yarın sabah ( bayram harçlığı ) "bu senelik" son kez davulunu gümbürdete gümbürdete sokaktan geçip evin zilinin sesini kısana kadar abanacak olan emekçilerdir.
ilk iki gun kafasina kul tablasini atmak istedigimiz ancak sonraki gunlerde adeta bir kanka adeta evimizin yaramaz cocugu sifatini edinmis haylazlardir. Kankitom bizim evin isigi yanmadan kapinin onunden gitmiyor lamba ile sinyal yapiyorum kesik kesik uzun seklinde oyle seyirtiyor yan sokaga..
Artık kalkması ve yok olması gereken bir gelenek. Hastası , çocuğu olan olan olabilir. Oruç tutmaya niyeti olan zaten kalkar. Telefonu hep sessizde olan biri olarak gece gece panik oluyorum.
Beni heyecanlandıran davulculardır. Zaten davulla aramızda gizli bir bağın olduğunu hep düşünmüşümdür. Mesela ben küçükken düğünlere davul zurna getirilirdi. Acayip hoşuma giderdi. O düğün akrabalara ait olmasa bile gidip o davulcuyu seyrederdim. Benim buyudugum yerde hiç ramazan davulcusu olmadı ama simdi şanslıyım. Her gece saat tam 1 de pencerenin yanından davul şöleni yaşatarak geçiyor davulcu bey amca. Kalbimi fevkalade bir heyecan kaplıyor her seferinde. Hiçbir zaman bir gitara ya da kemana merak salmadım ama davula karşı ayrı bir sempatim var. Hadi hayırlısı. Belki büyüyünce ramazan davulcusu olurum...
isinma hareketlerine baslamis olan kisilerdir. bizim mahalede faaliyet gosteren kesin bana uyuz olan eski arkadaslardan birisi her ramazan tum mahalleyi 10 dakikada gezerken 10 dakikada bizim camin altinda furuyor davula..
gecenin üçünde cama çıkmak, nostalji yapmak için davulcuyu beklemek, converseli davulcuyu görüp hayattan ve her şeyden bir anda soğumak, yabancılaşmak... şimdi ise bayramda davulunun üstüne "bhayramınıss ghutlu olshun ;) harchlığımı ver cnm"...; yazacak diye korkuyorum... geceleri uyuyamıyorum...