reşit olmayan çocuğa dini dayadıktan sonra zoraki eğitimi için "zorla kur'an kursuna" gönderip, "ağaç yaşken eğildiği" bir dönemde sanatla, sporla uğraşması yerine dünyanın en gereksiz ve zor dillerinden arapça dilini öğretmeye zorlanmasıdır. *
türkiye sınırları içerisinde yıllardan beri süregelen olgudur. başlama tarihi cumhuriyetin ilk yılları olarak bilinir. bakın yıl 2008 e gelmiş, özgürlük kısıtlacı* olduğu farkedilmiş. haydi bir de kıyas götürüyoruz nüfus kağıdının din hanesi ilk doldurulan insanlar ile günümüz insanına.
genel anlamda hangi topluluğun daha özgür olduğunu anlayamamak reşit olmayanların yapacağı türden birşey olsa gerek.
tabii 2008 e gelindi artık, herşey modern ya. her kuşu skiyoruz, bir leylek kalıyor. milenyum olum bu, boru mu? elimizde alınmış tek özgürlük nüfus cüzdanımızdaki bir haneden ibaret olsun be. di mi?
ha edit diyelim doğru konuşalım; bilmem kaç yıl evvel ben de kuran kurslarına gitmeye zorlandım. beyin yıkayanlar gerçekten mevcut. fakat bu yine genellenerek önümüze sürülmesin. sıktı artık biliyor musunuz. düşünecek insan her türlü düşünür. aha canlı örnek ben kendim. yaşıtlarım çember sakalla dolaşırken ben fetullah ı zerre sevmeyebiliyorum. neymiş? düşünmek isteyen her türlü düşünür imiş. genelleme gözünü sevem.
resit olmayan cocugun kutsal suyla yıkanıp vaftiz edilmesini mantıklı gören ama islama göre yetiştirilmesini insan haklarına aykırı gören zihniyetin açtığı başlık olması kuvvetle muhtemeldir. aynı şekilde reşit olmayan çocuğa vatanını sevmesini öğütlemek, türk olmasıyla gurur duymasını sağlamaya çalışmakta insan haklarına aykırıdır. öyle ya çocuk reşit değildir henüz. 18 yaşına gelene kadar atatürk'ten de bahsetmeyelim çocuğumuza ki insan haklarını ihlal etmeyelim di mi ama?
aile baskısı sayesinde gerçekleşen olay. aile önemli bir faktör bu hususta. 3 yaşında anaokul, 5 yaşında kur-an kursu, 7 yaşında ilk öğretime giden bir çocuğun hristiyan olmasını bekleyemezsiniz heralde. kendi kararını kendi veren bireyler yetişmesi insanların daha bilinçli gelişmesine olanak tanır. "sen bilmezsin", "karışma öyle herşeye" diyerek çocuk yetiştirmek yanlıştır. misal, ailemden kimse bana illa da müslüman olacaksın demedi. hatta burdan açıkça söylüyorum, babamın müslümanlıkla alakası yoktur. namaz kılmaz, oruç tutmaz. fakat hiç bir zaman da bana din konusunda baskı yapmamıştır. büyüyüp bilinçlendikçe, "din" kavramı beyne yerleştikçe okuyup, öğrenmek ve kendin için en iyisini seçmek insana daha faydalı olacaktır. incil de okudum, kur-an da okudum, tevrat da okudum. en hayırlısına ve insan aklına * en mantıklı olanı seçtim. bunun reşitlikle veya 18 yaşla bir alakası olduğunu sanmıyorum.
içine doğacağın aileyi, milleti, ülkeyi ve ana dlini seçemeyeceğin gibi
içine doğacağın kültürü ve dini de seçemezsin.
bir ülkede bir dine inananların içinde bir dili konuşarak bir kültürle yoğrularak
ve seçemediğin anne babanın sana verdikleriyle büyürsün.
reşit olduktan sonra herkes kendi gerçeğini seçebilir.
herkes kendi yol ayrımına sapıp dilediğini yaşar.
ama bu böyle olmak zorundadır.
kimse bir boşluğa doğmaz bir kültürün içine doğar.
dininin dilinin bir adı, bir rengi olur.
çocuğun dininin içinde doğduğu toplum tarafından belirlenmesi durumu. bu şahıs büyüdüğünde istediği gibi düşünüp kararını verecektir zaten...lakin bir sorun var. hadi hristiyanlar sadece bir suya sokup çıkartıyorlar ama sünnet? büyüdün, ateist oldun ama çükün ucu çoktaaan gitti, hadi bakalım.
atatürkçülük eğitiminin anakolundan(4-5 yaş) master son sınıfa kadar zorunlu ders olarak sürdürülmesinden biliyoruz ki çocuklar öyle kolay kolay öğrenip kendi kararlarını alacak başı boş bırakılacak varlıklar değildir.insan bir dine girebilmek için 30 yaşını tamamlamış olmalı ayrıca 6 adet vesikalık fotograf, nufus cuzdanı sureti, ikametgah senedi ve sabıka kaydı getirmelidir.Aa pardon birde verem savaş derneğinden sağlık raporu vardı.
kimliklerdeki din hanesi üzerinden varsayılan durumdur.
çocuğun, gencim, ihtiyarın dini olabilir elbette ama kimliğinde yazdırılarak bunun varlığını resmileştirmesi çirkin olandır asıl.
sabretsin reşit olana kadar öyle yaşasa da olur.
keza ehliyet almanın, evlenmenin, bar ve alkol tüketilen yerlere rahatca girebilmen için de reşit olman gerek.
yeni dogmus cocugun hüviyetinde dinini belirten kismin olmasi sacmadir. zira birakin resit olmus cocugu, dogmamis cocuga don biciliyor. bu, insanin hür iradesiyle dinini secme özgürlügünü ortadan kaldirmaktadir.
müslüman olmayanlar cennete giremez islama göre. bu durumda müslüman olmayan bir ülkede dogmus bir bebegin günahi ne? bu cocugun kendi dinini sorgulayip, dinini degistirme sansi nedir? sanirim % 1.
iyiyi, güzeli her din ögütler. birakalim insanlar dogarken bir dinleri olmadan dogsun. iyiyi, güzeli, dogruyu yine anlatalim ta ki o insan kendini bilene dek, ve kendi secimini yapana dek. yine de cevresindeki dinden etkilenmesi kacinilmaz fakat en azindan bu kadari yapilabilir.
