tribünlere oynamayı çok iyi bilen başbakan manevrası.
onun gözyaşını görüp duygulanan milyonlarca insan var bu ülkede. o gözyaşları akıp gitmeden bir de şiirle taşlandırsa o görüntüyü bonustan 1000 evet fazla çıkar.
tayyip erdoğan'ın gözyaşlarının sahteliği ne timsah gözyaşlarının sahteliği, ne insan gözyaşlarının sahteliğidir. onun sahteliği başka bir sahteliktir işte, adı konamaz.
Valla forum chat tarzı olacak ama.
mapus da mapus olsa.
saray cezaevi, bir tatil yeridir.
ayrıcalıklılar yatar orada.
ziyaretçiler girip çıkabilir.
dışarıyla iletişim serbest.
her türlü gereksinim karşılanır.
mamak cezaevi gibi ya da e tipi cezaevleri ya da ağır ceza evleri ya da her hangi bir cezaevi gibi değildir yani...farklıdır...
hatta mahkum, cezasını ne zaman çekeceğine kendi karar verir. recep bey de öyle yapmıştı.
devlet bey oranın bir tatil yeri olduğunu söyledi geçen gün mitingde...
mapus damlarından başbakanlığa erişen erdoğanın içinden çok zor günler geçirdim haksızlığa uğradım ama bak nereden nereye ulaştım deyip sevinç gözyaşlarını dökmesidir.
vay be... recep tayyip erdoğan'da ağlıyormuş ha! ben ağlamaz, üzülmez sanıyordum. demekki oda ağlama donanımına sahip bir insanmış. tıpkı diğer insanlar gibi. Onca şehit verdik, evladının tabutu başında ağlayan anaları görmedi ki mitinglerde şehitlerden bahsederken sesi bile titremedi. he pardon askerlik yan gelip yatma yeri değildi değil mi? gerçi siz şehit cenazelerindeki acı içinde "yaygara" demiştiniz bunuda unuttum sayın başbakanım özür dilerim.
Brezilya dizisi zenginler de ağlar vardı eskiden.
1989 ve 1990 yıllarında akşam saat 18.30 da yayımlanırdı.
sokaklarda kimse kalmaz, o diziyi izlemeye gidlirdi.
yarım saat sürer ve adamlar bile kahvehanelerde bu diziden bahsederdi. mariannanın çektiği acıları, oğluyla gizli gizli buluşmasını, bir oğlu olduğunu geçmişte söylediği bir söz yüzünden kocasına söyleyememesini izler, yorum yapardı milletimiz.
sonradan bu diziyi brezilyada açlıktan kırılan yoksul halkı, sokaklarda ölen çocukların anneleri ve babalarını, varoşlarda pislik içinde yaşayan işsiz yığınları avutmak ve uyutmak isteyen brezilya hükümetinin desteklediğini,dizinin zenginlerin de nasıl acılar çektiğini bilinç altına yerleştirmek için yapıldığını, halkın zenginlerin dizi filmlerde ağlayan haline üzülmesi için bu dizi filmlerin üretilip oynatıldığını, halkın böyle uyutulduğunu ve türkiyede de o yllarda oynatılma nedeninin aynı olduğunu öğrendik.
Çünkü özallı yıllardı hızlı zenginleşmeler başlamıştı.
daha sonra Brezilya da Michael Jackson bu konuya el attı ve o yoksul insanlarla bir klip yaptı: They dont care about us! :
&p=C392775E7A653388&playnext=1&index=1
bu klip yoksul varoş çocuklarıyla yapıldı ve onları dünyaya gösterdi.
işte dünyanın sayılı zenginlerinden olan, çocuklarını yurtdışında okutan, çocuklarına gemiler trilyonluk villalar alan, ithalat şirketleri, özel hastaneler kuran, emlak zengini olan, yatlarda tatil yapan, 8 yıldır türkiyenin iktidarına, devletin bütün gücüne ve sermayesine egemen olan bugünkü iktidar sahiplerinin göz yaşlarının gerçek nedenleri...
sevinçten ağlıyordur, dünyanın en zengin başbakanları arasına girdi, ülkeyi güzel sömürdü, sülalesini kalkındırdı, vatandaşların anasını ağlattı, istediğini yaptı ondan daha mutlusu olur mu ki?
Anamız ağladı. Babalar ağlamaz, içlerine döker göz yaşlarını. Artık babalar da ağlıyor. Yıkılmaz bilinen başı karlı dağlar, güçlü kalelerin tuzla buz olmasıdır babanın ağlaması. Başbakan ağlamış çok mu? Yağmurda ağlasaymış yağmur gözyaşlarını saklardı.