Kendisini cuma namazlarında görürüz lakin şehit cenazelerine pek uğramaz. Uğradığında da kendi koruma cemaatiyle gelir. Ben de ordan biliyorum zaten namaz kıldığını.
namaz kılan bir devlet adamı vatandaşlara namaz kılmayanlar benden değildir mesajı verir. Bu durumda recep bey başbakansa eğer ayrımcılık yapar ve en başta gayri müslüm vatandaşları incitir develete olan güvenlerini zayıflatır. Halbuki o herkesin başbakanı olmak zorundadır. Diğer yandan ibadet gizli ise makbuldur. 35 kameranın çektiği namaz Allah katında çekmez...
barış manço'nun kul ahmet ya da 'ahmet bey in ceketi' olarak bildiğimiz konu komşuya dert olan o meşhur ceketin hikayesi gibi dert olan erdoğan'ın namaz kılması..
sözleri hatırlarsak;
tanrı bütün kullara rızkını dağıtırken
kimi sırtüstü yatar kimi boşta gezerken
kul ahmet erken kalkar haydi ya nasip derdi
kimseler anlamazdı ya nasip ne demekti
o mahallede herkes gömlek giyerdi
bizim kul ahmet bir gün bir ceket diktirdi
diktirir ya
mahalleye dert oldu kul ahmet'in ceketi
kul ahmet erken kalkar haydi ya nasip derdi
kimseler anlamazdı ya nasip ne demekti
herkes gömlek giyerken ahmet ceket giyerdi
konu komşuya dert oldu kul ahmet'in ceketi
.
.
diye devam ediyordu burdan yola çıkarak şu denilebilir ki; "konu komşuya dert oldu recep bey! in namazı..." (recep bey mi? recep bey kim ülen, sayın diyeceksin, tövbe edeceksin, o yüzüğü de git sahibine geri ver)
alternatif recep bey! in dert olunacak şeyleri arasında da yardımcı olmak babında;
recep bey in sabah kalkıp yüzünü yıkaması
recep bey in kahvaltı yapması
recep bey in ata binmesi
recep bey in attan inmesi
.
.
başbakan dini vecibelerini yerine getiriyor kimsenin kimseyi ibadetiyle yargılamaması lazım kimi inanır kimi inanmaz namazın reklamı olmaz burası müslüman ülke avrupada bizim ezan sesini duyamazsın ama burda kilisenin çanı çalıyor yani aslında kimse sen namaz kıldın sen içki içtin sen yabancısın diye yorumda bulunmuyor ama başbakan namaz kılmış tabiki kılıcak demokrasiden bahsediyoruz alın size demokrasi.
namaz kılanlara öcü gibi bakan bir devlet ve muhalefet karşısında oy almasını sağlar. bu memleket 28 şubat'ta ve daha nice dönemlerde cami önünde bekleyip namaz kılan insanları fişleyen devlet görevlileri gördü, namaz kılıyor diye üniversitelerde zulmedilip cezalar verilen, okuldan atılan insanlar gördü. başörtüsü takıyor diye okullara, hastanelere ve daha nice yerlere sokulmayan insanları gördü. askerde yemek duası yaparken "tanrımıza hamdolsun" demek yerine "allah'a hamdolsun" dediği için cezalar alanları gördü. elbet insan kendisinden olana oy verecek. ya ne olacaktı? gidip bizleri namaz kılıyor, hacca gidiyor, başörtüsü takıyor diye aşağılayan ve devlet içine sokmayıp dışlayan, devlette kadrolaşıp bizleri devlet düşmanı gören, ezanı türkçe okutturan, camileri ahıra çevirten kısaca bize namaz kılıyor diye yobaz yakıştırması yapan, bizleri düşman görenlere mi oy verecektik?
bir ülkenin % bilmem kaçı müslüman olur da o ülkede türban yasaklanabiliyorsa bunda bir garabet elbet vardır. birileri bir yerde kadrolaşmıştır ve ben çoğunluk olduğum halde insan haklarım çiğneniyor demektir. o zaman bir insanın namaz kılması bile oy almasına yeterli olur. yaptığı güzel şeyleri saymaya bile gerek kalmıyor. benim annem nasıl yemin törenime girememişse onun hanımı da askeri hastaneye giremiyor. ikimizi de dışlayanlar aynı olduğuna göre gidip bana düşmanlara oy verecek kadar aptal mı olmam isteniyor?
olağan durumdur. kılan kılar, kılmayan kılmaz.
not: göstere göstere camiye gitmek nedir? arka kapıdan mı girilip çıkılsın? cuma namazı erdal inönünün söylediği gibi evde tek başına kılınamaz.