başbakanımız, orta doğu ve balkanlar'ın gerçek lideri recep tayyip erdoğan'ın 1881 yılında doğsaydı olabileceklerdir.
2002'den bu yana, bu kadar kısa bir süre içeresinde gerçekleştirdiği başarıları göz önüne alırsak
(bkz: adalet ve kalkınma partisi nin başarıları), o günün şartlarında çok daha verimli olabileceği konusunda hem fikir oluruz. halkın içeresinden gelen, politikayı fazlasıyla yerine getiren, ülkesini seven, dini konularda bilgili bir paşayı kim istemez? keşke 1881 doğumlu olsaydı. bugün hazar denizinden, adriyetik denizine uzanan daha geniş bir türkiye içeresinde dostça, daha zengin, refah ve özgür bir türkiye olurdu.
vefatından önce sadece yaptıklarının havasını atan bir kitap değil değil, gelecek 100 yıl için bir planı kitabına ekler öyle ayrılırdı aramızdan...