" Umut tükenince heycan da kalmıyor." sözünün geçtiği magnum opust.
Bir kere değil defalarca izlenmesi gereken bir film.her izlediğinizde hayata dair farklı edinimler, farklı dersler çıkarmak mümkün.reis bey'in cümleye 'katil, evladım' diye başlaması mı, dadının reis bey'e gösterdiği merhamet mi, reis bey'in 'kendi içime doğru suçluyum ben' diyerek kendine yüklediği ağır sorumluluk mu ?
mahkum: reis bey siz ağlayamassınız. ağlayabilseydiniz anlayabilirdiniz.
reis bey: benim hakkımda hüküm mü veriyorsunuz!
mahkum: bir kere de hükmü veren ben olayım. hem de en yüksek yerden, sehpadan.
Hayatimda izledigim en iyi filmdir. Simdi ki filmlerde sevisme sahneleri yerine biraz daha kafa yorup boyle saheser cikarsalarda aglayip anlayabilsek.
''Disimda ne ariyorlar, icime dogru sucluyum ben!"
ilk izlediğimde 1 ay boyunca etkisinde kurtulamadığım.filmdir.
mahkumla reis bey arasında geçen şu diyoloğlar beni gerçekten derinden etkilemiştir.
reis bey: yazık ağlanacak haldesiniz mahkum: etmeyin reis bey siz ağlayamassınız aglayabilseydiniz anlayabilirdiniz siz merhametten acıma duygusundan yanlız kötülük doğacağına inanmışsınız yerine göre haklısınız fakat ondan ne büyük iyilik doğacağını unutduğunuz için en büyük hakkı kaybediyorsunuz rahmet kaldırılmış kalbinizden buz çölünde yol alıyorsunuz mühürlü kalbinizin açılmasını dilerim allah sizide arındırsın.
--spoiler--
...Bütün bunların kanunlarını bilmiyoruz da kanun çıkarmaya kalkıyoruz. bir şey olmasın diye mi, olsun da yapılmasın diye mi? sen kaplanı yetiştir, besle sonra pençe atıyor diye boynuna kement at, ipe çek! yazıktır kaplana, günahtır kaplana! kanunu bir şey ortadan kalksın, yapılamaz olsun diye değil, bizim başka türlü yaptığımızı, bazıları bu türlü yapmasın diye çıkarıyoruz.
--spoiler--
--spoiler--
işi fazla fikre kaptırmayalım. savcı bey haklı... merhametin ukalası olmak, merhametsiz olmaktan beter. papazların yaptığı gibi, sadece edebiyatçısı olmak da, onu harcamak... yalnız duyalım, duygusunu arayalım, hayatını yaşayalım! çocuk bana, mühürlü kalbinizin bir gün açılmasını dilerim, dedi. kalbim bütün dikişlerinden yırtıldı; yine mühürü istediğim gibi açılmıyor. beş dakika uyusam, merhametsiz uyanıyorum. yediğim yemeğin ilk lokmasında merhametli, son lokmasında zalimim. ne yapayım ki, bütün kin ve garez duygumu, kendime bütün af ve merhamet hissini dünyaya çevirebileyim? ne etsem, nefsim arkamdan onu salyasıyla kendikine göre mayalayıp yutuyor, besleniyor. hem benim nefsimi kıracak, hem de rahmetinden hiçbir şey kaybetmeyecek bir sistem! onu arıyorum...
--spoiler--
--spoiler--
otel katibi- reis bey! herles sizden bir pay alıyor! yedi senelik kapıcınıza göstereceğiniz yol?
reis bey- senin nasibin, kiremitlerinde merhamet kumrularının dem çektiği, otel ismi verilen bu insanlık sergisinde gözcülük... daha ne istiyorsun. Gelene, geçene bak, düşün, ağla!...
--spoiler--
gibi muhteşem bölümler içeren, muhteşem bir necip fazıl yapıtı.
idam cezasının tartışıldığı şu günlerde, bir kez daha izlenmesi gereken harika eser. roman kuvvetli, uyarlama sağlam, üstüne bir de haluk kurtoğlu.
yalnız izlerseniz daha çok tadına varırsınız. tüketimlik bir film değildir. o kadar ki film demeye dilim varmıyor, sanki daha fazlasını hak ediyor gibi.
insafsız bir hakim iken yüreğinin sesini dinlemeye karar veren bir hakimin öyküsünü ve yaşadığı zorlukları anlatan film. necip fazıl'ın eserinden uyarlanmıştır. başrolde haluk kurdoğlu oynamıştır.