ezeli düşmanı daltonlar , köpeği rintintin , atı düldül ile efsanevi çizgi film kahramanı yalnız kovboydur. her bölümünün sonunda ağzında saman, güneş batışına doğru yol alırdı.* . iyi adamdı. çocukken az izlemedik.
ordu kentinin kadrolu delisi. gerçi kendisine deli deyince sinirleniyor ama.
neyse efendim, tatil amacıyla memlekette bulunduğum şu günlerde yaşadığım olayı anlatmak isterim. dün oldu bu olay, ya da saat itibariyle bugünün erken saatlerinde demek daha doğru. arkadaşla birlikte ikinci baharın önündeydik. saat de on ikiyi biraz geçiyor.
kalabalık bir türbanlı anneler topluluğu geçti. iki üç anne, on on iki de çocuk var. ilerleyen dakikalarda konuşmalardan anlayacağım üzere bunlar görümce elti falan, çocukların hepsi de kuzen. red kit de bunların birkaç metre gerisinde. elinde de nereden bulduysa bir metrelik falan demir bir çubuk. kalın falan da bir şey. neyse, çocuklardan biri red kit'i parmağıyla gösterip "ahahaha gerizekalı bu gerizekalı gerizekalı" diye bağırdı. kadınlar da güldüler. ben çocuğa "o sopayla peşinden kovalarsa görürsün" diye seslendim. kadınlardan biri "evet" diye beni onayladı. biz de arkadaşla arabaya geçtik.
takribi üç dört dakika sonra belediye'nin önündeki ışıklardayız. dışarıda bir kavga gürültü kopuyor. o on çocuk ağlıyor, anneleri ortada yok. meğer red kit bunları kovalamış. kovalama da değil aslında, peşlerinden gidiyor. sanıyorum kadınlardan biri yoldan geçen yaşlı adamlardan birine kurtar bizi mi demiş ne demişse adam o caminin orada yakalamış red kit'i dövmeye başlamış. araya polisler falan da girmiş. red elindeki sopayı vermeyince bi ton biber gazı sıkmışlar üzerine. bu sefer etraftakiler de karışmış, polise bağırıyorlar sen kimsin de red'e gaz sıkıyorsun diye.
ben baktığımda kadınlar "alın bu adamı dövün dövün bir kanalizasyona bir yere atın. olmaz. böyleleri şehirde yaşamamalı. şehir kültürü- ay dayanamıyorum. atın bunu bir yerlere, metal bi de elindeki, metal." diye ağlaşmaktaydılar.
buna çok sinir oldum. sen adamın huyunu bildiğin halde önce sataşacaksın. çocuğun insanların içinde adama gerizekalı diyecek, sen de buna kızmak yerine kikir kikir güleceksin. sonra adamı dövdüreceksin ve utanmadan diyebileceksin ki atın bunu bi yerlere... seni atsınlar bi yerlere kadın.
serüvenleri tüm dünyada 200 milyondan fazla satış rakamına ulaşmış, 30 dile çevrilmiş çizgi kahramandır.1983 ve 1989 yıllarında iki tv dizisine uyarlanır. 1971, 1981 ve 1983 yıllarında üç uzun metrajlı çizgi filmi yapılır.
türkiye'de ilk kez dolmuş dergisinde yayınlanmıştır. *
adam saklama uzmanı çocukluğunda yaşadığı travma dolayısıyla intikam alması gerek kişinin değer verdiği bir canlıyı kaçırıp ona çok yakın bir yere saklıyor. sakladıktan sonra adama söylüyor sakladığını ve sen bul ben söylemem diyor. ne yaparlarsa yapsınlar söylemiyor. hele ki psikiyatr dayının kuşu öyle bi saklıyor ki.. kesinlikle sırf bu karakter için bile okunur kitap.
--spoiler--
modern red kitlerden biriyim ben. altımda düldülüm arkamda rin tin tin. çocukluk kahramanım. coolluğu yalnızlığı duruşu umarsızlığı...her şeyini seviyorum.
her çizgidizi finalinde batıya doğru yollanmasına rağmen malum kasaba civarından bir türlü uzaklaşamayan yanlız kovboy. hani kabuslarda koşarsın koşarsında arkadaki yaratıktan bi türlü kaçamazsın ya, öyle bişey heralde.zaten normal şartlar altında yürüseydi işler, sanırım düldül üstünde büyük okyanusu geçerek japonya kıyılarına ulaşmış olurdu redkit.
