amerikan halkı da her ne kadar koyunluk ortalamasında bizim davarlardan geri kalmasa da o ülke dünyayı yönetiyorsa bu haybeden kazanılmış bir süper güçlük pozisyonu değildir.
söz konusu ülkede sistem vardır. ve bu sistem dahilinde "ben her türlü boku yerim, kimse de bana dokunamaz, ister asarım ister keserim, sen kimsin yhaaaaaaaaaa" gibi karakter yoksunu derebeyliklere kesinlikle tahammül yoktur. başkan olacak kişi en fazla iki dönem bu görevi yürütebilir. ondan sonra değil kendisine reis diye lakap takan bir cahil ve peşinden gelen koyun sürüsü, isterse kriptonun reisi olsun farketmez, görevi devreder ki kendisini padişah zannetmesin. bütün kurumlara eş, dost, yandaş doldurmayı aklına bile getirmesin. tek adamlık ve koltuk hırsıyla kendisine rakip gördüğü parti içi arkadaşlarının bile ayağını kaydırmaya teşebbüs etmesin.
ha buna rağmen bırak yasa dışı işleri, etik dışı işleri bile bi şekilde ortaya çıksa çıkar amerikan halkına hesap verir.
dolayısıyla amerika da başkan seçilecek herhangi bir türk siyasetçi buradaki alışkanlıklarını devam ettirmesi halinde 1 aya kalmaz kendisini görevden alınmış ve savcılıkta ifade verirken bulacaktır. her yer cennet yurdum gibi dingonun ahırı değil elbette
(amerika da "lan ben bi halt ettim bunu yazdım ama başıma bi iş gelirmi acep" diye akıllarına bile gelmez insanların. e biz de oralarda yaşamadığımıza göre şunu da belirtelim)
şimdi bütün bunların bizim değerli büyüğümüz, başkomutanımız, sayısız fahri doktora sahibi recep tayyip erdoğan han hazretleri ile ilgisi yoktur kessinlikle. ben başka siyasileri kastederek şeyettim.
fox newste her gün; 15 june, parallels ve high sheriff congress başlıklarının hot topic geçeceği bir durumdur. olmayacak durumdur. keşke olsa idi dedirtir. kasımda hayal kurmak başkadır.