riyakarligin sebepleri

entry1 galeri0
    ?.
  1. insanları riyakârlığa yönelten hususların bilinmesi ve bunlardan kaçınılması çok önemlidir. insanı riyaya sevk eden çeşitli sebepler vardır. bunları şöyle sıralayabiliriz:
    1. iman zayıflığı, 2. övülme isteği, 3. dünyada yerilme ve kötülenme korkusu, 4. insanların elindekilere karşı hırsla dolu olması.
    1) iman zayıflığı: her şeyden önce imandaki zayıflık riya sebebidir. her ümidine ulaştıracak, her korktuğundan emin kılacak tek varlığın Allah olduğunu gönlüne yerleştirmeyen, maddî sebeplere ve insanlara gereğinden fazla değer veren, allah'ı unutup onun dışındaki varlıklardan bir şeyler bekleyen zayıf imanlı kişiler, riyaya düşmeye mahkûmdurlar. gerçek iman sahipleri ise, tüm davranışlarını allah'ın en yüce kudret sahibi olduğu duygusuyla yalnız onun rızası için yapacaklarından dolayı, insanların değerlendirmelerine fazla önem vermezler.
    2) övülme arzusu: insan fıtratı gereğince daima övülmeyi, methedilmeyi ve yüceltilmeyi sever. kötülenmekten hoşlanmaz, kötülenmemek, insanların beğenisini kazanmak için riya/gösterişe girer. allah için yaptığı ibadetlere bile insanların övgüsünü kazanmak için riya karıştırır. hâlbuki insanlar, onu övmekle ne hayat süresini uzatabilir, ne rızkını çoğaltabilir, ne ağzının tadını ziyadeleştirebilir, ne herhangi bir belayı başından savabilir ve ne de allah'ın takdir etmiş olduğu kötü bir şeyi ondan uzaklaştırabilirler.
    riyakâr kişi, insanlara kendini beğendirerek ya maddî bir menfaat ya makam mevki veya şöhret elde etmek ister. aslında bunlar hayat gayesi yapılmaya değer şeyler değildir. arınmış ruhlar, böyle geçici dünyalıklar peşinde koşmazlar.
    müminin kendisini çevresindeki insanlara sevdirebilmek için riyakâr bir tavra ihtiyacı yoktur. çünkü kişiyi diğer insanlara sevdirecek olan allah'tır. hayatının her anında ihlâsla allah'ın rızasını kazanmaya çalışan bir mümini, tüm inananlar doğal olarak kalben sevip desteklerler. güzel ahlâklı, samimi, dürüst, ihlâslı ve içi dışı bir olan insanı sevmek müminlerin fıtratında vardır. allah'ın rızası beraberinde kişiye müminlerin rızasını da kazandırır. ama, sadece insanların rızası için yapılan bir işte allah'ın rızasından yana hiçbir kazanç sağlanamaz.
    3) yerilmekten korkmak: yerilme korkusu, kulun insanların kendisini kötülediğini doğruluğuna güvenmediğini ve iyi yaptığı işlerde bile ona kötü zan beslediklerinin farkına varması, bunu bilmesidir. toplumda yerilen bir kimsenin sözüne güvenilmez, şehadeti geri çevrilir. kimse onunla oturup kalkmak ve onunla sohbet etmek istemez. böyle bir insanın selamına karşılık verilmez, talepleri geri çevrilir. kendisine güvenilip hiçbir şey emanet edilmez. adeta toplumdan dışlanır. bunun için bazı insanlar, insanların kendisini yermelerinden korktuğu için söz ve fiillerinde gösterişe riyakârlığa yönelir. insanlara olduğundan farklı görünerek onların sevgisini çekip yergilerinden kurtulmak ister.
    4) insanların ellerindekine göz dikmek, hırs ve tamahkârlık göstermek: kuşkusuz kişi, kendisi için takdir edilmeyen hiçbir şeyi elde edemez. eğer herhangi bir şeye kavuşmuşsa, kavuştuğu bu şey, her şeye rağmen, kendisi için takdir edilenin dışında değildir. eğer rabbine ihlâsla ibadet etseydi, ulaşacağı şeye mutlaka ve mutlaka ulaşırdı. dolayısıyla insanların ellerindekine göz dikmenin hiçbir faydası yoktur.

    zoruna mı gitti editi: eksileyenin farklı bir sebebi olabilir.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük