robert de niro ve al pacino etiketine aldanıp büyük beklentilerle izlenilmemesi gereken son derece tekdüze, ucuz bir film. çok sıradan bir senaryosu var ve işin aslı al pacino'nun "bezgin bekir" tarzı polis rolüne hiç yakışmadığı aşikar. iki büyük ustanın birlikte rol aldığı esaslı bir polisiye-aksiyon için heat çok daha iyi bir tercih olacaktır.
iki ustanin beraber oynadiklari bir film olmasina ragmen vasattir. yani bu iki adam da, ikisi de seytani (al paciano-devils advocate, de niro - angelheart-angelheart mickey rouke´la falan cok müthis bir filmdir), sakati (pacino - scent of a woman, de niro-awakenings) oynamis adamlardir. birisi vito digeri michael corleone´yi oynamislardir.
böyle cok üstün oyunculara cok daha yüklü, icerikli rol yazilmaliydi diye düsünüyorum ben. de niro´yla pacino yerine, nicholas cage´yle jan claude van damm´i oynatmaliydilar bu filmde.
heat cok daha güzeldir...heat righteous kill filmine bes basar...ve yalniz degilim, heat filminin herhangi bir ödül almamasi konusu cok kere, youtube´da izleyici tarafindan da dile getirilir.
jean- christophe grange nin kitaplarına konu olanlar gibidir. leyleklerin uçuşu, kızıl nehirler. muhteşem bir kurgu ve her sayfa da farklılaşan cinayet hikayeleri. sonunu tahmin edemediğin (en azından son 150 sayfaya kadar) bir kitap okumak heyecan verici.
Robert De Niro ve Al Pacino gibi iki büyük ismin başrolü paylaştığı 2008 yapımı polisiye filmi.
Emekliliğe gün sayan iki polisin kendilerine son bir iş daha vermesiyle birlikte, hukuki sistemin açıklarından yararlanarak yasa dışı yollardan huzuru sağlamaya çalışan ve suçluları kendi yöntemleri ile cezalandıran bir seri katilin izini sürmeye başlarlar. Final elbette ki sürprizdir.
Filmin konusu bir yana, bu iki büyük üstadı aynı filmde görebilmek belki bir daha nasip olmayacaktır.
Bu sebeple mutlaka arşive eklenmesi gereken bir film.
robert de niro nun türk ismini alması ile ayrı bir güzel hale gelen film. valla bu filmi indirdiğimde uykusuz falandım ama katili son dakikaya kadar anlamadım yeminle, gayet güzel bir film hepinize tavsiye ederim, bir elinde al pacino bir elinde de niro daha nolsun lan.
robert de niro'nun oynamayı neden kabül ettiğini çözemediğim film. böyle senaryoyu boş zamanlarında kutu kutu pense oynayan altı yaşındaki çocuk yazmaz. katilin kim olduğu bi adamın alnında yazmıyodu; bi de yönetmen aklınca şaşırtmacalar falan yapmış.
bi elli yıl öncesinin alfred hitchcock filmlerine bakın, bi de buna benzer filme benzemeyen şeylere... zaman herşeyin ilacı değil bu tür yönetmen ve senaristler için.
bu film küs olan iki aktörü barıştırmak için ortam olsun diye yapılmış; başka bir anlamı yok.
senaryosu ve kurgusu zayıf bir film.
sen kalk iki efsaneyi al, aynı filmin içine koy, sonra da bu kadar zayıf ve boşluklarla dolu bir senaryoya film çek. gerçekten çok üzücü! filmi meydana getirenlere ne kadar sövülse azdır bence, çünkü bu film, iki dev aktörün yeteneklerinin ve namlarının harcanmasıdır; sırf al pacino ve robert de niro üzerinden prim yapmak ve para kazanmak için yapılmış bir filmdir, başka birşey değildir. yazık!
*5/10* *
klasik polisiye dahi olamayan bir film. deNiro - pacino var , ne kadar kötü olabilirki denip kursakta heves bırakan bir film olmuş. oyunculuklara laf yok ama film gereksiz..
--spoiler--
inside man gibi yine bi video oyunu yapılmış... gereksiz olduğu kadar saçma da bir unsur kaçmış filme..
--spoiler--
olsun der, yine o iki efsaneden babamız çıksa yeriz.
sevgili takimim fenerbahce gibi olan bir film. oyuncular iyi , butcesi yuksek , filme gitmek icin can atan cok hayran var. fakat vasat bir yonetmen ve kurgu yuzunden siradan bir film olmus. aynen su anda fenerbahce'nin oynadigi siradan futbol gibi.
iki büyük ustanın oynadığı malesef sıradanlığı geçememiş bir bağımsız sinema ürünü.
özellikle 2000li yıllarda çok büyük gişe başarılarına imza atan bağımsız sinema ekolü son zamanlarda kadrolarını yıldız oyuncularla süslemeyue başladı (bkz: battle in seattle). belki de bu oldu büyüyü bozan. filmde görüldüğü gibi de niro ve pacino' nun çok iyi olmayan oyunculukları sanırım yönetmen kardeşin bu oyuncular altında ezilmişliğinden kaynaklanmış. senaryo çok ahım şahım değil elbet ama bu iki devle daha iyi bir film ortaya çıkarabilirdi kendisi. vakti zamanında insominia filminde pacino ve willams'la yapılmıştı bu iş.
John Leguizamo ve Donnie Wahlberg'in hatta Carla Gugino'nun oyunculukları bile bariz şekilde ustaları eziyor filmde. zengin ol yada çabakarken öl filminden sonra bu adamdan iş çıkmaz denilen Curtis Jackson nam-ı diğer 50 cent sonraki filmlere ışık yakmış gibi. tabi eli silahlı afro-amerikan mafya bozması keş rollerinin dışında da görmek gerekir adamı.
velhasıl kelam; film beklentileri karşılamakla beraber sıradan bir tv filminden öteye geçememiş. bağımsız sinema eskiden olduğu gibi senaryo ve kurguya önem verilerek devam etsin, yıldız oyuncularda yine dev prodiksiyonlarda at koştursun.
kelimenin tam anlamıyla 'rezalet' film. nasıl kötü bir senaryo,nasıl bir cimrilikle çekilmiş bir film anlatamam. ilk kez pacino yu böylesine bir filmde izledim. yazık.
robert de niro ve al pacino gibi kalitesi tartışılmaz, meslek yaşamlarının doruğundaki iki büyük ustayı kadrosunda barındıran kaliteli gerilim filmi. seri katillerle ilgili filmleri sevenlerin kaçırmaması gereken bir yapım.
kadro ya bakıp heveslenip filmden cıktıktan sonra hüsrana ugradıgınız yapım.
filmde normal bir zekaya sahipseniz az cok tahmin edebilirsiniz üstüne gidilen karakteri.
senaryo iyi olsa da yönetmenin filmi anlatışı bazında eksikler mümkün, zayıflığı burdan çıkıyor.
ÇOĞU insanın çarpım tablosu gibi ezbere bildiği bir senoryonun al pacino ve robert de niro serpiştirilmiş hâli. hayır oyuncular iyidir kötüdür tartışılır ama filmi izlenmeğe değer kılan şey senaryo değil midir? tıpkı yeşilçam'daki gına getirici saç baş yolduran zengin kız fakir erkek aşkı misali seri katil paranoyası ile ne yapmak istenilmektedir? tamam cezalar caydırıcı değil, kolluk kuvvetlerinin yetkileri kısıtlı bu da suçluların işine geliyor... falan filan. ezberledik lan bunları artık. hey hollywood yetkilileri! burdan size sesleniyorum: yenileyin kendinizi.