9 sene ömrü olan sözlük hesabının ölümünün üzerinden 6 buçuk sene geçmiştir.
yani anlaşıldığı üzere baya bir kullanmış bu hesabı. düşünün yani ben 2030 a kadar bu hesabı kullanıyorum. son entrysinde sözlüğün kuruluşunun 9. yıl dönümünü kutlayıp ayrılan yazar.
Ekşide fiskobirlik şekerli fındık ezmesi hakkındaki yazısına artı oyu veren benim bu arada. Hemen heyecan yapmasın diye yazayım dedim. *
Bir Ankara zirvesine omzuna tutturduğu fiskobirlik şekerli fındık ezmesi kavanozuyla gelmesini temenni ediyorum, zira kendisini oradan tanıyacağım. Saygılar abim. *
Renklere tüm inanlar adına solmasına izin verilmeyen ,özde saklanan kıymetli dost,-erteleme artık- adlı şarkının naif bestecisi ve hazindir ki ; sanırım, şu hayatta sebepsizce güvendiğim tek kişi.
çook uzun zamanlardan beri tanışıp da, gerçek dünyada daha yeni tanıştığımız yazar. gerçi bir iki ekşi zirvesinde de karşılaşmıştık kendisiyle ama bu seferki kadar çok konuşamamıştık hiçbirinde. iyi oldu güzel olduydu.
iyiki doğdun dayı demek istediğim yazar aslında bugün için başka planlar vardı ama ses seda çıkmadı dayımdan. bende burdan kutlayayım istedim.
musmutlu ol dayı, upuzun bir ömrün olsun ÇOK YAŞA !!
insan bu kadar inat, bu kadar zeki bu kadar tatlı olur mu ?
olabiliyor...
dayıların en hası, en iyisi. bayramda parka götürecek kadar düşünceli...
arada başka yeğenler bulma ihtimali kızdırıp kıskandırsa da
evet şu an fark ettim başka yeğen olma ihtimali beni ifrit ediyor.
benim gibi yeğen bulabilme ihtimali sıfır olmasına karşın kendimi bu konu üstünde düşünürken buluyorum bazen.
aklımdan değişik infaz yöntemleri geçiyor !!
bu kısmı (bkz: sözlük yazarlarının itirafları) şeysine şeedicem... *
an itibariyle yarın akşama yatıya kalacağını bildirmiş yazardır. o değilde ben şimdi baya paniğe bağladım. yok evime bir celebrite geleceğinden değil ( yerim onun celebritisini ben ) de ; öğrencilik zamanlarımızda birbirimize misafir olduğumuzda ortaya ne koysak olurdu yeterki bira ve malbuş eksik olmasındı. lakin yıllar geçti ben evlendim, iyi kötü bir kariyer sahibi oldum, zat-ı muhterem ise memuriyetinin başında bir müfettiş oldu. şimdi kalkıpta al bak menemen yaptık sana, yanına da iki ekmek diyemeyiz ki.
