bir dönem çok kullanılan, rock / metal müzik çalan barlara verilen genel isim... günümüzde (gerçek anlamda) rastlanması imkansız olan samimi mekan, döneminde, müdavimlerinin evden daha çok bulunduğu/yaşadığı eğlence, keyif, müzik mekanı...
(bkz: köprüaltı kemancı)
(bkz: eski kemancı)
(bkz: hassickther)
kesinlikle avrupa yakasında lanse edilmiş halinden farklı yerler olup ellerin o şekilde sallanmadığı yerlerdir. insanı kendinden geçirme , allak bullak etme gibi özellikleride bünyesi içerisinde barındıran mekanlara özellikle bir grup çıkacağı zaman gidilmesi tavsiye edilir.
insanlar genel olarak kanka gruplarıyla gider buraya. sonuç olarak sikilesi her amlının yanında ayıklanması gereken en az 5 kıllı tip vardır. sürekli bira içip işerler.
Yapışıp kaldığım lanet mekanlar. Aq bir kez de biri ile gelsem. Hep tek, hep tek. Yok mu şu an ankara'da bana eşlik edecek birileri?
Kodumun liseli aşıkları doldurmuş güzelim yeri.
2018'de taksim'de ve kadıköy'deki rock barlarda gece 4'e kadar şarkı söyleyip otelde kalır sabah 8'de de akşamdan kalma bi şekilde işe giderdim aq, o günler ne değerliymiş. şimdi memur gibiyim.
eğlence kültürünün 180 derece dönmesiyle birlikte artık hayatımızda olmayan mekanlar. en önemli özelliği de alkol satan ortalama bir mekandan minimum %40 daha ucuz olmasıdır. 25 liraya bira satan rock bar mı olur aq?
neyse. ya kapandılar, ya atmosferi değiştirdiler ya da içmeye giden insanlar değişti.
nerde o 2010ların başındaki bozuk paralarla bira içip sabahlara kadar takıldığımız haydarlar, içen arılar, zurichler.
Ucuz bira, bangır bangır müzik, gotik abla ve abiler, tütün sigara, yağlı saçlar ve herkesin birbirini bir şekilde tanıdığı topluluğun gittiği barlar genellikle. Lise döneminde çok severek gidiyordum, şu an katlanabilir miyim, sanmam.
Yıllar önce mersinde o gökdelene yakın bi yerde vardı...
O zaman büyük ekran pink floyd berlin konseri izlemiştım... orgazm gibi bir şeydi... kaybolmuş.
Okul staj türkiye turuydu... sene 2000ler başı..yine.
Antalyada kaleiçinde bir bara girdim ulan baktım karşıda jim morrison resmi, rock bar...
Bir iskoçla içtim.. vilyım volıs falan derken emmi oğlu çıktık. Sarhoş çıkip bindim taksiye... kaldıdığımız yere dönünce herkes hesabı ne kadar geçiriyolar diye anlatıyordu. Ben, şimdinin algısıyla bi pirayı 25den içtiğimi söyleyince beni zikeceklerdi ama sahip çıktım götüme.
Çok kofti rakçı gördüm... çok kofti grup... çok leş insan.
Pira bardağına izmarit atmayı rakçılık sanan... okulda uzun saç bırakıp aslan kesilip ama mezun olunca kuşa dönen, subay traşı olan rakçı metalciler gördüm, kimi arkadaşım hatta ev arkadaşımdı.
Zaten gavurum diye alışmıştım aq ben... çirkin ördek yavrusu olmaya vs... satmadım lan ruhumu. Hiç satmadım. Evlendiğimde de saçım uzundu azcık... çalışırkende...
Kendi muhafazakar kilisemde bile tek uzun saçlıyım bu ülkede. Artisliğinde değilim halbuki, her ay berbere gideceğime arkadan bağlayıp çıkıyom işte.
Yenilmenemektir yani hayata. Ben buyum diyorsan ben olabilmektir. Onu kaybettiğinde insan babasina, etrafa çevreye karşı... düşuyor o kale.
Bir grup het telden çalamaz aq.
Hem deep purple hem the doors hem hem 70ler hem de rock-n roll çalamazsın aq... üstüne blues!
Öyle bir grup olsa zaten dünya müzik tarihine geçerdi!
Her şeyi çalarım aq diyen:
- ya bar sahibi demiştir... ki öyle işletmecinin aq ben.
- ya grup zaten maldır troldür... rock mack allahvere.
- ya da harbi maldıŕ bunu da çalarız abi diyen...
Hah bu sonuncusu kofti müşteri ister.
Gitar var mı.. var aw
Melodi? Var aq...
Aaa bu şarkı!
Çalan ve dinleyen... cümleten aq ben siziin.
O yüzden hiç bir grup cesaret edip bi bardan bir albüme terfi edemez bizde.