a planı *: olan olmuştur ama yine de uygun bir dille yaptığının yanlış olduğunu anlatırım onu bu yanlışlığa ikna etmeye çalışırım ama evet demiş birisinin anlama ihtimali zor işte o zaman b planı girer devreye.
eski sevgili sıfatlıdır. sen o kadar, nazım de, hüseyin de, deniz de, sol de, tayyip haindir de. sonra kalk tayyip'in yüce divan'dan kaçmak için hazırladığı anayasaya evet de.
bu anayasanın 1980 darbesinden intikam alan bir anayasa olduğunu kendine inandır. ahh ahh. asıl benim kafama sıçıyım gerizekalılığını görememişim de neyse ayrıyız zaten yırttık. ama yokluğumda kandırılan eski sevgilidir.
tam bu sırada kapı çalar. sevgili, oy kullandığı ilkokuldan yüzünde tatlı bir tebessümle dış kapının otomatiğini açtığınız yerden süzülerek merdivenleri ikişer ikişer aceleyle çıkar. içeri alırsınız bir an önce... kolundan tutarak ve dudağının hayır tarafına dudaklarınızla mührü basıp kollarından tutarsın... sonra, gözlerindeki temsile şöyle bir kaçamak bakarsın...
+ hımm hiç fena değil!
sevgilinin gözlerinde pır pır eden sevinci ve oyunu kullanmanın rahatlığıyla biriken kor ateşi bir an önce size atmak isteminin getirdiği hınzırca o beyaz lilalı edayı gördüğünüzde hafif ürperir içiniz...ve...
+ birazdan kudurur deniz...
birden, dudaklarından düşen o şaşırtıcı cümle belirir. üstelik ses tonlaması kendisi ve şaka da değil!
- bebişim hadi sen de oyunu kullan gel. beyaz'a bas oldu mu aşkitommm. ben beyazdayım tam da oraya bas. güzel bas, 5 kere bas, 10 kere bas yiğidim. kabul oluyormuş. ahahahhaha!
+ ?!?!
bir an oluşan sessizlik. arkada kaynayan çaydanlığın buharına karışıp gelen melodinin keskin notaları.
iki damla gözyaşımla
Satıldım pazarlarda
Kırdılar yüreğimi
Kırdılar azarlarla
Sürgünlere yolladılar
Sabah dörtte yağmurlarla
Ben yandım
Siz yanmayın allah aşkına...
(tayyip ve fettoş amcalar burda olsalar ne güzel ağlardık lan şimdi. ağlama duvarında grup yapardık amk!)
edit büdüt: başlık