recep tayyip erdoğanın çok anlamlı kadınlar günü mesajıdır.
bence anlamı şudur: "kaç" insanın ne kadar "az" aylıkla nasıl "geçinemediklerini" çok merak ediyom lan, siz bi doğurun duruma göre bakıcam!
aslında şimdi aklıma bi anlam daha geldi, türkiye cumhuriyetinin sayın başbakanı şöyle demek istiyor da olabilir: zaten vatandaşlarımızın çoğu açlıktan ölmek üzere, bu yeni taslağı geçirdiğim zaman emekli ve engellilerin hayatına da istediğim gibi kastedebileceğim, işçi dersen el ele verdik canına okuyoruz, memur dersen her gün başka bir haklarını ellerinden alıyoruz yakındır nüfusumuz azalıyor doğursunlar da soyumuz kurumasın.
memlekette yeteri kadar işsizlik olmadığı düşünen başbakanın son bombası.
acaba bu açıklamayı yaparken devletin olanaklarını hiç düşündü mü?
bu halde bile doğru dürüst işlemeyen eğitim ve sağlık hizmetlerinin nüfüs arttıkça ne hale geleceğini tahmin etmek için kahin olmaya gerek yok.
gelecekte işsiz, eğitimsiz kalacak bu çocuklar yeni tinerciler, köprü altı çocukları olarak çıkacak karşımıza.
işgücüyse mesele zaten on kişiden biri hali hazırda boş, işsiz.
tavşan gibi üreyelim mına koyim.üretmiyoruz, gelişmiyoruz paso ürüyoruz.
dimi ya çocugu veren allah rızkını da verir.
işimiz allaha kaldı.
insanların gelirlerini düşününce aklıma kemal sunalın ali şenle filminden bir sahneyi getirdi :
ali şen oğlu kemal sunala az miktarda harçlık verir ve sonrasında sakın çapkınlık yapma diye uyarınca kemal sunal da ''bu parayla 31 bile çekilmez'' (ya da bu manada bir cümle) der.
halkın 3 kuruş maaşla ev geçindirdiğini daha doğrusu geçindiremediğini, okuması gereken evlatların parasızlıktan çocuk yaşta çalışmaya başlamaları ya da illegal yollardan para kazanmayı öğrenmeleri bi an olsun bu rezillikten sıyrılmak için kafalarını dağıtan* gençlerle ülkemizin dolup taşması, işssizlikten madur olan aileler düşünülmeden söylenmiş bir cümledir. bir devletin başbakanı olarak üzülüp bir çare bulacağına ülkemizin genç nüfüsuyla övünüp doğurun gençleşelim güzelleşelim demek ne kadar doğru düşünmek lazım.
(bkz: ekmek yoksa pasta yesinler)
erdoğan'ın böyle giderse 2030 da yaşlı nüfusa sahip olacağız diye yaptığı çağrıdır.
bakıp besleyemedikten sonra ya da hadi bakıp besledin, her alanda makineleşme varken genç nüfus çok ehem bir şeymiş gibi...sormazlar mı "naaapıcaksın onca genç nüfusla?" diye?
sayın(!) başbakanımızın bir tek babanın çalıştığı ve asgari ücret aldığı ailelerin varlığından haberi olup olmadığını düşündürten bir çağrı. doğur doğur nereye gidicek bu çocklar ne yicekler ne içicekleri gibi sorular getiriyo insanın aklına.
meali:' ey türk kadını çocuk doğur evde otur işini yap senin neyine sosyal hayat insan hakları. vatandaş dediğin erkek olur, biz sana tanınsak tanısak türban takma hakkı tanırız. yoksa kocandan dayak yersin korumayız, tecavüze uğrarsın seni toplumdan dışlarız.sen bu dünyaya erkeklere hizmet için geldin yerini unutma!
kadınlara verdiği önem kılıfı altından kadınları bir makine yerine koyduğunu gösteren harekettir. üç çocuk sadece bir örnektir, konuşmasının geneline bakıldığında 'keşke daha fazla olsa.' dediği görülür. gelişmiş ülkelerde olan iki çocuk sınırının yanında türkiye gibi sadece ithalat yaparak geçinen, imkanları ve kaynakları bol olmasına rağmen hala kendi malını üretip ihracata geçemeyen bir ülkenin başbakanının böyle bir söz söylemesi gülünç doğrusu. ülkemizdeki geçim sıkıntısı günden güne artarken, iş olanakları giderek azalırken böyle bir nüfus artışının yanında eve gelecek gelirin de düşüşüyle geçinecek insan sayısının artması sonucunda ülke olarak bir düşüş yaşanacağının bilinmesi gerekir oysaki. hele ki tüm ülkenin ağzının içine baktığı, örnek alması gerektiği bir konumdaysanız dedikleriniz mantıklı ve konumunuza yakışacak, halkı aydınlatacak cinsten olmalıdır. tabi ki de başbakanın dediği bu lafla herkes oturup günden güne çocuk yapacak değildir ama yine de örnek alan insanlar illa ki olacaktır. çocuk yapmanın kötü birşey olduğunu savunduğumdan demiyorum bunları elbetteki. fakat tüm bu durumlar göz önünde bulundurulduğunda türkiye'deki binlerce ailenin üçer beşer çocuk yapması ülke genelinde pek de iyi sonuçlar doğurmaz.
edit:lütfen hırs yapıp da eksilemeyin, özellikle rte yanlısı olanlar.
kızların bile doğru düzgün okutulmadığı, üniversite mezunlarının iş diye inlediği açlık sınırında yaşayanların her geçen gün arttığı bir ülkede nüfus patlaması yaratma düşüncesidir.
recep tayyip erdoğana cuk diye oturmuş bir söylemdir. kendisininde yetişip büyüdüğü muhafazakar kesimin 4-5-6 ve daha fazla çocuk pırtlatması, pırtlatılan her çocuğun adınıda 'nasıl olsa kısmetiyle doğar' diye koyan zihniyetlerin düşüncesi olduğu için yadırganamıyacak bir söylem.
(bkz: insan 7 sinde neyse 77 sinde de odur)
ciddiye alan muhattaplarinin "kaci erkek kaci kiz olsun?" ve "kiz olanlarin kafasini 2 yasinda ortmeye baslasak cok mu gec olur?" turunden sorular sormasi muhtemel cagridir.
başbakanın incilerinden bir tanesi daha.çok zengin bi milletiz ya, hazır kişi başına düşen milli gelir de 1750$ daha artmış, ee napıcaz bu kadar parayı bari çocuk yapalım da onlara harcayalım. genç nesil yetişsin,ülkeye bi faydamız olsun.
kıt kanaat geçinilebilen emekli maaşının bile yarıya düşmesinin konuşulduğu,işsizliğin giderek arttığı bir ülkede doğan çocuklar nasıl yetişir,meçhul.ama onlar için sorun değil, herkesi kendileri gibi sanıyorlar heralde.doğursun üçer beşer herkes, nasıl yetişirse yetişsin önemli mi sanki?
8 mart kadınlar günü için ancak bu kadar anlamlı bi mesaj verilebilir.
bakalım daha neler duyacağız...
allah ım sabır ver ya rabbim...
cocuklarina kendi bakmamis, onun bunun bursuyla okutmus, bakicisi olmus, karisi hicbir zaman calisma zorunlulugunda kalmamis bir ehlibeserin aciklamasi.
sen bu ülkede cocuk icin ne yaptin ki diye sormazlar mi adama?
hani bedava kresler, hani gündüz bakim evleri?
calisan anne icin sagladigin olanaklar ne?
nedir yoksa, kadinin isi mutfakta vakit gecirmek mi?
yoksa gsmh'de bir yeri olmasi gerekmez mi?
ya aslinda irdelemeye bile lüzum yok.
"oyuna gelmeyin" de ne demek?
birileri oyun mu oynuyor türk kadinina cocuk yapmasin diye?
eger ki bu dünyaya cocuk getirmeye cekiniyorsa kadinlar-ve özellikle bu ülkeye- o zaman basbakanin dönüp de kendine sormasi gerekmez mi, "oyunu kim oynuyor?" deyü?
neyse yahu, ayni adam degil miydi gecen gün "asimile olmayin" diye bagirirken baska memleketlerde; ülkesinde kürtce konustu diye tutuklanan cocugun basbakani?
e o zaman susalim biz...
o zaten hep böyle inciler sacmiyor mu?
kadın erkek eşitliğini sallamadığını gösteren bir rte sözü. zaten kadınlarımız birer birey değil. onların psikolojik durumu, maddi durumu ve hisleri, istekleri önemli değil. rte istedikten sonra kadın neymiş yahu...
"allahın hakkı üçtür" kalıp cümlesini aklıma getiren sözdür. maksat nüfus planlamasıysa neden iki değil de üç denmiştir hala anlamamaktayımdır.sonuçta maksat nüfus planlamasıysa üç çocuk da çoktur. he yok değil derse de neden dört ya da beş değil de illa ki üç diye sorarlar adama.
vatandaşlarına dair nicel / nitel bulanık sularda yüzen türkiye cumhuriyeti'nin milliyetçi damarına da göz kırpan neo-liberal, kapitalist dünyaya ait bir ucuz iş gücü çağrısıdır. rte sana helal olsun bu yollar!