Skandal mkandal değildir, ülkenin en acı gerçeklerinden biridir.
Başını kuma gömmeyen her aklı selim insanın bildiğidir, gördüğüdür, tanık olduğudur.
Hak, hukuk, çilekli lollipopa dönmeseydi, hakkı olan hakkını alsaydı, makam mevki sahibi olmak için "erdem" sınavından geçmek gerekseydi.
Mühendis, market reyonunda ürün dizmeseydi.
Bankamatik memurları olmasaydı.
Güvenimiz yerle yeksan olmasaydı.
Dayımıza değil, kendimize, eğitimimize, aklımıza güvenebilseydik.
Çocuklar öldürülmeseydi, şeker de yiyebilselerdi... Ve daha neler neler...
türkiye'de artık torpilsiz bu tarz işlere girmenize imkan kalmadığını bir kez daha bizlere gösteren haber.
neden beyin göçü katlanarak artıyor sanıyorsunuz.
rüşvet, adam kayırma, yalan eskiden bu ülkede ayıplanırdı, yüz kızartıcı iş olarak görülür toplumda o şekilde yargılanırdı. ancak ne zaman yine akp ile aynı kafanın ürünü bir cumhurbaşkanı çıkıp benim memurum işini bilir dedi işte ondan sonra bir daha rüşvetin, adam kayırmanın önüne geçilemedi.
Marmara Üniversitesi'nin araştırma görevlisi alımı için açtığı sınavı Fatih Sultan Mehmet Üniversitesi Rektörü Muhammed Fatih Andı’nın oğlu kazandı. Ancak Andı'nın oğlunun notlarının, kendinden sonra gelen 3 adaydan daha düşük olduğu öne sürüldü.
Sözcü'den Ali Ekber Ertürk'ün haberine göre, Ahmet Fatih Andı'nın ALES puanı 76.9 iken, elenen 2'inci sıradaki adayın 90, yine elenen 3'üncü sıradaki adayın da 89.2 oldu. Andı'nın yabancı dil puanı 92.2 olurken, elenen 2'inci sıradaki adayın 96.2 oldu. Andı, ön değerlendirme notunda 82.6 alırken, elenen aday 92.5 aldı. 3'üncü sıradaki adayın puanı da Andı'dan yüksek oldu.