ankara meşrutiyet caddesinde müzik enstrümanları satılan sokağın* sonundaki köşede bulunan, alternatif müzik çalınan mekan. birası fena değildir, yazın bahçesi oldukça kalabalık olur.
1923 mübadelesinde türkiye'ye getirilmiş,zorunlu göçün,bi nevi sürgünün kurbanlarının,yine 1920 lerden kalma taş plak kayıtlarının toplandığı iki albümün adıdır!her nevi hasretin en güzel özetidir bu şarkılar!türkiye'de rum tohumu,yunanistan da her daim yabancı olmuş kendini esrara vurmuş bir dolu insanın acı dolu yaşam öyküsüdür! arabas perna,ise pondos,ime prazakias,ithela nartho,eleni zontohira albümlerdeki şarkılardan bazılarıdır!
Öncelikle izmir ve istanbul rumları arasında ilk kez rastlanan bir muziktir. daha sonra nufus mubadelesiyle atina nin pire yarimadasi na yerlesen anadolu rumları, orada yasadiklari yoksullukları , acilari, kültür catismasini, polisle yasadiklari sorunlari, asklari, esrar cekmenin faziletlerini, adam bicaklama olaylarını , kabadayı kültürünü hep bu sarkilara yansıtmıslardir.
Göçle, pire yarımadasina cikinca, ana kara yunanlılar, bu anadolu rumlarını iclerine sindirememis ve onları turkosporos yani turk tohumu olarak adlandırmıstır. savas yüzünden herseylerini anadoluda birakip hic bilmedikleri bir yere gelen anadolu rumları da yoksulluk ve dışlanmışlıkla, gettolarda kotu sartlarda yasamislardir uzun sure.
Burada tekke denilen , esra ve icki ictikleri yerlerde bulusup, muzik yaparlardi. Aralarında mangas dedikleri kabadayilar vardi. Bunlar rembetlerdi. Sevdi mi tam seven, acisini sonuna dek yasayan, adam vuran , vurulan, sürekli polisle esrar yüzünden basi dertte olan rembetlerin oykuleri hep rebetiko sarkilarinda yer aldi.
Atina burjuvazisi, gecekondu muzigi diye uzun sure asagiladi bu türü. Sonra vasilis tsitsanis adli bir rebetiko buzukicisinin sayesinde bu sarki, burjuvaların gittiği muzikhollerde calinmaya baslandi. Burjuva sınıfı bu muzigi dinledikce sevdi ve boylece rebetiko salonlara ve daha sonra muzik studyolarına ve plaklara girmeyi basardi.
büyük rebetiko ustalarının cok az kaydi kalmistir geriye. Günümüzdeki kayıtların cogu daha profosyenel muzikcilerin kayıtlarıdır. Roza Eskenazigibi sesler amerikaya kadar bu tarzı taşımıstır.
VAsilis tsitsanis ve markos vamvakaris gibi ustalardan sonra 60 li yıllarda bu müzik türü bir süre ortadan kaybolmustur. Daha sonra 80 li yıllarda george dalaras , alexiou , gylikeria gibi modern sanatcilar sayesinde tekrar yunanistanda ve dunyada dinlenen bir tur olmustur.
ülkemizde muammer ketencoglu nun , kumpania ketencoglu grubu canli olarak cesitli yerlerde rebetiko soylemektedir. Ayrica yine muammer'in hazırladığı 4 cd lik rebetiko arsivleri kalan muzik tarafindan piyasaya sunulmustur.
mubadele`den sonra atinanin en ucra kosesine yerlestirilen turk(!) rumlarin ortaya cikardigi bir muzik turudur,genel olarak ikiye ayrilir:smyrenika ve pire
smyrenika neseli olan turudur,buzukinin o guzel sesine dayanamaz oynayasiniz gelir ama bilmezsiniz ki ne anlatalir o sarkilarda..
pire ise daha agir bir turdur,sozleri kotudur,20`lerin mubadele ruhunu tamamiyle yansitir eserlerine..
Film. Yunan sinemacı Costas Ferris'in bu ilginç filmi ilk önce festivallerde ardından da sinemalarımızda gösterime girmişti. Bilinmeyenlerin büyük bir keyifle keşfedileceği, bize yakın duyarlılıkların işlendiği hoş ve değişik bir filmdir.
Konusu; yunanlıların Anadolu bozgunu sonrasında izmir'den Yunanistan'a geri dönen Maria, yıllar sonra Atina meyhanelerinde adına rembetiko (veya rebetiko) denen Anadolu kökenli Türk - Yunan karışımı müziği icra etmektedir. Kendine özgü bir müzik olan küçük Asya'nın rumlarına özgü rembetiko müziğinin ve yakın zamana dek onu icra eden insanların öyküsü... Görmemiş olanların kaçırmaması gereken bir yapım.
parasız zamanlarda dört-beş kişi toplanıldığında akla ilk gelen bardır. 10 kuruşlarla saya saya üç adet 50'liği beş-altı kişi salya sümük paylaşmışızdır bu mekanda.
tam olarak yerini anlatmak gerekirse;
karanfil sokak cadde tarafındaki(gama'ya doğru merdiven çıkan) metro çıkışından çıkılır. dost geçilir ve hemen aba' nın karşısındaki köşeden yukarı sapılır. (köşede de fırat çanta vardır belki yardımı olur.) yukarı doğru çıkılırken konur sokak geçilir. oradaki ufak parkımsı bölge de geçilir ve limon bazaar' ın karşı tarafındaki köşeden dönülür. bu girdiğiniz sokakta ilerlerken sola doğru bakınmanız durumunda zaten rembetiko' yu görürsünüz. caddeye ulaşmadan önceki ilk ara sokaktadır kendileri.
ayrıca meşrutiyet tarafından anlatmak gerekirse; mithatpaşa' ya çıkan yola doğru yürünürken best english' in olduğu sokak değil ondan bir önceki ara sokağa girildiğinde sokağın dibinde köşede rembetiko bulunur. ve ayrıca o sokağın başında ismini şu anda hatırlayamadığım bir otel vardır.
keçiören' liler için(bilhassa gazino tarafındakiler) çok daha basit bir yol tarif edilebilir. paralı keçiören asfalt-kızılay(421) otobüsüne binilmesi ve meşrutiyet' te inilmesinden sonra hemen durağın tepesindeki üst geçitten karşıya geçip de çıktığınız sokakta hemen biraz ileride sağa doğru giren ara sokağa döndüğünüzde rembetiko' yu size gülümser halde bulursunuz.
cenaze töreni sahnesiyle bir yandan insanın içini acıtan, bir yandan da "mümkünse böyle gömülmek istiyorum" hissini yaşatan * sinema tarihinin önemli yapıtlarından biri. o sahne için...