ben goethe´nin, dostoyevski´nin, tolstoy´un -o 1800´lük savaş ve barış dahil okudum. hugo sefiller´i de hemen hemen bitirdim. yüz türk büyüğünden, sadece atatürk´ün sesini duydum. geçenlerde öyle 10.yıl nutkundaki gibi bağırmadığı , sakin sakin konuştuğu bir videosunu yayınladılar, video´yu sadece duysam ve o konuşanın atatürk olduğu yazmasa, kesinlikle o şahsın mustafa kemal olduğunu bilemezdim. ben, ne fatih´in, ne yavuz´un, ne kanuni´in, ne mete ne cengiz han´ın seslerini duymadım. ne atilla´nın ne de oğuz´un seslerini duymadık.
ama biz bu adamların hepsini tanıyoruz. hepsini.
o bakımdan ; sesi tanıyamamak adamları tanımamak anlamına kesinlikle gelmez. kenan ışık yanlıştır. çok yanlış yapmıştır. öyle "vah vah" falan diyemez. ne lan bu?...
nasıl bir konuşmaları, ses tonlari olduğunu bilmediğimiz ama çok iyi tanıdığımız insan sayısı çoktur. o bakımdan "insanları tanımanın seslerini tanımaya bağlanması" yanlıştır.
her şeyi de geçtim kız yükseklisans öğrencisiymiş.
bırak yükseklisansı profesör olsa kaç yazar!?
joker haklarından sonra, aksanından sonra hala tanıyamamak ne acıdır.
çükeyim öyle yükseklisansı!
işte üniversitede çalışkan deyince böyle tipler akla geliyor. gno'su yüksek ama genel kültürü zayıf!
türkiye'nin gençlik tablosunu özetlemiştir kızımız.
kim milyoner olmak ister? adlı programda
rauf denktaş'ın sesini tanımayan üniversite
mezunu kızımızdır. sunucu kenan ışık, genç
kıza hamasi bir konuşma yapar: "biz
kahramanlarımızı tanımak zorundayız. bu
sesi tanımamak, bu ülkede yaşayan sizin gibi
genç bir kıza hiç yakışmadı. bu sesin sahibi
çoğunluğa karşı, zulme karşı direnen bir halk
kahramanıydı"
kenan ışık'a bak sen! o gencecik kıza değil de
yıllardır o halk kahramanını unutturmak için
çalışanlara sitem etse daha iyi olmaz mıydı?
bakmayınız görkemli törenlerde gösterilen
ikiyüzlülüğe... denktaşı ankara 2004 yılından
sonra afaroz etmiş, defterden silmişti.
zçmış yarışmacıdır. hadi sesi tanımadın, telefon joker'in söyledi, hadi ona güvenemedin, %50 jokerin rauf denktaş ile ismail cem'i bıraktı. ismail cem ile rauf denktaş'ı da ayıramıyorsan...
ayarı haketmiştir, kenan ışık da pek güzel, kibarca ayarı vermiştir.
kızı savunmanın anlamı yoktur, hiç uğraşmayın yetim, metim diye...
yarışma heyecanı olabilir tabi ama rauf denktaş kıbrıs aksanıyla konuşuyor biraz mantık yürütüp bulabilirdi tabi ama fazla da suçalyıp kızı vatan haini yapmanın alemi yok . zaten sonra kendisi de ben de üzüldüm diyor.
ee ne olacaktı ki? ülkede kadın siyasetçi var mı?
bu ülkede kadınlar ellerini taşların altına ne zaman koydular ki... her zaman bir erkeğe yaslanma dayanma ve rahatça yaşama arzusu bizim ülkemizde var. bu haldeki ülkenin kadınları da bayanları da bu şekilde olur. daha fazlasını beklemek zaten ayıp olurdu.
"soru: domates nedir?
a) ülke.
b) nasa'nın kısaltılmışı.
c) ilk ingiltere başbakanı.
d) bir bitki.
- telefonla sorma joker hakkımı kullanmak istiyorum.
+ emin misiniz?
- eminim.
* cevap d, yani bitki.
- yarı yarıya joker hakkımı kullanmak istiyorum.
+ a ve d seçenekleri kaldı.
- çekilmek istiyorum, son kararım......
"
sözlükteki yorumlar:
1. bilmek zorunda değil.
2. üniversitede domatesi mi öğretiyorlar?
3. yarışma heyecanı.
4. domates çok meşur bir bitki değil ki.
5. resmini görse hemen tanırdı.
editrosit: cahillerin zoruna gitmiş. genel kültür diye bir şey var, twitterda kankalarınıza sorun ne olduğunu söylesinler.
seçenekler çıkmadan tanıyabilirdi, olmadı.
seçenekleri gördü, olmadı.
arkadaşını aradı, arkadaşı rauf denktaş dedi, olmadı.
%50 dedi, olmadı.
herhalde kenan ışık her adımda dola dola sonunda patladı. bir kerede yanlış cevaplasa o kadar ayar yemezdi.
yarışma heyecanı diyelim.
vay arkadaş. neredeyse linç edilecek yarışmacı. açıklama yapmak zorunda kalmış, düşün gerisini. bu cahilliğinin (!) sebeplerini sorgulamak yerine direkt yargılamayı tercih eden arkadaşların kaçı o sesi dinleyince tanırdı merak etmiyor değilim. keşke yarışmadan önce aynı sesle yarışmacının haberi olmadan geniş çaplı bir anket de yapılaymış istanbul'da.
bu başlık altına gelip 15 sayfa uzunluğunda entry yazanlardan sırf yarışmanın sunucusuna ya da başkalarına muhalefet olmak için kıçını yırtanlardan daha normal bir insandır, heyecanına yenik düşmüş olabilir o şartlar altında kendine güvenememiş olabilir. fakat, lakin, amma velakin sözüm yarışmacıdan dışarı. *
olabilir efenim. bu arkadaşımız pazar günü yarıştı.yayın heyecanından dolayı bilememiş olabilir. bildiğim kadarıyla devlet adamlarının ses tonları diye bir der üniversitelerde gösterilmiyor..ya da her master yapan insan devlet adamlarıyla mutlaka sohbet edecek ses tonlarını öğrenecek veya ses kayıtlarını dinleyerek beynine o tonları kodlayacak diye bir zorunluluk yok.
ben radyo televizyon bölümünden mezun olmuş biri olarak ve 1,5 yıl boyunca hergün ses ve görüntü montajı yapmış biri olarak sorarım size;
-siz kaç kere yayına çıktınız?
-kaç kere size şöyle yapın böyle yapın diye kamera arkasından yönetmen bağırdı?
-banttan yayınlanan programlarda her film karesiyle ne kadar oynandığını nelerin kesilip nelerin bırakıldığını, sesin ve görüntünün kesilerek ve istediğin gibi görüntü ya da kelimeleri birleştirerek istediğiniz bir cümle oluşturabileceğinizi biliyor musunuz?
bunun yakın bir örneğini o ses türkiye'de yarışan melis kar ile yaşadım. melis benim ortaokuldan arkadaşım ve antakyalıyız antakyada okuduk, birlikte basketbol maçları bile yaptık, yarışmada kendini tanıtırken istanbul'dan katılıyorum demişti ve ben dahil bütün arkadaşları ve hemşehirlileri ona kızmıştı neden antakya'dan katılıyorum demedin diye. ama gelin görün ki melis'in asıl söylediği aynen şöyleydi.
--spoiler--
yarışmanın ilk günüydü. sahne öncesinde yapılan söyleşide antakya'da doğup büyüdüğümü ancak yarışmaya üniversite eğitimim dolayısı ile istanbul'dan katıldığımı söylemiştim. o gün sahnede çok uzun süre kaldım. süreden kazanmak için sahne öncesi yaptığım kısa söyleşiden sadece yarışmaya istanbul'dan katılıyorum bölümü yayınlanmış. bu yüzden sosyal paylaşım sitelerinde antakyalı olmaktan utanıyor musun diye çok tepki aldım. oysa ben ben her zaman antakyalı olmaktan gurur duydum. halende büyük bir gurur duyuyorum. yapılan yanlıştıktan dolayı böyle bir izlenim doğdu ve ben çok üzüldüm.
şimdi gelelim asıl bombaya;
rauf denktaş'ın sesini tanıyamayan aydilek arkadaşımız da pazartesi bizim şirkette pazarlama departmanında işe başladı. ben henüz bizzat tanışmadım ama dünkü dedikodulardan ve bana izletilen videodan farkettim kendisini, yarın gidip bizzat konuşacam ama biliyorum ki bu kızın yaptığı açıklamada mutlaka haklıdır çünkü banttan yayınlarda ben de çalıştım ve biliyorum. kanal sadece ama sadece raiting almak için öyle bir montaj yapmıştır ki hedefine de ulaştı zaten.
var mısın yok musun kutularının hileli olduğuna inanan kişiler, bu yarışmalardaki sahnelerin hileli olduğuna inanmıyorsunuz? bu insanın kendi kendisiyle çelişmesi değil midir? işine gelene inanmak iradesizliğin en büyük kanıtıdır.
Evet saygıdeğer insanlık , bundan böyle albert einstein'ın sesini tanımayana bilim adamı ; hitler'in sesini tanımayana tarihçi demeyeceğiz. Rauf Denktaş'ın sesini o anda çıkaramayacak binlerce insan vardır , evet eminim buna. Rauf Denktaş ölmemiş olsaydı kimsenin sikinde olacak mıydı bu konu? Yine hayır! Arkadaşlar feci bir ikiyüzlülükle karşı karşıyayız. Dikkat edin kendinize. Aptal saptal suçlama da yapmayın insanlara. O heyecanla dün ne yediğini de unutabilirsin.
kızın yaşı 26+ burdan yola çıkarsak tanımaması cahilliktir. çünkü kıbrıs hareketını okuyup o yaşa gelmiş biri bilmiyorsa ve bu sesi tanımıyorsa atatürk ün hangi cephelerde savaştığını da bilmez. hoş yeni nesil çok mu biliyor! neyse esas konu kız mantığını kullanıyor ve iki şık kalıyor geri çekiliyor. şiveden tanıyabilir ya da risk alabilir.
(bkz: kızların zavallı olduğu gerçeği)
(bkz: doğru bir gerçektir)
rauf denktaş ses sanatcısı değildir bu yüzden sesini hemde 1980 li yıllardaki bir konuşmasını dinletip bu kimin sesi demek zaten pekte akla mkul değildir. aynı yarışmacıya resmini gösterseniz bu kişinin rauf denktaş olduğunu adım gibi eminim ki bilecekti. toplumsal linç kültürümüze yenisini ekledik.
bu ülkede yaşıyorsa tanımak zorundadır. bir lümpenden veya uyuşturucu kaçakçısı pislikten bekleyemeyiz bilmesini ama üniversite okuyorsa ve gelecekte bu toplumda idareci pozisyonunda olacaksa her b.ku bilmek zorundadır.
hayatı para kazanmak, kazandığı parayı nasıl harcayacağını bilememekle geçen. dünyada ne olmuş ne bitmiş merak etmeyen halkımızın büyük çoğunluğunun yansıması olan yarışmacıdır. vah vah ki ne vah vah.