlenilir, arkadaşlarla karşılaşılır, alkolün dibine vurulmuş kafalarla son gecenin tadı cıkarılır. festival bitmiştir. eve gitme zamanı gelmiştir. kapıdan cıkarken "cok güzeldi seneye yine gelelim cümlesi kurulur."
yıl 2007 yine rock n coke yaklaşır. ancak gidilecek sevgili ve çekilecek fotoğraflardaki çehre farklıdır. belki orada karşılaşılır eskisiyle...
emoların güneşten kactığı,punkların amacsızca dawrandığı...
asıl rockçı kesimin yeraltı olduğu..
gelen insanların yarısından coğunun rock için gelmediği organizasyon...
boktan bir organizasyon. bundan 3 sene önceki placebo konserine bile +18 yaş sınırı koymuş olanlar şimdi 2006 daki festivale +14(?) yaş gibi ne idüğü belirsiz bir sınır koydular. ama o sınır aslında çok iyi seçilmiş. çünkü konsere 14-17 yaş arası gençleri bekliyorlar. bu gençlerde çevrelerinden en kolay etkilenen, en çabuk kabuk değiştiren, tabiri caizse "potansiyel özenti adayı" gençler. dikkat "kayıp" demiyorum.
bırakın placebo - muse vs grupların şarkılarını söylemeyi daha şarkılarını duymamış insanların gittikleri festival olmştur. evet placebo iyi gruptur. muse da son albümü haricinde oldukça iyidir. ancak bu festivale giden gruplar piyasa grubu damgası yemekten kendilerin kurtaramayacaklardır. eğer gençler buraya "abi placebo yu izledim müthişti ya! çok iyi tepiştik" demek için gidiyorlarsa bu en başta ingilizlerin kaliteli alternatif müziğine sonra da bizim gibi kaliteli dinleyicilere karşı hakarettir.
en çok korktuğum da bir gün radiohead in "biz de geliriz" demesidir. allah göstermesin.
gelelim organizasyonlarına; headliner diye çıkardıkları gruplar aslında her ne kadar iyi gruplar olsa da genelde bir ağırıkları bulunmayan gruplardır. insan bir iron maiden bekler, ya da ne bileyim bir rhcp nin bile daha bir ağırlığı olabilir. kalkıp da pink floyd u toplayın, yeniden çıkarın sahneye demiyoruz. en azından bi the strokes olabilir. radiohead i burda görmek istemiyorum. ki zaten gelmeyecek kadar akıllılar.
her zamanki gibi israil-amerika-yardımlaşma üçgeninin yine içinde olan bir festival izleyeceğiz. bunu bilenler elbette protesto ederler ama +14 olduğu için 15 yaşındaki bir çocuğa "abi, rock n coke israil - filistin savaşında israile destek veriomuş, ne diyorsun??" diye sorsanız size büyük bir olasılıkla" boşver hedehödö'm ortammızı yaptık mı? yaptık! takıl kafana göre!" diyecektir.
ben ne yapıyorum. param olmadığı için gitmiyorum. param olsa da gitmeyeceğim. o paraları bir köşede biriktirip böyle bir festivalde bu grupları izemektense ingiltere'ye gidip de onları doğdukları yerden, müzikten gerçekten anlayan adamlarla izlerim. belki cidden ortam da kurarım ha? di mi gençler?
para kaynağı yahudi kökenli kişilerden geldiğinden pek tasvip edilmeyen festival. Ama en azından diğer festivaller gibi gidip ormana işemek zorunda kalmadığınız, 10 larca saat kuyruklarda beklemediğiniz(giriş hariç), beleş olmadığı için izdiham yaşamadığınız, konserler haricinde başka aktiviteleride içinde barındıran, iyi kötü bir sürü grup getirebilen, türkiyede ki en büyük müzik organizasyonudur.