Kaç yıldır aynı mahallede oturuyorum. Bir kere yanlızca bir kere bile duymadım ramazan davulu sesini. Mahallemizin davulcusu oldunuğu, ufacık bir süs davulu alıp ramazan sonunda bahsis toplamaya geldiklerinde anlıyorum. Para vermek istemeyip kapıyı açmayınca da ertesi gün gelirler. Hadi para verdik diyelim, baska bir gun bir baska davulcu gelir. Bunun bir de belgesi vardır "baaaak mahallenin resmi davulcusuyum sıkıyosa para verme. kafanda topmağı kırarım vallah" dercesine belgeyi gözüne sokar. Kısaca sinir olunur keşke hiiç davulcumuz olmasaydı denir. Gereksiz bir ayrıntıdır ramazan davulcusu.
ramazan davulcusunun gereksizliği sahurdan çok önce davul çalmaya başlamasıdır. sabah ezanı benim olduğum şehirde 4:40 itibariyle okunuyor ve fakat ramazan davulcuları saat 1:30 dan itibaren gayet rahatsız edici, ritmsiz oldukça gürültülü ve ait olduğu toprakların geleneklerinin zıttında tıpkı bir metal grubu bateristi gibi zongurdatıyor davulunu.
eğer davulcu saat 3 te çalıyorsa kesinlikle gereksizdir. gereksizliği bırak ayıptır günahtır. 5 teki sahur için 3 te çalınır mı?
buradan darmstad caddesi davulcusuna sesleniyorum: kardeşim bu yaptığın dine sığmaz!
evet belki çağımızın teknolojisinde gereksiz gibi görülmektedir ancak bu bizim geleneğimizdir ve bir ay boyunca buna iyi tarafından bakılarak katlanılması gerektiğini düşünmekteyim.
En büyük gereksizliklerden biridir. Araba icad edilmişken şehirlerarası yolu hala deve üzerinde almaya benzer. Üstelik gereksizliğinden öte insanı rahatsız da ediyor. Gecenin köründe evde çalsa o davulu, bu kadar gürültü yapamaz, o derece. O boktan sesiyle attığı naralar, aktive ettiği araba alarmları da cabası. Zaten sahura kalkacaksan bir derece de, kardeşim herkes uyanmak zorunda mı? islam'ı yöneten ve yönlendirenlerin sırf bunu bile düşünmemeleri açısından insanlar dinden soğuyabilir. Bu gibi saçmalıkların zincirleme birleşimi de dinsiz bir nesil yaratmakta*. Tebrikler ramazan davulcusu.*
ramazan davulunun sesini zaten çok zamandır duyamayan metropol insanının söyleyebileceği tümce. ona gelene kadar unuttuğumuz ve yozlaştırdığımız bir sürü değerimiz var. amaç üzüm yemek mi yoksa bağcıyı dövmek mi?
oruç tutmak için saat kuran şahsım adına gecenin o ıssızlığında gürültülü davul sesini, yavaş yavaş artan o sesi duymak, sizin evinize doğru yaklaştığını bilmek nedense bana çok daha farklı duygular yaşatmaktadır.tam manasıyla huzursuzluk ve korku yaşatan bu duruma bir anlam veremeden sahur hazırlığına girişmekteyim her seferinde. hele o gecenin karanlığında odamda patlayan davul sesi beni korkulardan korkulara gark ettirmektedir.ve evet acilen psikolojik yardıma ihtiyacım olduğu gayet aşikardır.
edit: gerekli mi gereksiz mi belirtmemişim fark ettim ama bana yaşattığı gereksiz korkulardan dolayı gereksiz bulmaktayım ama gerekli diyenlere de bir kırgınlığım bulunmamakta.
gereksiz olabilir, olmayadabilir. kişiden kişiye değişir.
kesin olan bişey vardır.
ne kadar bok atarsan at, ne kadar rahatsız olursan ol, o davulun sesini dinleyeceksin. demokrasi dediğimiz sistem çoğunluğa göre hareket eden bir sistem.
ramazan davulcusuna itiraz eden kişi sana diyorum!
sen azınlıksın. ya seve seve kabul edeceksin, yada seve seve kabul edeceksin bu gerçeği.
yapabileceğin tek şey, duyu işlevini gerçekleştirdiğin organına pamuk tıkamak. çal bre davulcu 9/8 lik seni dinliyoruz.
sadece ramazan davulcusunun değil onun ekürisi olan davulunda gereksizliğidir. * yıl olmuş 2007. milenyumdan bile bilmem kaç kilometre ilerdeyken böyle tuhaf şeylerin devam etmesi çok tuhaf gerçekten. adet falan diyoruz iyi hoş ama, otuç tutmayanlar var onları rahatsız etmeye kimin hakkı var. bu zamanda kimin evinde cep telefonu veya çalar saat yok. kurarsın saatini uyanırsın sahurunu yaparsın. sanki örf ve adetlerimize o kadar bağlı insanlarmışızda ondan devam ediyoruz davul çalmaya. yapmayın kardeşim. ben ramazan davulunun o kafa siken sesiyle sahura uyanmak istemiyorum. uyanırken davulcuya ve davulu çaldırana küfür etmek istemiyorum. günaha girmek istemiyorum. lütfen başka adetlerimizi canlandırıp bu saçma şeye son verelim artık. bizi okuyan yetkili var mı bilmiyorum varsa da kesin ekşi okuyordur;
- artık ramazan davulu işine son verin. madem yapıyorsunuz bari yanına zurna da koyun tam olsun!
oruç tutmayanların haklı iddiası. zira gecenin o saatinde ancak kültürün mantarı yaşar. gündüzleri meydanlarda gezsinlerdir efendim fesleriyle. amaç zaten sahura kaldırmak olmadığına göre farklı şekilde yaşatılması makbuldür. zira oruç tutanlar dahi yeri gelir rahatsız olur.
öncelikle, "ramazan davulu geleneği" dediğimiz şey ölmüştür. sokakta, 100 davulcuya baksanız, belki sadece biri mani okuyarak, bütün mahalle sakinlerini tanıyarak davul çalar. ki osmanlı'da da bu davulcular, gayrimüslimleri uyandırmazlardı.
günümüzde, ramazan davulcuları, davula gelişigüzel vurup, gürültü çıkaran insanlar oldular. zaten, kimse de uyanmak için ramazan davuluna güvenmiyor, ramazan davulunu kullanmıyor. herkesin çalar saati, herkesin evinde telefonu var.
bir de, geleneğin kaybolmaması, böyle ne idüğü belirsiz bir şekilde sürdürülmesi değildir. bugün ordumuzun mehter takımı yokken, "mehter" geleneği pekâlâ sürdürülmektedir.
kısaca, özetlemek gerekirse, bugünkü haliyle ramazan davulu gereksizdir, kaldırılması bir kayıp olmayacaktır.
kime göre neye göre gereksiz olduğu anlaşılmayan durumdur..
öyle ki eski bir türk geleneğidir ve aslında birçok geleneğimiz gibi özel bir işe falan yaramasından ziyade bize ve gelecek nesillere benliğimizi hatırlatacak bir simge olarak kalması beklenir..
(bkz: yozlaşmak)..