pek çok insan çıkarları uğruna dünyanın karşısına başka başka maskeler takarak çıkar. oldukları gibi görünmek onlar için bir utanma sebebidir. kiminin derdi karı kız, kiminin derdi de para puldur. bunca yalan dolanla dolu etkileşim alanıma sadece bir tutam gerçek arayan, her ne yaparsa yapsın bunun yalanlardan ayrılmış bir şey olması için çabalayan, zaman zaman birkaç saniye sonra diyecekleri, gözlerinden tahmin edilebilen bir garip insanoğlu. günümüzde bunlardan az kaldı.
akşam yorgun argın düşer evine, atar kendisine iceworld'e aztec'e. silah arkadaşım olur kendisi. çok iyi anlaşırız. resimde tarafımdan ağzının üstüne mermiyi yerken görülmekte;
aztec'in arka fonunda kesilmeyen yağmur, gök gürültüsü sesleri ona dışarıyı çağrıştırır. der biraz da rüzgar yüzümü okşasın. bir iki telefon görüşmesi sonrası kendisine bir tayfa oluşturur ve sosyalleşmenin dibine vurur. burada kendisini buluşma yerinde bekleyen bir insanı görüyoruz;
buluşma birkaç saatle sınırlı kalmaz ve ardından gece alemlerine akar. dj'lik onun sıkı bir hobisidir ama bayanlar ona rahat vermez. çoğu zaman tacizlere maruz kalır. kısa süre içinde korumalarla gezmeye başlayacağı duyumlar arasında. son potlarından birisi;
iş hayatının hakkını vermektedir. banka sektörünün aranılan, peşinden koşulan buna rağmen bonservisi de elinde olan tek elemanıdır. bir yerde sabit kalmaz, arı gibi her çiçeğin tadına bakmak ister. patronları ondan hep memnun kalmıştır. işkolik olduğu yönünde söylentiler var;
düzenli bir insan gibi görünse de yatak odası hep önceki geceleri hatırlatan bir takım eşyalarla doludur. bu eşyalar zamanla birikir ve işi, batıkent çöp araçlarının bir konvoy hâlinde evin önünde sıraya girmesine kadar götürür. kendisi memnundur ama bu durumdan. burada birkaç gün önce çekilmiş odasını görüyoruz.
onu bunu bilmem fakat sunu bilir ve terennüm ederim. zat-ı sahaneme göre eğer bu nick değişmezse kendisini surda göreceğime adim gibi emin oldugum kişi;
cekirdek citleme konusundaki tum bildiklerimi paylastigim yazar. en kisa zamanda sinava alicam. *
dun yaptigim terbiyesizligi yuzume vurmamis kisidir ayrica. upuzun bir aradan sonra, naber nasilsin demeden, zirve ne oldu dememe ragmen guzelce aciklama getirdigi icin tesekkur ederim.
asla ve kat'a morganize işler yazarına, kendi anladığı dilden "al bunu alamaz mısın" dememiştir.
öyle bir beste vardı, eskilerden; fenerbahçe'ye ithafen... morganize'nin de [arkadaş arasında öyle deriz] fenerbahçeli olduğunu tahmin ettiğimden ona yolladım armağan niyetine. almadı ama sanırım. alamadı ya da. askldjakl.
ankara'da yaşayan, trabzonlu yazar. winehouse yazarıyla çok ortak noktası var. ayrıca eskiden "ben" butonunun üstüne gelince çıkan yazıydı. sonra kaldırdılar. herkeste "redwinemania" yazısı çıkınca tepki aldı zaar.
çok konuşmasa da pozitif enerji dağıtan adam. ayrıca nickinin okunuşu kolay olsa da, söylenmesi çok zordur, bunun farkına varmışımdır. tekerleme gibi. redmedmanya dedim, hala daha diyorum. redmedmanya. aha.
zirvede takılcam derken beşiktaş maçını kaçıran, ama bir ara dayanamayıp karşıda bi yerde izlemeye giden* kartal pençedisir. ankara zirvelerinin gothic evil ile beraber kompetanı olmuş bünyedir.
"benim de kürt arkadaşlarım var ama...", "benim de çok sevdiğim bi' arkadaşım akp'ye oy verdi ama..." ezikliğini hiç sevmem ama "benim de sözlükte çok iyi arkadaş olduğum çok sayıda fanatik fenerbahçeli yazarlar var ama..." [hehehe] tabii ki girdiğim entry (#5023720) tüm fenerbahçe camiasını bırak mevzu bahis yazar dışında hiçbir fenerbahçeli'yi bağlamaz. severim sizi. dostluk, kardeşlik, sevgi...
yani kızdırırız arada böyle birbirimizi ki tadı çıksın deee miii?
hadi bir de tanım yapalım: ben butonu'na basıldığında en üstte çıkan isim.
