rapunzelin türban takması tabiki ütopik bir hadisedir ayrıca bu başlık altında değerlendirilmesi gereken iki cümle daha var...
Bizim ülkede renkli televizyon yokken adamlar ay'a gitti, sen hala rapunzelin saçlarıyla uğraş dur... Kurbağa prenslerim benim, sizleri bir prenses öpsün de kendinize gelin.
rapunzel'in üniversiteyi kazanıp devlet yurdunda yedeğe kalması üzerine fetoşçu bi yurda çıkması , orda yapılacak sinsi baskılar ve saçını kapatmasının dinen bir kural olduğu aldatmacısına inanması sonucu o güzelim saçlarını saklaması durumudur. bu tercih ile şampuan ve kuaför gideri çok azalacağı için köyde yaşayan çiftçi babası da bu duruma çok sevinecektir.
"rapunzel rapunzel... saçının bir teli bile görünmüyor, allah belanı versin o kadar yolu boşa teptim, masalında içine ettin. anayasaya madde koydurup yök diye bi şey uydurmazsam bana da prens demesinler!"
ondaki sac kapa kapa bitmeyeceginden eninde sonunda cehennemlik olmasini engelleyemeyecek girisimdir. ama turk hukumeti ona da bir guzellik yapar elbet, obur dunya olmasa da bu dunyayi garantiye alir, evde oturup prens falan beklemesine gerek kalmaz artik.
türbanı satacak olan insanın dünyanın ilk on zenginleri listesine adının yazılmasıyla son bulucak durumdur.ayrıca başbakanın bakın masallarda bile türban var üniversitelerde niye yok şeklinde konuşmasına yol açmasını sağlıyacak durumdur.
