yıllar önce gittiğim bir iş görüşmesinde beni 50 dakika bekleten ik'cı bayanın "5 yıl sonra kendinizi şirketimizde nerede görüyorsunuz?" sorusuna "grev sözcüsü" cevabı vermişltim. sağ olsun güvenlik kapıya kadar eşlik etti, bu sayılıyor mu?
çok sevdiyse, tutulduysa, aşık oldu ise kıza, ısrar limitini kullanması gereken erkektir. ama çok sevdiyse bu dediğim geçerli. uçkur ihtiyacının tavan yapması sebebiyle değil. o yönde, iradesini kullanmalı, çok ısrarı değil. bu işler hep vicdan rahatlama meselesi. ulan biraz daha çabalasaydım, kendimi ifade edebilseydim, olurdu belki, diye düşünmemek adına söylüyorum bunu. hem, erkeğe pes etmek yakışmaz.
reddedildiğini kabul etmesi bile uzun bir süre alan dişi kişinin nazda niyazda oldugu varsayımı üzerine onu deli etmek suretiyle şansını an be an yitiren er kişi.
kafası çalışan ,kişilikli ve duyarlı bir erkekse ;kendini ,içine girdiği duygusal durumdan kolaylıkla sıyırabilen,acısıyla birlikte yaşamsal dersini de almış ve bunu ruhuna da kaydetmiş erkektir,koşmaz,dalgalanmaz,dengeleri bozulsa bile altüst olmaz,alev alev ama serindir..
(bkz: benim o kisi) ne cirkinim ne de asosyal. Kismet bu isler onu anladim. Bir insanin surekli red yemesinin baska bi sebebi yok hele ki o "arkadas olarak seviyorum, oyle kalalim" demeleri yok mu cildirtiyor insani.