berbat bir film. film demeye zaten bin şahit lazım. skeçlerden ibaret bir kurgu... sinema ve yönetmenlik tekniğine dair hiç bir şey yok ! amatör bir ısa filmden hiç farkı yok.
senaryo yok, diyaloglar iğrenç... ilk filmde ki espirilerin çeyreği bile yok. çocuklarınızı götürmenizi hele hiç tavsiye etmem. küçük recep ivediklerle uğraşmak bir hayli zor oluyor (!)
komik desen komik değil film desen film değil... berbat bir şey... filmin izlenebilirliği yok izlemenizi tavsiye etmem, zaten bende korsan izledim hoş para verecek değildim böyle iğrenç bir filme ! sizde vermeyin açın internetten indirin, çevrimiçi izleyin takılın. 10/1
fragmanlarından gördüğüm kadarıyla komik olmayan filmdir. birincisini merak ettiğim için televizyonda izledim o filmin ancak bir saatine dayanabildim. film boyunca sadece bir kez güldüm. şahan gökbakar ilk çıktığı dönemde komikti tv de yayınlanan bir çok programla dalga geçiyordu kim beşyüz milyar ister , insan avcısı gibi şeyler ilgi çekiciydi. bir süre sonra bunlar sıradanlaştı şahan eleştirdiği levent kırca gibi kendini tekrar etmeye başladı ve böylece reytingleri azaldı yeni bir çıkış yolu olarak film yaptı. recep ivedik aslında bir karakter değil şahan orada rol yapmıyor içinde var olan ayının yapabileceği şeyleri doğaçlama olarak filmde gösteriyor filmde gerçek bir senaryo bile yok. şahanın normal hayatta yapamadığı şeyleri ivedik sayesinde yapaması ve içini kusması olarak görülebilir bu film komik olsa ona bile katlanacağız ama komik bile değil. dün cem yılmaz ı var mısın yok musunda izledikten sonra şahanın komedyen değil levent kırca gibi taklit yapan sıradan bir oyuncu olduğuna karar verdim.
gidilip görülüp gülünecek filmdir. yok sanat, yok kültür bakanlığı, yok arog'la karşılaştırma geçiniz efendim. film gülmekten ziyade hiçbir şey vaad etmiyor.
sokakta kıçını kaşıyan bir adam gördüğünüzde gülüyorsanız hatta başkalarına gülerek anlatıyorsanız gidin gülün. yok eğer gülmüyor, "yııvv yivreeenç" gibi bir etrafınızı kesen yapay tepkiler veriyorsanız gitmeyin, bu filmi bünyeniz kaldırmaz, sonra gelir burda karı kıza mesaj veren entariler girersiniz.
arog gibi son 1 saati yayılarak futbol muhabbeti ile geçmiş, güldürmeyen bir komediden sonra ilaç gibi gelmiştir.
hala daha sanat, toplum, seviye, kültür vs. diyenlere recep ivedik'in ninesinden geliyor:
sözlüklerde ya da forumlarda ne zaman recep ivedik konusu açılsa hep bir klişe sokulur gözümüze. recep ivedik mi ııııyyy. eğer izliyorsan o filmde kendini buluyosundur. o değilse adamın yaptığı ayılıklardan hoşlanıyorsundur yok o da değil, onu da tutturamadılarsa senin anlayacağın film ancak odur demeye getirilir.
recep ivedik filmlerinin beğenilmemesi gayet doğal bir durumdur. aslında sinema fanatiklerinin genel bir düşüncesini yansıtır bu: gişe yapacağı tahmin edilen popülaritesi medya gazıyla tavan yapmış filmlere ön yargıyla bakılır, beğenilmez de zaten, basit bulunur. ancak bunu beğenmeyen insanların beğenenlere bok atması nasıl bir aymazlıktır bunu anlamak zor. hemen bir sosyal mesaj verme kaygısı, hemen amerikan filmleriyle kıyaslanması, hemen bi pek bilinmedik bi kaç sinema terimiyle sıkıştırılmış açılın sinema eleştirmeni geldi ayakları.
hayır şu çıksın istemiyorum yazdıklarımdan 'götünümüz mü kalktı lan recep ivedik'i begenmediniz'. bunu demiyorum, diyemem de komedi dükkanı'nı, çok güzel hareketler bunlar'ın başarılı birkaç skeci dışındaki tüm oyunlarını dandik, başarısız bulan ben, recep ivedik'i beğenmeyen birine hiçbir şey diyemem. zira tolga çevik'in sadece mimiklerine altını tuta tuta gülenler görünce,çok güzel hareketler bunlar da ersin ıslık öttürdü diye kahkara koparanlara şahit olunca benzer duygular yaşamıştım. ama bunu yapana da sen bi boktan anlamıyosun diyemem.
dolayısıyla beğeniler, beklentiler farklı olunca sonuç da farklı oluyor haliyle.
ama şunlar olmasın artık:
ben beğenmedim bunu beğenenler çükümü yesinler benim.
dostum film dedin skeç çıktı bu
üniversiteye gidiyor recep ivedik'e gülüyor.
türk sineması nereye gidiyor.
yahu bu filmleri bu işin ihtisasını yapan insanlar izlemiyor ki sadece, herkes izliyor. yani adamın umrunda mı türk sinemasının nereye gittiğinden. şahsen şeyimde bile değil benim. o sektörün içindekiler düşünsün bunu.
gittim gördüm güldüm geldim... yok öle yok böle ulan herif sanat filmi yaptım dese tamam eleştirin.. gidin gülün gelin gülmüyosanızda susun gülenlere laf atmayın..
mesela elinizi soğuk suya sokun, biraz bekletin. sonra elinizi ılık suya sokun. işte o zaman ılık su size çok sıcak gibi gelir. bu mantıkla bakılınca önce arog'u izleyip sonra gidip izlenmesi gereken filmdir. böylece düzeysiz ve manasız bir filmden sonra hiç değilse absürd de olsa mizahi yönü olan bir filmi izlemiş olacaksınız ve daha çok keyif alacaksınız.
hem bu recep ivedik filmlerini böyle ağır eleştirmenin pek anlamı yok. ben de sevmiyorum, ancak hiçbir şey basit değildir.
filmin fragmanında geçen bir diyalogla filmin ana konusu ve türkiye'deki sinema seyircisinin sinemadan beklentisi özetlenmiş aslında.
ilan - evcil hayvan aranıyor!
r.i - hayvanım ama evcil değilim...
türk sineması seyircisi hayvan arıyor, hatta bu hayvan hayvanlık yapıyorsa daha bir seviliyor. diyaloglara, yapılan muhabbete bakıyorum da resmen argo sözlükten çalınmış kelimeler. hakaret küfüre itibar eder olduk...
Öyle afilli cümleler kurmaya gerek yok. yok gençlikmiş, yok sanatmış bunları boşverin. bu tarz filmlerde sanat aramayın arkadaşlar. 2 saatlik güldüren bir film sadece.
seri olarak devam eden filmlerde ki sorun burda da var. ilki kadar güzel olmamış. evet olmamış. Ama pakize ivedik filme cok renk katmış. hele en sonlarda ki yataktayken soyledigi süperdi. *
kız arkadaşlarımdan bitanesi bana şöyle bir yorum yapmıştı recep ivedik hakkında; "bu tarz filmleri sevmem, böyle adamları anlatan filmlerde genelde karı kız peşinde onlara laf atan adamlar anlatılır. Ancak recep ivedik'te bu yok. ondan dolayı seviyorum"
bence de erkekler kadar bayanlarıda ceken bir filmdi recep ivedik. 3.süde sanırım * olcakmış. şimdiden sabırsızlıkla beklıyorum.
fragmanlarından sonra heyecanla gittiğim ve gülerek keyif dolu 2 saat geçirdiğim film. evet oyunculuk zayıf kurgu kopuk ama adamlar zaten komedi filmi yapmışlar oscar hedeflenmiyor.
gidip izlendiğinde keyifli 2 saat* geçirten şahan gökbakar'ın başrolünde oynadığı filmdir. filmi beğenip beğenmeme ise tamamen beklentilere bağlıdır, birincisini beğenenler bunu da beğenecektir.
ilk filme göre çok daha fazla küfür ve cinsel espri vardır. ha komik mi komik. çıkışta aklımda tek espri bile kalmadı doğru düzgün. pop corn film mi denirdi bunlara..işte onun için iyi. yani şu, film süresince gülmeseniz de sıkılmıyorsunuz.
bu arada spoiler koymuyorum boşu boşuna filmin ilk sahnesi daha ve önemli bir şey değil, recep'in nine'sine aldığı oyun grand theft auto'ydu. o kadar pes muhabbeti ardından bir tane de wow göndermesi bekledim ama gelmedi. hani cevaplar recep'inde falan da geçiyordu wow o yüzden.
ama şimdi izleyici kitlesine de eleştirilerim geliyor. öncelikle ankarada tüm salonlar ağzına kadar dolu. boş koltuk yok. allah bereket versin. genç kızlar, genç erkekler tamam. koca adamlar gelmiş tamam. koca kadınlar da gelmiş iyi ona da tamam.
ama çok afederseniz o 3-7 yaş arası çocuklarını salona dolduran anne babaları geri zekalı olmakla ithaf edeceğim burada. ufacık kız ya, koca koltuğa oturmuş. büyük ihtimalle okuma yazma bilmiyor daha sahnede anal seks ile ilgili esprilere bakıyor. anlamıyor, anne babası gülünce o da gülüyor.
bir de en son sırada iki erkek çocuğu vardı, annesi tutmuş ellerinden getirmiş. doğal olarak sıkıldılar ve armada'nın salonlarında koşturup durdular. perdenin oraya çıktılar. basamaklarda zıpladılar. müthiş anne babaları dönüp bakmadılar bile.
14 şubat, ankara 18.30 seansına gidenler o iki veleti hemen hatırlayacak.
hani bunu bir aile yapar neyse. iki üç değil. sayısız ufacık çocuk vardı salonda. hiç biri de tek değil hani. tek sokağa çıkacak kadar büyük çocuklardan bahsetmiyorum. bebek lan onlar daha. bırakacak biri mi yoktu? gelmeseydin kardeşim. ulan sinirlendim gene ne öküz ebeveynler var ya.
şahan'ın ve togan'ın mantığı "sanatsal film izlemek isteyen gitsin festival filmi izlesin, gülmek isteyen de gelsin bu filmi izlesin"dir. argo ya da küfür de içeren, ancak onun yanında bir sürü orjinal espri de barındıran,arog'la kıyaslanamayacak kadar güldüğüm, kimsenin eğitim seviyemi ya da gelişmişlik düzeyimi sorgulamasına yol açmayan, filme çamur(!) atan bir çok kişinin mutlaka gülecek bir şeyler bulacağına inandığım filmdir.
Dün itibari ile gittiğim ve çok değerli 10 liramı bayıldığım recep ivedik filminin 2.si.Evet dediğim gibi o 10 lira benim için çok değerli çünkü ben bir öğrenciyim.Ana fikir ne her öğrenci fakirdir.Neyse geçelim biz filime hanı daha film çıkmadan her ota boka laf atan bunun bir entellektüellik belirtisi olduğunu sanan tipler var ya ha!!! işte film tam onları haklı çıkarır cinsten olmuş.Birincisinden dolayı bendeki beklentinin fazla olmasından mıdır bilmiyorum bu sefer filmi izlerken ilki gibi stres atamadım.O hani Recep'in sıradan olmayan hal ve hareketleri var ya işte onlar bu sefer hepten sıkmış çünkü gereksiz uzatılmışlar. Benim filme gitmek isteyen arkadaşlara tavsiyem oturun fragmanı bi kaç kere izleyin işte bu, neredeyse gülünen çoğu sahne orda var ama diyosan hacı bende vakit çok para da bok o zaman git be kardeşim ne diyeyim ki?
dün ilk seansına gitme şansına sahip olduğum film. yine osuruğa gülen bir milletiz nidalarına vesile olabilir içimizdeki entellektüel gençler tarafından ancak ben çok beğendim. filmin belirli bölümleri seyirciyi kitliyor. ne yalan söylim arog'dan daha fazla güldürdü beni. film yorumları genelde aynıdır ilk yorumlar beğeniden oluşur ve zaman ilerledikçe bok atma potansiyeli artar ancak gerek yok böyle şeylere. gidin izleyin ve gülün diyorum.
