maalesef ülkemiz adına üzücü sonuçları olsa da son derece geçerli bir varsayımdır.
kıta avrupası, amerika ve asya ülkeleri televizyonlarında dönen reklamlar ele alındığında durumun vahameti açıkça ortaya çıkıyor.
daha önceki yıllar son derece kaliteli reklamlara imza atan türkiye iş bankası ve anadolu hayat emeklilik, "bana teyze, amca dediler" gibi saçma sapan yeni örneklerle karşımıza çıkarken; vakti zamanında "su, su, soğuk su" reklamıyla ağızlarda geçmek bilmeyen lezzetli bir tat bırakan garanti bankası son dönemde bremen mızıkacılarına göbek attırmak suretiyle seviyeyi yerlere indirmiş durumda.
iş bu sebepten firmaların yaptığı bu reklam filmleri resmen bir milletin zeka seviyesini yüzüne vurmaktan başka bir şey değil. her ne kadar aziz nesi in unutulmaz tespitini kabul etmek istemesek de söz konusu %60 gayet iyimser bir oran gibi duruyor.
kesinlikle dogru ve yerinde bir yorumdur . ama bunda reklamcılardan ziyade olay hedef kitle de bitiyor.mecburen boyle sikik,sacma sapan reklamlar cıkıyor ortaya.
reklam işi zeka işidir. rekabet işidir. amerikalıların bu konuya yıllar öncesinden ne kadar kafa yorduğu açıkken (bkz: mad men) ülkemizde reklam firmaları bol sıfırlı meblağları hiç zahmet harcamadan cebe indiriyorlar.
Sadece reklam değil genel anlamda türk televizyonculuğu hedef kitlenin nerelerde olduğunu gösteriyor. Beni en çok üzen çocukluğumda severek izlediğim oldukça kaliteli hatta belki de en kaliteli televizyon yarışma programı olan "kim milyoner olmak ister" adlı bilgi kültür yarışmasının gecenin bir körüne koyularak ilgisi olan insanlardan uzaklaştırılması ve küçük yaştaki gençlerden tamamen gizlenmesi. Sanırım içeriğinde birbirine söven insanların olmaması, yarışmanın gerçekten bilgi ve kültür temelli olması ve katılan her yarışmacının az çok bir şeyler kazanması halkın ilgisini çekmemiş ki reyting kaygısıyla böyle bir saate taşınmış.
bencede çok hakli bır yorum. Hatta sadece zeka seviyesiyle sinirli kalmayip ayni zamanda o ülke halkinin inanclarini ve arayislarinida ekranlara vurmaktadir.
