saltillo'nun melodik trip parçasıdır. parça fena değil ama gereğinden fazla zil kullanılmış. zil sesleri ritmi bastırıyor. sileceği çalışmayan bir araba gibi.
abartılmayacak, ancak izlenirse güzel bir film izlenmiş sayılabilecek filmdir. bir cesaretin var mı aşka ?, bir amelie, bir the notebook, bir the reader olamaz.
dün beni depresyona sokan film. dudağımda gerçekten üzüntüden uçuk çıktı. bu filmde once upon a time'dan tanıdığımız belle karakteri "Emilie de Ravin" var ama ben en çok Robert Pattinson'ın oyunculuğunu beğendim. baba rolündeki Pierce Brosnan çok yapmacıktı. emilie'in sarışın haline gözüm alışamadı.
sonuç olarak neşelenmek istiyorsanız bu film yanlış film.
Oyun 2084 yılında pariste geçiyor. Sensation Engine yani sensen birçok insan tarafından kullanılan ve insanların hatıralarını bilgisayara upload eden bir sistem. hikaye nilin adındaki kadının kendini bulmaya yani anılarını geri kazanmaya çalışırken karşılaştığı olaylar üzerine kurulu.
Grafikler iyi olmasa bile dövüş ve hareket kinetiği iyi. aşırı derecede kombo kombinasyonu yapılabiliyor fakat oyun arasında durdurup düzenlemek bütün zevkini alıyor. Bir diğer kısmı ise kadının hiç bir ekipmanının olmaması, hiçbir şekilde silah kullanılmıyor. Sadece yumruk ve tekmelerle geçiyor bütün oyun. Diğer bir eksi yanı oyunda haritalar olmaması ve oyunda serbest olarak dolaşılmaması, sadece görev yolu boyunca yürünebiliyor şurada ne varmış bi bakayım diyemiyorsunuz.
--spoiler--
filmin sonunda gerçekten de çok şaşırdım. dram ve romantizmin baş gösterdiği bir filmin sonunun böyle olabileceği aklıma bile gelmemişti. ikiz kuleleri gördüğüm zaman dalga geçtim kendi kendime "heh bir uçak çarpsın tam olur."
herkes yukarıya bakmaya başladı. tam o anda "
"hayatta yaptıklarınız önemsiz olacaktır. önemli olan onları sizin yapmış olmanızdır." sözleri duyuluyordu, bende sandım ki tyler bir şey yaptı. herkes ona bakıyor. güzel bir şey. mezar taşında 09/11/2001'i görünce çok şaşırdım doğrusu. hiç beklemezdim.
oyuncular çok iyi, oyunculuk çok iyi, fakat senaryo/kurgu açısından aynı şeyi söyleyemeyeceğim maalesef. şahsi görüşüm herhangi bir olayla bağlantılı bir film değil, akışına bırakılan bir film olmuş. yani amacı olmayan bir film. bu da izlenilebilirliğini azaltmış. şahsen izlerken sıkıldığımı da belirtmek isterim.
ufak kızın ufak arkadaşı tarafından bir tutam saçı kesildi diye bütün aile seferber oldu nedense, gören de tacize uğradı zanneder.
tyler babasına 2 saat söyleşi yapıyor fakat babası amacı dışında hareket etmeyeceği belli, ama kızın saçı kesildikten sonra baba bambaşka oluyor birden.
böyle güzel oyuncularla daha iyi bir şey çıkabileceğini umuyordum. sonunu çok güzel bağlamışlar ama gerisi olmamış.
filmin sonu dahiyane. sıradan bir aşk filmi olmaktan çıkarmış filmi. ağladım sözlük yalan söylemeyeceğim şimdi. bizim vampir çocuğun oyunculuğunu beğenmesem de harika bir baş yapıt olmuş film.
çıkmış oyundur. oyun eleştirmenlerinin yorumlarına göre çok büyük bir potansiyeli harcamış oyundur. ortak görüş yine de güzel bir oyun olduğu ama mükemmel olabilecekken olamadığı yönünde. özellikle hikayedeki zaaflar ve muhteşem dizayn edilmiş bir dünyada özgürce gezinememek yönünden eleştirilmiş.
geleceğin türkçe öğretmeni, sözlükten canlı kanlı tanıdığım ikinci insan. sonunda eve çıkıp yurdumuzdan kurtulduğu yetmediği gibi evine köpeğini (goldie) almış bile, ayrıca ilk pilav denemesinde nasıl bu kadar başarılı oldu anlamış değilim.
kliple ilgili başka bir sözlükte ki yorumu okurken bünyeye keyif vermiştir o yüzden paylaşmadan edemeyeceğimdir:
"remember me şarkısının videosunun sonlarına doğru daley, jessie j'in götünü ellemeye yeltenmiştir.
hayır video'nun konseptiyle alakası var mı yok mu çözemedim ancak gayet gereksiz ve sinir bozucu olmuş.
hayır jessie j'in aşıkları olduğu gerçeğine göre davranması gerek. lütfen bak, o eli kırarlar."
Robert Pattinson yer aldığı için ön yargı ile baktığım ancak son yıllarda izlediğim en iyi dram filmi. Anti Kahraman olmaya yakın olan Tyler evet Durden değil ama Tyler çok iyi bir karakterdi, filmin esas hatunu çok güzel ayrıca.