nutuk'a söz söylenince, aristo mantığını devreye sokup, misilleme yapan yazar yakıştırması.
hayır sormak lazım, sen kaç kişi gördün acaba risale-i nur'u, öpüpte kuranın üstüne koyan. e tabi kaynak göt olunca, çapı alabildiğince üfürmek mümkün.
üstüne koymayı fiziksel olarak üste koyma sanan yazar kişisinin anlamamak için direndiği şahsiyettir. evet efendim bal gibi de üzerine koyarlar zira bu adamların kuran okudukları pek rastlanan bir olay değildir. sorulduğunda da risale-i nurun kuranın bir yorumu olduğu tezini ortaya sürerler nitekim yüce kuranın hiç bir ayetinde said-i kürdiye dizilmiş bir methiye yoktur çok şükür. söz konusu eleman ömrünün ileriki yaşlarında kendisini sorgulaması esnasında anlayacaktır bunları. derinden bi hasssstr çekecektir ama geçtir bazı şeyler için.
risale i nur un kutsal olduğunu bilen kişilerdir. ama bunu kutsal gören her kişi şakirt midir? değildir. herkesi belirli bir şablona oturtmamak lazımdır.
ayrıca kutsalın manasını bilmeyenler için:
hayatında şakirt görmemiş yazar kişisinin şakirt kelimesini cümle içinde kullanmaya çalışması sonucu ortaya çıkan başarısız girişim örneği.
(bkz: ben şakirt gördüm)
(bkz: babamın şakirti var)
dip not: şakirt değilim. ama tanıdığım çok şakirt oldu. keşke onlar kadar efendi, dürüst, çalışkan, insansever ve adam olabilseydim. ama değilim.
kitabın yazarının gelişmiş tiyatral yeteneği dolasıyla kitabı okuyup öpüp başına koyan daha sonrada kuran'ı kerim'in üstüne koyan şahışların gerçekleştirdiği eylemdir.
o kitabı okuduktan sonra müslümanlıkta level atlamış sayarlar kendilerini.
düşün abi, iyi bi edebiyatçı da benzer bi kitap kolpalasa aynı üslubu kullansa, şakird nursi gibi bir de ninja kıyafeti giyse onu da ilah kabul edecekler.
üslub meselesinin ehemmiyetini bilmesem daha başka yazardım bu yazıyı.
Kur'an-ı Kerim'i konuşan her dil kutsaldır. (onu anlatan, aktaran)
Kur'an-ı Kerim'i anlatan her kitap kutsaldır.
zaten bu eleştirdiğiniz şeylerin hepsi risale-i nurlarda yazar. birazcık eleştirmeden önce neyi eleştirdiğini merak edip bakılsaydı görülecekti. orada üstad nasıl ki Peygamber Efendimiz (s.a.v) için söylenmiş bir beyti vardır;
ben sözlerimle Efendimiz'i yüceltmedim.
aksine sözlerim Efendimiz (s.a.v.) ile yüceldi.
bu beyitten sonra üstad da; sözleriyle Kur'an-ı Kerim'i yüceltmediğini, Kur'an-ı Kerim'in sözlerini güzelleştirdiğini söyler. (bire bir böyle olmayabilir, tam hatırlayamadım, manası buna benzer)
araştırmaktan aciz şakirttir. risale i nur denilen kitap, kafadan uydurma, kendi kendine yorumlama şeklinde yazılmış bir kitaptır, yani bir din kitabının nasıl olmaması gerekiyorsa o şekilde. bu yüzdet sapık ve bidat içerikli bir kitaptır, bu kitaba göre itikadını düzenleyen de yalnış yoldadır. nakil usulünü esas alan ehli sünnet kitaplarını okuması gerekir.