Bugün 77. yaşına giren gelmiş geçmiş en iyi ve en büyük gitarist. O olmasaydı ne iron Maiden olurdu ne de birçok gitarist ve metal grubu. iyi ki doğmuş ve bize Stargazer gibi tarihin en iyi parçasını hediye etmiş. Stargazer, A Light in The Black, Gates of Babylon, Highway Star, Child in Time (Made in Japan) soloları insan işi değildir. Sadece Deep Purple ve Rainbow gibi efsane 2 grubu hayatımıza katmakla kalmayıp Blackmore's Night gibi bir şaheseri de hayatımıza katmıştır. Ömrü uzun olsun.
Dünyanın en iyi gitaristi. Stargazer'a yazdığı soloyu hiçbir insan evladı yazamaz, en iyisi olduğunu anlamak için o solo bile yeterken bu adam müzik tarihini değiştirdi. Üstüne Deep Purple, Rainbow gibi 2 dehşet grubu bizlere hediye etti. Keşke Dio ile iyi anlaşsaydı da Rainbow efsanesi ilk 3 albüm kalitesinde devam etseydi.
Bana göre dünyanın en iyi gitaristlerinden biri hatta en etkileyen gitaristte diyebilirim bir o kadar da cool piçin teki insanın ruhuna işleyen notaların sahibi.
Bazıları için tüm zamanların en güçlü ve saygıdeğer ingiliz gitaristi. Hard Rock müziğin öncü grubu Deep Purple'ın efsane klavyecisi Jon Lord ile beraber kurucu üyesi, bir diğer ünlü hard rock grubu Rainbow'un kurucusudur. Bu gruplarla 1970 ve 1980'li yıllar ile 1990'lı yılların başlarında uzun seneler çalıştıktan sonra rock müziğe veda etmiştir. 1994 yılında eşi Candice Night ile beraber kurduğu ve ingiliz yerel müziklerini alternatif bir tarzla yorumlayan Blackmore's Night isimli grubu kurmuştur. Halen bu grupla çalışmalarına devam etmektedir. Söz konusu grupla 2004 yılında istanbul Yedikule Zindanları'nda bir de konser vermiştir.
AC DC hakkında aşağıdaki beyanatı vermiş olan gitar ilahı:
Kendisine, "sizce en istikrarlı rock grubu hangisi" diye sorulduğunda;
"Kesinlikle AC DC. ilk kurulduklarında bir bok çalamıyorlardı, hala da çalamıyorlar." demiştir.
bir sahne videosunda fender special atratocaster parçaladığı, bu videoyu izlerken içimin yağları eridiği için videolarını izlemekten çekindiğim gitar dehasıdır.
eğer jimi hendrix olmasaydı bugün bu adam onun yerinde olabilirdi. erik clapton ve kendisi başta olmak üzere o dönemin büyük gitaristlerinin yapmak istedikleri, yapmaya çok yaklaştıkları -ve eğer jimi olmasaydı bir kaç sene içinde yapacakları- işi jimi yapmış, gitara yeni bir boyut kazandırmıştır.
arıza bir abidir fazlasıyla. bu benim değil sambora' nın kendisiyle ilgili tanımıdır.
nirde deep purpleee, nirde blackmore's night. yaptığı her iş beğenilen az sayıdaki yetenekli abi. bu damına koduğumun ingilizlerinde var bi itnelik, la arkadaş bi ırk bunca kaliteli müzik adamı çıkarabilir mi. nasıl oluyor bu iş gel de anla...
gitarı ile anlaştığı kadar bir parçası olduğu gruplarla da anlaşabilseydi de hala karşımıza çıkabilseydi... herhalde artık iyice geçimsiz, aksi bir ihtiyar olmuştur ama bu en iyi soloların onun parmaklarından süzüldüğü gerçeğini değiştiremez.
Bazıları için tüm zamanların en güçlü ve saygıdeğer ingiliz gitaristi. Hard Rock müziğin öncü grubu Deep Purple'ın efsane keyboardçı Jon Lord ile beraber kurucu üyesi, bir diğer ünlü hard rock grubu Rainbow'un kurucusudur. Bu gruplarla 1970 ve 1980'li yıllar ile 1990'lı yılların başlarında uzun seneler çalıştıktan sonra rock müziğe veda etmiştir. 1994 yılında eşi Candice Night ile beraber kurduğu ve ingiliz yerel müziklerini alternatif bir tarzla yorumlayan Blackmore's Night isimli grubu kurmuştur. Halen bu grupla çalışmalarına devam etmektedir. Sözkonusu grupla 2004 yılında istanbul Yedikule Zindanları'nda bir de konser vermiştir.
rifleri ve solo sıralanımlarını çok iyi bağlayabilen gitarist. rainbow ile nirvanaya ulaşmış gibi görmüştür çoğu dinleyicisi. mesela bir wolf of the moon; sanki baroklardan kopmuş gelmiş değil mi?
kesinlikle bir leadguitarist'ın durması gerektiği gibi duran, sahnede yüzünü çok fazla kaldırmadan gitarıyla sevişen ve gene o cool tavrıyla şovunu icra eden yer yüzünün başına gelmiş en güzel gitaristlerdendir. canlı kayıtları mutlaka irdelenmesi ayrıca gerekmektedir. japonya konserinde perfect strangers'a eklediği rifflerle harika bi şahaseri tekrardan bizlere hatırlatmış ve sevdirmiştir.
sanmaktayım ki şu sıralar halen blackmore's night grubuyla müzik hayatına devam etmektedir.
Deep Purple ın beste fabrikası olmuş, smoke on the water ın riffini Beethoven'ın parçasının giriş bölümünü tersten çalarak bulmuş, yüz metre öteden gitarının sesini duyduğunuzda tanıyabileceğiniz, Ritchie Blackmore's Rainbow kuracak kadar egoist, kendi itiraflarına göre bir çok sevilen Deep Purple parçalarında Eric Clapton'dan, Jimi'den çalma çırpma yapmış ama hiçbir şeyin onun gitar tanrısı olması gerçeğini değiştiremeyeceği ve beyaz gitardan vazgeçememin sebebi olan yüce insan.
