"Adını vermek istemeyen bir hayır sever"in dahi cahil tv programları aracılığıyla yaptırdığı hayrın, bangır bangır ilan edilen ihtiyaç sahibine verildiği zamanlarda, fukara insanın başına gelen fakat çoğu zaman önemsenmeyen durum.
Hayır sahibini açıklamamak bir meziyetse, ihtiyaç sahibini reklam etmemek de bir erdemdir.
Hayır sahibi mahçup olmaz lakin fukara insanın gururu zedelenir.
Bu durumları artık önemsemeyen halkımızın bağrından kopmuş genç kız da, emeği ile soğuk havada bir şeyler satan teyzenin yanına gider, ne sattığına dahi bakmadan eline para tutuşturur ve yaptığı şey ile gurur duyarak oradan ayrılır. Oysa o teyze fukara diye dilenci damgası yememelidir.
Zengin insan fakirle kendini aynı seviyede görmedikçe de bu durum değişmeyecektir.
Halbuki zengin de birdir, fakir de birdir. Aralarındaki tek fark kağıttan destelerdir.