kılık değiştirmiş cadının elindeki o çok güzel görünen zehirli elmayı alıp yemeye bayılırlar, sonra da yatıp uyurlar.
hatalı şeylerin güzel kılıflara sarılması, siyaset tarihinde çok sık görülen bir "sazan oltası" dır.
tüm faşizan ya da mürteci söylemler; insanların yumuşak karnı olan "vatanını sevme" ve "dine inanma" olguları üzerinden yürür.
ırkçı bir siyasetçinin sözüne karşı çıksanız "vatan haini", dinci bir siyasetçinin sözüne karşı çıksanız "kafir" oluverirsiniz hemen; çünkü onlar bu sevgi ve inancınızı, pislik fikirlerini sardıkları cici ambalajlar olarak kullanırlar.
size bir şey sunulduğunda, zarfa değil mazrufa bakınız, sunumu değil içeriği görünüz; her elmaya atlayan pamuk prenses misali uyuyan sazanlara itibar etmeyiniz...
referandumda oylanacak tüm maddelerin demokratik türkiye için olduğunu bilen akıllı ve vatansever insanlar için haddini bilmez ergenekoncuların, faşistlerin ortaya attığı hakaret dolu söz.
vergi kaçırma hususu biraz farklı iyi yanları da var. objektif bakalım. şöyle ki;
sizin anınim şirketiniz var. yani şirketin ortağısınız. şirketin vergi borcu var. anonim şirket; ortakların alacaklarına karşı sorumlulukları sınırlandırılmamış şirket. yani a.ş. nin borçlarından dolayı siz de sorumlusunuz.
diyelim ki kansersiniz ve türkiye'de tedavisi yok. yurtdışına gitmek zorundasınız. ama şirketinizin vergi borcundan dolayı siz de vergi kaçağı sayılıyorsunuz. bir nevi sağlık hakkı engelliyor. ama türkiye'de böyle bir maddenin sağlık hakkından ziyade vergi kaçaklarının artması muhtemel. böyle bir madde türkiye'yi ileri götürmez, aksine vergi kaçıranlar, "ne de olsa vergi kaçaklaraı yurtdışına çıkabiliyor" mantığı ile daha fazla vergi kaçıracak, kaçırmayacakları da buna teşvik edeceklerdir.