Kendisi "harun yahya tipitipinden" kaçmıyor, sadece zeka seviyesini bildiği dincilerle saçma sapan tartışmalara girmeyi gereksiz ve yararsız buluyor. Zaten richard dawkins gibi bilim adamları tezlerle, kanıtlarla kükrer. Harun yahya gibi mahalle kadını uslubuyla tartışmaya girerek değil.
"iyiki doğmuş" demek istiyorum büyük bir sevinçle. Gerçekten böyle bilim insanları da doğmasa, kurtulamayız kokmuş karanlığımızdan.
bu adamın yakın geçmişinin bir şekilde jose mourinhoyla çakışmış olma ihtimali yüksek. demekki olay tipte denen benzerlik zira bu ve benzeri tipli birisiyseniz ön plana çıkmanız muhtemel.
--spoiler--
Bu deneyin kitaba uygun olabilmesi için double- blinded prosedürüne uyulması gerekir ve bu kurala katı biçimde uyulmuştur. Tam anlamıyla rastgele seçilen hastalar belirlenir. ilk grup denek grubu( dua edilen) diğeri ise kontrol grubu olarak belirlenir ( dua edilmeyenler). Ne hastalar, ne doktorlar, ne de hasta bakıcılar ne de denekler hangi hastalara dua edileceğini ya da hangilerinin kontrol üyesi olduğu bilinmez. Ancak deneysel duayı edenlerin her kim için dua ederlerse isimlerini bilmeleri gerekir; aksi takdirde, belirlenen kişiler haricindeki ilgisiz kişiler için dua etmenin ne anlamı olurdu? Ancak duacılara hastaların yalnızca ön isim ve soyadının ilk harflerini vermek yeterlidir. Görünüşe göre bu sayede Tanrı doğru hastane yatağının yerini tam olarak saptayabilecekti.
--spoiler--
dua deneyine tanrı yanılgısı kitabında yer vererek bilimsel bilgi konusunda ne kadar hassas(!) olduğunu gösteren ünlü ateist yazardır.
sosyal bilimlerden ve din psikolojisinden az çok anlayan insanlar için bu deneyin zayıf bir deney olduğunu söylemek tutarsızlık olmayacaktır. tabiki kendisi esasen bir sosyal bilimci olmadığı için bu tür bir hataya düşmüş olabilir. duanın samimiyet olduğu, hiç tanımadığı bir insana dua etmenin ne kadar mekanik olacağı, dua eden kişinin tanrı ile ilişkisinin ne düzeyde olduğu bilinemeyecek insanlar üzerinden dua gibi bir olgu hakkında çok büyük çıkarsamalar yapmak bilimsellikle yeterince bağdaşmayacaktır.
zaten dawkins'in evrim teorisi hakkında kayda değer çok önemli çalışmalarının bulunmuş olması ile birlikte tanrının bilimle kanıtlanması yada yanlışlanması iddiası gibi temel bir bilimsel bilgi ile ilgili algı çelişkisi vardır. bilimsel çalışmalarını ve bilim adamı kimliğini ön planda tutarak, yabancı olduğu sosyal bilimlerle ilgili çıkarımlarını ve kendi felsefi görüşlerini de ekleyip ideolojik bir şekilde ateizm savunuculuğu yapması bilim adamı kimliğini zedelemiştir bence.
bu kitabı büyük bir sevinçle karşılayan ateist çevreler bilimsel çalışmaları ve sonuna eklenmiş yorumları birarada değerlendirerek tanrının olamayacağını gibi felsefi bir çıkarımda bulunmuşlar ama asıl can alıcı nokta olarak bunu mutlak bilimsel gerçeklikmiş gibi ideolojik savunma içerisine girmişlerdir.
felsefe yapmak için gerekli zekaya sahip olmayan zoolog.
youtube'da bir videosunda (videonun adı sanırım; dincileri ikna edecek tek bir cümle) yarmıştır.
özeti şu şekilde
geçenlerde birine "neden bu şekilde düşünüyorsun ya da neden bu şekilde düşünmüyorsun" şeklinde soru sorduğumda aldığım cevap çok ilginçti.
"kutsal kitaptan öyle öğrendim".
böyle birine gerçekleri anlatamazsınız.
şeklinde bir monolog sonrası, salonda alkış kıyamet. ateistler bir kez daha iman etti kendisine.
sanırım hepimiz gereken cevabı aldık. *
"tanrı yanılgısı" kitabını götüyle okuyan kimselerce "aa adama bak len bizi uzaylılar yaratmış he he." diyen dingillerin hakkında çok yanlış düşündükleri yazardır.
aziz nesin gibi bir değeri dahası bu ülkenin evladını ateist diye dışlayan hatta yakmaya kalkan bu ülke, kendi dilinde bile konuşmayan bu adamı tabi anlamayacaktır. siz hiçbir kitabını okumadan, hiçbir videosunu tamamen izlemeden yorum yaparsanız komik duruma düşersiniz. kaldı ki the selfish gene gibi bir kitabın yazarına dna' nın çift sarmallı yapısını anlatmaya kalkarsanız rezil olursunuz. senin 2 gram beynin ile düşündüğünü bu adam nasıl düşünmedi sanıyorsun? "yaşam uzaydan geldi." dese yaratılışçılardan çok evrimcilerin başını ağrıtacak bir şey söylediğini sence fark etmez mi?
şu sıralar yok tanrının varlığı bilinemez, yok bir güç var falan gibi zımbırtılarla bok atılan adam. tanrı yanılgısında zaten ihtimal veriyor. söylediği de çok doğru. kimse tanrının olmadığını ya da varlığını kanıtlayamaz.
aslında bu tip yazıların olması kendine ve inancına güven eksikliğidir. sen gerçekten inansan, kimin müslüman olduğu kimin ateist olduğu önemli olmaz.
ne kadar çok insanı ateizm'e çekersem görevimi yapmış olurum diyen kişi. yok demedi diyen varsa tanrı yanılgısı kitabını okumamıştır. hem adama ölümüne biat et hemde kitabını okuma.
görevi insanları aydınlatmak, ve bilim adamlığı olduğu için ne kadar çok insanı bilimin ışığına çekersem o kadar çok görevimi yapmış olurum demiştir. beyni tabularla dolu, paranoyakların eleştirmesi için bir fırın ekmek yemesi gerekir.
tanrı yanılgısını okumamış işkembei kübradan atan ateistlerin desteklediği kişi.
tanrı yanılgısı ekim 2008 düzeltilmiş 8. baskı
önsöz sayfa 9
--spoiler--
eğer sizde onlardan biriyseniz, bu kitap sizin için. bilinci arttırmayı amaçlar; bir ateist olmanın gerçekçi, cesur ve görkemli bir istek olduğu konusunda bilinci arttırmayı.
--spoiler--
önsöz sayfa 13
--spoiler--
eğer bu kitap amaçladığım şekilde çalışırsa, kitabı eline alıp kapağını açan dindar okuyucular, okuyup ellerinden bıraktıklarında birer ateist olacaklardır.
--spoiler--
yani işkembei kübradan atmayın okuyun öyle gelin. ateistsiniz ve bilimden yanasınız ya o yüzden diyorum.
bu yazar mutmain ateist olunabileceğini söylüyor ki ateizmin şüpheciliğiyle ters bir durum. ateist mutmain olamaz o hakikat arayıcısı büyük insandır(!) arayışın ise azraile kadar yolu var! oyun eğlence hoşbeş iki entellektüel yorum ihtimal kem küm... ölüm olmasaydı da bizde böyle basit gerçeklik algısı üzerine büyük içi boş fikirler koysaydık. bilim ile tanrıyı arayan yer çekimiyle yeri boylar o kadar, tıpkı diğerleri gibi.
tanrı yanılgısı gibi insanı hangi konuda olursa olsun sorgulamaya sevkeden besteller ödüllü bir baş yapıt vermiş biyolog ağabeyimiz. tanrı yanılgısı kitabı götle okunmaması gerekir ki kesinlikle "ne diyor la bu adam?", "ho ho ho bizi uzaylılar yaratmış." gibi boş düşünceler türemiştir götüyle okuyanların beyinimsilerinde.
