genelde bayram namazının hemen ardından gercekleşir ve tadından yenmez. gece kalkıp yaptıgınız sahurlar farklıdır kahvaltının yerini tutamaz hele ramazan sonrasi ilk kahvaltinin yerini asla.*
bayram namazından gelen babanın elinin öpülmesiyle start veren kahvaltıdır. harçlığın alınmasıyla eeh ben kahvaltı yapamam bu saatte diyen zihniyet o güzel muhabbeti kaçırır uykusuna geri döner, kimi zaman mutfaktan gelen kahkahalara kulak verir yatmaktan vazgeçer, ayrı bi tatlıdır bu kahvaltı.
bayram namazı çıkışı alınan sıcacık simitler eşliğinde eve girdiğinizde burnunuza gelen pataes kızartması kokusuna hiçbir şeyi değişmeyeceğiniz, sucuklu yumurtadan hayatın manasını çözebileceğiniz, peynirin reçelin ne kadar da leziz şeyler olduğunu farkettiğiniz bayramın ilk saatleri faaliyetidir.
yarın olacak olan güzeller güzeli olaydır. 30 gün boyunca kahvaltı ve çay keyfini özleyen bünyenin çıldırdığı, ramazandan sonraki ilk günün bayram olması itibariyle çok da uzatılıp keyif yapılamayacak olsa da yine de süper ötesi olan kahvaltıdır. ***
ilkten çok keyifli olacağını düşündüğüm ancak, arefe gecesi sabaha karşı yatan bünyenin yine sabah 6 da kaldırılması akabinde illaki sevilmeyen bir akrabamla aynı odayı paylaşmış olmanın stresi ile annemin şimdi bayramlaşmaya gelen olur telaşı arasında kaynayıp gidendir ramazan sonrası ilk kahvaltı. çünkü ben "misafirlere çay koy kızım"ım. çünkü ben "bilmem kim abinin gömleğini ütüleyiver kızım"ım. çünkü ben "tatlı tabaklarını hazırla kızım"ım.