vatandaşın aklına, hani nerede sizin (bkz: ileri demokrasi)? niz bu olsa olsa (bkz: faşizm) (bkz: diktatörlük) tarzı yönetimlerde olacak bir iştir düşüncesini getirir.
son derece haklı bir yasaktır. akp neden kendine zarar veren bir durumu tüm türkiye'ye göstermek istesin ki. siz iktidarda olsanız siz de aynısını yapardınız.
çünkü reyhanlı halkına mikrofon uzatıldığında bunların anasına avradına küfredeceklerdi. karizmaları fena çizilecekti.
hatta, tepkisini sert biçimde yapan reyhanlı halkına şu anda belki de feto'nun polisleri gaz ve cop ile saldırıyor da olabilir. aqp, bu sansür ile polisi de koruyor olabilir.
The telgraf "Türk hükümeti şaka gibi açıklamalar yaparak hedef şaşırtmak istiyor, 140dan fazla ölü".
The Sun gazetesi "hükümet yıpranmamak için saldırıyı haber yapmayı yasakladı"....
Fransız gazetesi Le monde bir Türk atasözü derki, besle kargayı oysun gözünü.
Türkiyenin desteklediği aşırı dinci Suriyeli muhalifler Türkiye'yi kana buladı 120 den fazla ölü. Gerçekleri Türk medyası hariç bütün medyalar bildiriyor.
Türkiye hükümetinin bir şeyleri gizlediğini belirten Alman gazeteci Dr. Nick Brauns, Türkiye hükümetinin savaş kabinesi gibi kamuoyunu baskı altında tutmaya çalıştığını ifade etti. Alman gazeteci, tarihçi, Dr. Nick Brauns, Reyhanlı saldırısına ilişkin yayın yasağını sert bir dille eleştirerek, Türkiye hükümetinin bir şeyleri gizlediğini öne sürdü.
Brauns, Türkiye hükümeti açıkçası bir şeyleri gizliyor ki, basını susturmaya çalışıyor. Erdoğan yönetimindeki Türkiye hükümeti savaş kabinesi gibi kamuoyunu baskı altında tutmaya çalışıyor. Önce yaklaşık yüz kadar muhalif gazeteci cezaevine gönderildi, şimdi de medyaya sansür getirildi. Bu açıkçası diktatörce bir yaklaşım şeklinde konuştu.
yürüttükleri politikalar yüzünden onlarca insanın katledilmesine zemin hazırladılar. bu olayın failleri kadar bu işi buralara getirenler de en büyük sorumlulardır. şimdi yasaklar koyuyorlar, halkın bilmesini istemiyorlar, hepimizi uyutuyorlar çünkü tepkilerin büyümesinden korkuyorlar. medyayı susturmalarının tek nedeni korkuları. tıpkı köpekler gibi işedikleri yerin üstünü kumla örtmeye çalışıyorlar. bizim yalaka gazeteciler, onursuz haberciler, yandaş medya da boyun eğip susuyor. onlara zaten söyleyecek söz bile bulamıyorum.. bu tablo gerçek bir diktatörlüğün tablosu.
bu ve bu tarz haberleri yaymak için elinin altında en ufak bir imkan bulunan herkesin canla başla mücadele etmesini gerektiren bir durumdur. facebook dan yazın-paylaşın, tweeter dan yazın-paylaşın- mail listenizdeki herkese bu haberleri mail atın, fırsatını bulduğunuz her ortamda muhabbetini yapın ama insanlara bu gerçekleri anlatın, unutturmayın. yoksa yayın yasağı-sansür vs derken sen, ben, o, bu, şu herkesi susturacaklar ve iş işten geçmiş olacak.
75 milyonu kucaklayan basbakan korkma bu milletten boyle oyunlara gerek yok. hepimiz biliyoruz ki olay istenilen boyutu asti beklenenin cok cok ustunde tepki verildi o yuzden boyle karar alindi, bunun disinda ne soylenirse soylensin hikayedir.
yayın yasağını bir yana bırakmak gerekirse en basitinden şu frame dedikleri yere bakınca bile şu milletin her türlü pisliği haksızlığı sindirebilen bencil kişilikler olduğunu görebilmek zor değildir.