remember me

    21.
  1. Film, metroda işlenen bir cinayetle perde açıyor... Ve son yıllarda gördüğünüz görebileceğiniz en süprizli, en ters sonlardan birine imza atarak ekranı karartıyor...

    Filmde Twilight'ın popüler oyuncusu Robert Pattinson, Pierce Brosnan, Chris Cooper, Kevin McCharty, Emilie de Ravin gibi oyuncular oynuyor ve oyunculuklar inanılmaz derecede iyi! Bilhassa Pierce Brosnan'ın oyunculuğu ve daha 11 yaşında bir çocuk olan Caitlyn Rund'ın oyunculukları göz yaşartabilir...

    Filmde iki farklı ailenin, iki farklı dramın, kesişmesi anlatılıyor. Felaketle başlayan hayatlar, felaket sonucu kesişen ve felaketle bitmesi öngörülen ama kadere çelme takabilecek kadar güçlü bir aşk... Çelmeyi takabiliyor mu, onu da siz izleyince anlarsınız.

    Abisi bir intihar sonucu hayatını kaybeden, 22 yaşında olmasına karşın bir baltaya sap olamamış Tyler (R. Pattinson) bir gece alkolün de etkisiyle bir polise (C. Cooper) diklenir. Karşılığını da yüzü kaldırıma yapıştırılarak ödeyen Tyler'ı kodesten pek de sevmediği babası (P. Brosnan) çıkarır.

    Bir sonraki gün, ev arkadaşı Aidan (T. Ellington) polisi ve kızını (E. Ravin) okulda görür, Tyler'ı polisin canını yakmak için kızını ayartmaya ikna eder. Tabii ki tahmin edebileceğiniz üzre, bir iddiayla başlayan aşk, alevlenecektir...

    "Eğer beni duyabilseydin, parmak izlerimizin dokunduğumuz hayatlardan kaybolmadığını söylerim" sözü, filmden alıntıladığım bir söz olarak filmi de tek cümleyle özetliyor esasında. Son yıllarda her şeyiyle mükemmel olabilen pek film izlememiştim, sonuyla konusuyla ve oyunculuklarla tam anlamıyla 5 üzerinden 5 alabilecek bir film olmuş...
    15 ...
  2. 22.
  3. nihayet robert pattinson'ın iyi oyunculuğunu sergileyebildiği filmdir.
    ben ki vampirlere olan sempatimle ün yapmış bir hanım kızcağızım, buna rağmen "sevgili robert, sen sen ol insan ol, bırak şu vampirliği neyin" diyesim geldi bu filmden sonra. ve hatta diyorum, dedim de.

    -spoiler-

    öncelikle itiraf edeyim, hali hazırda bir adet robert pattinson hayranıyım. hani "sevmezdim ama iyi rol kesmiş bak kerata" diyecek değilim, baştan diyeyim sana. bu adam ne yapsa izlerim ki ben. ama yeri geldi mi de "iş başka aşk başka rob'cum, olmamış" derim, "hayırlısı inşallah bir dahaki sefere" derim. güzel bir şeyler çıkarmışsa da birazdan yapacağım gibi överim kendisini, ta buradan kendisini tebrik eder, en derin duygularımı gönderirim.

    robert'ı bir kenara bırakıp filme odaklanacak olursak, filmin beni ciddi ciddi şaşırtıp dumurlara uğrattığını rahatlıkla söyleyebilirim. hayır filmin konusunu da az çok biliyordum hani. sorunlu yaşantıları olan iki genç tanışırlar, aşık olurlar ve puf! beklenmedik fakat spoilerları okumadan yapamayan mazoşist bir bünye olaraktan tarafımca en başından beri bilinen sürpriz son.. yani anlayacağınız, görmeyi beklediğim şey, en iyi ihtimal kalitelisinden hallice bir aşk filmi idi. fakat tabir-i caizse film bana avcumu yalattı ve inanın bana pek de memnun etti.

    efendim remember me, aşk filmi değildir. sinema sitelerinde "tür" kısmında romantik yazması sanırım afişin kişiler üzerinde uyandırdığı izlenimden ötürüdür. zira filmde, birbirlerinin hayatlarına destek olmaya çalışan iki gencin hikayesi anlatılıyor. asıl konu aile ve elemanlarımızın hayattaki duruşları iken, birbirlerine duydukları aşk ikinci belki de üçüncü planda kalıyor. ha bu demek değil ki, aralarında oluşturulmak istenen aşk ve çekim yapay ya da zayıf kalmış. bilakis vıcık vıcık, ağdalı bir romantizm dili içeren sahnelerden olabildiğine sakınıldığı için aşkları çok daha gerçekçi, tyler ve ally arasındaki uyum da çok daha hayran kalınası olmuş.

    filmin, en azından şahsımı, en etkileyen kısmına gelecek olursak; tyler-caroline arasındaki abi-kardeş ilişkisi beni benden almış; robert, her sahnede "hey maşallah" dedirtmesini ve östörojen salgısını arttırıcı özelliğini bir kenara fıydırtıp "benim de böyle bir abim olaydı ya.. olaydı keşke" dedirtmiştir. izleyenlere, uzaktaki kardeşlerini akıllarına getirtip, gözlerinden ekstra birkaç damlayı da bunun için getirtmiştir. ama olsundur, bütün salya sümüğüm feda olsundur.

    ve filmi benzerlerinden ayıran, o orijinal sonu.. belki de mutlu son olmadığı için takdir ettiğim tek film.

    -spoiler-

    uzun lafı kısası, "bir film izledim hayatım değişti" olmasa da, film bittikten sonra birkaç dakika oturduğunuz yerde kalıp düşüncelere dalmanız, "belki de bir yerden başlamalıyım" diye düşünmeniz kuvvetle muhtemeldir.
    test edilip onaylanmıştır.
    7 ...
  4. 96.
  5. --spoiler--

    tyler, kaderin bir oyunu sonucu ally ile tanıştığı güne kadar kendisini kimsenin anlayamadığını düşünmektedir. aşk aklına gelen en son şey olmasına rağmen, ally’nin beklenmedik şekilde kendine çok iyi gelmesi ve ondan ilham alıyor olmasıyla ona yavaş yavaş aşık olmaya başlar. bu aşkla beraber mutluluğu ve hayatındaki anlamı da keşfeder.

    --spoiler--

    kaç zamandır izlemek istiyordum.
    beğenmeyen asilzadeler olsa da güzel film olmuş.
    robert pattinson çok başarılı.
    5 ...
  6. 4.
  7. 113.
  8. robert pattison'un döktürdüğü filmdir. bu denli iyi bir oyuncu alacakaranlık serileriyle talihsiz bir başlangıç yapmıştır kariyerine.
    3 ...
  9. 118.
  10. twilight'ta ki vampirin oynadığı, bir afeti devrana aşık olmasını ve bir yandan da ailevi sorunlarla uğraşmasını konu alan filmdir.
    sonunda da öyle bir bağlamışlardır ki neredeyse türk filmlerinde görülmez böyle dram.
    kötü film demiyorum,
    baya bok gibi.
    izlenmezse hiç birşey kaybedilmez. ama bir sevgiliyi unutamayan birisin otursun, izlesin, ağlasın efendim.

    --spoiler--
    Hayatta yaptıklarınız önemsiz olacaktır , önemli olan onları sizin yapmış olmanızdır.
    --spoiler--
    4 ...
  11. 119.
  12. herşeyin başında önyargılı izlemeye başladığım film, ağlayarak bitirmiş olmamda yanıldığımın bir göstergesi değil ne yazık ki. evet adamların piyasa filmleri bile bizim birçok filmimizden daha başarılı oluyor ne yazık ki.

    öyle hayatının filmi yapılacak film ya da kült filmler listesine girecek bir film asla değil. sinemadan anlamayan tiplerin facebook sayfalarında en beğendikleri film listesinin içinde bulunmaya aday bir film sadece.

    ama bu film beni ağlattı. evet neden ağlattı? 5 gün önce robert pattinson kadar yakışıklı olmasa da sarışın mavi gözlü 5 yıllık sevgilimin beni kuzeniyle aldattığını öğrendim. buraya kadar filmle bağlantısı yok. ama bu çocuk sarışınlığıyla ve filmdeki tarzıyla tyler'a benziyordu ne yazık ki. sadece dış görünümüyle benzeseydi keşke asi tavırları,babasıyla kötü olan ilişkisi, annesi ve kardeşlerine inanılmaz bağlılığı, okulu boşvermişliği yani yaşam tarzıyla da o çocuğa benziyordu. hayır sonunda ölmeseydi hala film asdfghjklşi idi benim için ama sonunda çocuk öldü. hayır benimki ölmedi ama benim için ölmüştü sonuçta. ally gibi hayatım sıçıldı benimde ayrıca ally ile de benzerliklerim var. neyse işte konu itibariyle hayatımın bir kesitiydi film. keşke sinamatografik açıdan da hitap edici olsaydı.

    vaktiniz bolsa, romantikseniz falan hani şu ota boka ağlayan cinslerdenseniz oturup izleyin hayatınızdan 2 saatiniz gider sadece.
    3 ...
  13. 93.
  14. sırf emilie de ravin için bile izlenebilecek romantik-dram türündeki film.

    filmden bir söz...

    "parmak izlerimiz, dokunduğumuz hayatlardan kaybolmaz. " * *
    2 ...
  15. 159.
  16. 2 ...
  17. 14.
  18. robert pattinson'ın twilight'ta yeteri kadar sergileyemediği iyi oyunculuğunu göstermek ve üzerindeki vampir etiketini atmak için bir fırsat yakaladığı, muhtemelen vizyona 2010'da girecek romantik ve dram içerikli film. baş rol arkadaşı Lost'un Claire'ı emilie de ravin olmakla birlikte, kadrosunda pierce brosnan gibi güçlü oyuncular da yer alıyor. Konusu şöyle:
    "Kardeşi intihar ederek ölen Tyler *, annesi ve babasınında ilişkilerinin bu olaydan sonra kopması üzerine zor anlar yaşamaktadır. Ally * ise annesinin cinayetine tanık olmuş bir genç kızdır. Bir noktada bu iklinin yolları kesişir.."
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük