psikolojiyi yerle bir eden durum. bugün diyete başladım yarın şirket genelinde irmik helvası partisi düzenleniyor. dün nerdeydiniz ya da bundan önceki günler. günahım ne? hepiniz bir olup bana inat mı yapıyorsunuz. şaka mısınız siz?
löp löp yağ olur göbeğinizde, basenlerinizde, gıdınızda innşallahh.
tatilden döndük. babaanne, teyze iyi besledi. aldıklarımı geri vereyim, bu kadar bende kaldılar yeter artık ayrılmalıyız dedim. dedim de ne oldu. iğrenç yeşil çaylardan içtim. kibrit kutusuyla ölçtüm peynir yedim. yetmedi önüme gelen pizzayı geri çevirdim, sadece ikiye ayrılmış marulları olan tatsız salatayı yedim. akşam çayımın yanındaki kurabiyeden feragat ettim.
sonuç: 2 kilo daha almışım. vee böylece rakipleriyle arasındaki farkı 10'a çıkarıyor!!!
not: 2 kilo verince ancelina culi olmak gibi bi hedefim yok. düşük bel pantolon giyince göbeğim çıkmasın. içine girmek için yerimde zıplamayım yeter yani.
kilolarım alıp başını gittiği için benim de yapmak zorunda kaldığım olaydır. önce diyetisyene gidilir psikolojik olarak rahatlanır, sonrasında iradeli bir şekilde rejim yapılır. bir öğünde yenilen yiyeceklerin tamamı bir güne yayılır, yavaş yavaş kilo verilir. kilo verdikten sonra eski yaşantıya dönülür fakat eskisi kadar yemek yenmez. zira hem mide küçülmüştür hem de rejim yapmanın verdiği eziklik hala taşınmaktadır.
hele ki özel bir gün için zamanda azalmışsa, son bir ayda öğlenleri sunta gibi eti formla sadece ayran tüketmek ve deliler gibi kahvaltıda siyah zeytin yemeyi özlemektir.
üstüne üstlük; rüyanda zeytin ağacındaki bir salıncakta sallandığını, gökten siyah zeytin yağdığını görmektir... *
edit: az önce su içmek için açınca gördüm; ofisteki dolaba birisi siyah zeytin koymuş 3 tane yedim...
rejim perisi sen beni affet. *
genelde kadınların bütün kış kilo almaya takılmadan yiyip yiyip bahar çiçeklerinin açmasıyla birlikte spor salonlarının ve 1 seansta 2 beden incelme kolpalarıyla milletin ceplerini doldurduğu kimine göre mevsimsel kazanç kimine göre de geçen yaz olan elbisesinin içine girebilme gayretidir. her ikiside sadece sezonluktur.
içinde bulunduğum eylem
ya ben bir erkek görmedim ki ''ay çok selülitim var, yürüyüşe başlayalım ahmet'' desin.
biz kadınların çektiği nedir arkadaş yeter len yeter
her nisan ayın da başlayıp bütün yaz aç kalmama sebep olan selülitlerin allah belasını versin.
hem aç kalıyom hem günde iki saat yürüyom hala gitmiyolar.
bide bu nutellayı yapanların Allah belasını versin *
yani en azından daha küçük kavanoza koysunlar bişey yapsınlar yani bunudamı ben söylücem.
özetle açım sözlükçü kardeşlerim bildiğiniz açım.
bir de haberlerde gördüm zayıflama hapları yine hortlamış yapmayın valla o haplarla verdiğiniz kiloları günde bir saat yürüyüp ekmeği azcık keserek verebilirsiniz.
hem kilo dediğin nedir canım candan kıymetlimi.
dolu dizgin devam eden eylemim. bugün 8 gün oldu. toplam olarak 3 kilo verdim. ama verdiğim yerde kaldım. acaba birden mi gidicek diye merak ediyorum. yaptığım araştırmalara göre ilk başta giden kilo değil vücuttaki sularmış. sular tamamen gittikten sonra yağlar gitmeye başlıyormuş. yine okuduğum bir çok örnek olaya göre yağlar erimeye başladı mı dur durak bilmiyormuş. pes etmek yok. eylüle kadar devam. eylül de süpersonik olmak ümidiyle *
bu arada dirayetin bu kadarı ; kendime ıspanak, pırasa, brokoli pişirirken annemlere karnıyarık pişirip YEMiYORUMMMMM!!
Rejim yaptığım sıralar 1 gram bile veremeyip, yerim lan rejiminide diyip yemek yemeğe başladıktan tam 2 ay sonra 5 kilo verdiğimi gördüm. Anlayacağınız hiçbi b*ka yaramayan bir tür eziyet.
internet üzerinden gördüklerinizi uyguladığınızda kas ve su kaybı ile yüzleşeceğiniz aktivitedir. illa rejim yapayım diyorsanız ketojenik diyet veya türevlerini* uygulayın en azından karnınız doyar.
sporsuz yapılınca kilo verdirmiyor diyenlere inanmayın,eğer bir diyetisyen eşliğinde yaparsanız muhakkak sonuç alacaksınız.ben 1,5 ayda 3 kilo verdim.arada kaçamaklarım da oldu üstelik ve sporda yapmadım.etrafımda da bir sürü bu yolla kilo verenler var.30 kilo veren,10 kilo veren vb. yani eğer kendinize güveniyorsanız,iradeniz sağlamsa başlamaktan korkmayın,aç felan da kalmıyorsunuz sadece bazı yiyeceklerin diyetini veriyor onlardan feragat ediyorsunuz.2 ayda en kötü ihtimalle 3 kilo verirsiniz,basit bir diyetle.
etek fermuarının yaptığı darbe akabinde başlar. yepyeni giysilerin eskidi diye giyilmemesinin aslında sığamamak kökenli olduğu anlaşılır ve boğaz dediğimiz organ kısılır. tuz, şeker, un adlı 3 beyazdan uzak durup bitki çaylarına, yulaflı gevreklere, sebze yemeklerıne ve bol suya yönelinir.
haftada bir çıkılan baskül, sınav sitresi gibi oturur insanın içine. pilates topunun üstünde yuvarlanmak, 3 saat arayla kalorisiz besin tüketmek ile devam eder.
yapılmaması gerekenler;
yemek programları, pastahane önleri, ekmek fırını civarları ve market kasalarının önündeki aptal çikolatalara iç geçirmek.
ineklerin de ot yediği fakat inek gibi olduğu düşüncesine odaklanmak.
koca gün aç gezip, gecenin köründe nutellalı yarım ekmek yemek. (bkz: vb)
