15 temmuz darbe girişimi sonrasında ilân edilen olağanüstü hâl kapsamında çıkarılan 1 eylül 2016 tarihli kanun hükmünde kararname ile görevden alınan profesördür.
Gerçekten tam bir hukuk insanıdır. Konuşma şekli, hissiyatı, düşünce yapısıyla ne yandan bakarsam bakayım hukukçuluk hocamıza en yakışan şeydir diyebilirim. Adalet duygusu da tabii olarak her meselesine siner. Öğrencisine birşeyler vermek ister, bununla beraber adil ölçüde almak da ister. Dersinde özverisini herkes farkedebilir, o nisbette talebeden de özveri ister ve bunun gereğini yapar.
Fakültemizin en iyi hocalarından biridir. Yazılan gönderilere baktığım zaman dumura uğradım. Ramazan hoca zaten fazladan soru sorar 22 soru, her soru 5 puan değerindedir. ekstradan 10 puan veren adam için bilerek öğrenci bırakıyor demek çok acımasızca. Kendisini çok severim, derslerde gözünüzün içine bakar, o an anlamama imkanınız yoktur, oldukça sıkıcı konuları eğlenceli bir şekilde anlatır, derste öğrenciyi sıkmaz, babacan bir hocadır. Ağaoğlunda tek başınıza otururken birden yanınıza çayı ile gelir, anlatmaya başlar, herşeyden konuşur, tabiki de kendini bilerek konuşur ve bugüne kadar hangi siyasi görüşte olduğunu anlayamadım çünkü son derece objektif bir hoca, hiç bir siyasi oluşumun arkasından atıp tutmaz, böyle bir insan için nasıl olurda atıp tutarlar anlamış değilim.
Herzaman eleştiriye açık olduğunu belirten ancak yukarıdaki yazısından da anladığım üzere eleştiriye kesinlikle tahammül edemeyen, beni idare hukukundan soğutan, imkanım olsa kesinlikle bu dersi başkasından alacağım hocadır ancak gel gelelim böyle bir imkan malesef yoktur.
yarın büyük bir heyecanla sınavına gireceğim ve geçeceğime inandığım önceki entrylerde de kişisel özellikleri paylaşılmış olan samimi hukuk profesörü hocamız.
bugünkü sınavında da görüldüğü üzere öğrencinin geçmesi için elinden geleni yapan saygıdeğer hocamızdır. Eğer dersten kalınırsa sorumluluk sadece öğrenciye aittir hoca bu saatten sonra ne yapsın artık.
empati yeteneğinin çok kuvvetli olduğunu düşündüğüm ve cevaplayamayacağı hiç bir soru olmadığını bizzat gördüğüm uludağ üniversitesi hukuk profesörüdür. 39,5'dan kalan arkadaşlarımızın şanslarını fazla zorladığını düşünüyorum. keza kendisinin öğrenci bırakmak gibi bir amacı yoktur. disiplini sever, derslerinde adab-ı muaşeret kurallarına uyulması gerekir. bir de dersi dinlerken gözlerinin içine bakıyorsanız herhangi bir sorun yaşamazsınız.
insancıl, merhametli, adaletli hukuk profesörümüzdür. kendisi derslerinde sadece bilgi verip gitmek yerine gündelik hayatla ilgili, dünyamız ve ülkemizle ilgilide nasihatlerde bulunup ahlaki ve insani anlamdada gençlerimizin gelişimine katkıda bulunma çabasındadır. fikrimce takdire şayan bir özgeçmişe sahiptir, azmiyle örnek alınabilecek bir insandır kendisi.
sınavları test olur ve öğrencilere 2 soru avantaj verir. 20 soru vardır fakat 18 soru 100 puan etmektedir, yani bir soru ortalama 5,5 puana gelmektedir. mütevaziliğiyle takdiri hak etmektedir. öğrenciyi dışarıda gördüğünde selam verip hal hatır sormadan geçip gidenlerden değildir. hakkında yazılanlar tam bir u.ü. i.i.b.f. klasiğidir. öğrenci derse gelmez, hocasını bir kez bile görmemiştir, satın aldığı notlarla ders geçebileceğini sanır ve geçemediğinde de hocaya, okula, derslere ateş püskürür. öğrenciyim amma ve lakin, öğrenci milleti nankördür sözünü de sonuna kadar destekliyorum.
edit (2.9.2016) : fetö ihraçları kapsamında kendisi ihraç edilmiştir. oysa fikrimce takdire şayan bir özgeçmişe sahipti. değil miymiş?
"yoz"laşmanın tipik bir göstergesi olan ve içinde bulunmaktan hicap duyduğum bu sözlük ortamında yazılanlar karşısında rahatsız olmuş uludağ üniversitesi hukuk profesörüdür. kendisine naçizane tavsiyem burada yazılanları fazla umursamamasıdır.
kim kimin kim olduğunu biliyor. buraya yazılan övgüler de sövgüler de sanal kimliklerden fışkıran yalanlardır.
emekli bursa emniyet müdür yardımcısıdır. görevi esnasında dönemin bursa valisi oğuzkağan köksal ve iibf dekanı ismail efil'in teşviği ile uludağ üniversitesi iibf'de yarı zamanlı dersler vermeye başlamış ve profesörlüğe kadar yükselmiştir. birkaç hafta önce derste "hukuk hukukçulara bırakılamayacak kadar geniştir." şeklinde son derece yerinde bir söz söylemiştir. son zamanlarda uludağ iibf kamu yönetimi bölümüne geçeceği konuşulmakta, umarım gerçekleşir. akademik hayatınızda başarılar dilerim hocam.
Bir hocayı sevmemek başka bir şey bu tarz yorumların yapılması bambaşka bir şey.Ben idare hukuku aldım. Dersine bir giderdim bir gitmezdim.Devam zorunluluğu olmadığından ötürü kafama göre takıldım. Ancak kaldım mı hayır dersleri gene takip ediyordum en azından konular nereye kadar işleniyor nereleri yok biliyordum.Ki zaten Ramazan hoca derste söylüyor ne işlediğini. Sen şimdi derse gitmedin ya da sınava çalışmadın.39.5 aldın ve hoca bıraktı 15 kişiyi diyorsun.Bence böyle diyen arkadaşlar gereğini yapmamışlar.ÇALIŞMAMIŞLAR!Ramazan hocaya helal olsun.Hepsine gereken cevabı vermiş. Gerçekten dersini sıklıkla takip etmezdim ama yazdığı bu yazısıyla kendisine saygı duydum. işini gerektiği gibi yapan bir insan, bu tarz yorumları da dikkate almamalı bana kalırsa.Çünkü Ramazan Cengiz Derdiman'ın dersine giden zaten hocamızın işini ne kadar iyi yaptığını görebilir.
uludağ sözlükte hakkında yazılan olumsuz ifadelerden dolayı müteessir olmuş olan uludağ üniversitesi anayasa profesörü.
--spoiler--
Çok Değerli Öğrenci Arkadaşlarıma ve Kamuoyuna Saygıyla Duyurulur
Yaklaşık birkaç gün önce "Uludağ Sözlük"e baktığımda, internet ortamında, hakkımda yazılan eleştiri sınırlarını aşan, hakaret içeren, kamuoyu önünde saygınlığımı ve itibarımı zedeleyici itham ve isnadlarla karşılaştım. Doğrusu hak etmediğim bu üzücü ifadelerin derhal kaldırılması için tarafımdan, Uludağ Sözlük iletişim hattına başvuruda bulunulmuştur. Bu çağrıma ne yazık ki bu güne kadar duyarlılık gösterilmemiştir. Kötü sözlerin siteye konmasındaki duyarlılığın, çağrıya rağmen kaldırılmasında gösterilmemesi manidar görülmüştür. Bu arada yasal süreç de işlemektedir.
Bu ithamlardan örnek bir kısmına kısa cevaplar vermek de bir ihtiyaç olarak değerlendirilmektedir:
1. "Kimselerce sevilmeyen ders anlatıcısı." ifadesi tamamen gerçek dışıdır. Kaldı ki diğer maddelerde hakkımda yazılan övgü içeren sözlerin bu ifadeyi mesnetsiz bıraktığı görülmektedir. Dolayısıyla bu ifadenin gerçek dışı olduğu ve kamuoyu önünde olumsuz kanaat besleyen kitlenin oluşmasını amaçladığı, böylece belli bir kesimi bir kimseye karşı olumsuz tavırlara yöneltici etkisi olduğu söylenmelidir.
2. "40 ile geçilen dersten öğrencileri 39bucukla sınıfta bırakmış adamdır. oysaki dersine giren öğrencileri onun çok iyi niyetli olduğunu söylemişlerdi. evet adamın niyeti belli... yaklaşık 15kişi yarım puan yüzünden tekrar bu dersi almak zorunda kalmıştır...
(yetti galan, 06.05.2011 21:46)"#1165194 * oy ver w tavsiye şikayet et"
ifadeleri yukarıda olduğu gibi kötü niyetli isnadını ima eden içeriğiyle, aleyhimde kamuoyu oluşturmaya yöneliktir. Hâlbuki bu da mesnetsidir. Çünkü öğrenci arkadaşlarımızın sınavlarını yaparken başlangıçta kendilerine de belirtildiği gibi, örneğin 20 soru sorulmakta, ve 18 soruya 100 gelecek şekilde değerlendirilmektedir. Bu noktada bazen bir sorunun değeri 6 puana kadar çıkabilmektedir. Bu durum öğrenciye tanınmış en güzel avantaj olup, bundan başka, her bir öğrenci için ayrım yaparak daha fazla tolerans, eşitlik ilkesine aykırı olduğu gibi bağıl değerlendirme puanlarında bir başka öğrencinin aleyhine durum oluşturabilmektedir. Kaldı ki yarımı tamamlamak için yerine göre birden fazla puan vermek gerekmekte, test sınavlarında ise soruların cevaplanması halinde puan alınması zorunlu olmaktadır. Yine de imkânlar, tüm arkadaşlara, hukukî çerçevede, elden gelebilecek olduğunda kullanılmaktadır.
3. " zamanında emniyet müdür yardımcılığı yapması hocamızı epey etkilemiş olacak ki derste masada duran cep telefonunun farklı amaçlarla kullanılabileceğini düşünüp kaldırtmışlığı vardır. yine de öğrencilere elinden geldiğince yardım eder. sınavlarında 1 2 tane de olsa çıkmış kpss sorularından kesin sorar.
(jineps, 06.05.2011 22:06)"
ifadelerinin de kesinlikle düzeltilmesi gerekmektedir. Her şeyden önce derste cep telefonunu masaya koymak ve yer yer onu takip etmek etik olmadığı gibi dersin disiplinine de aykırıdır. Dersin ahengini bozmak hiç kimsenin hakkı değildir. Yükseköğrenim, herkesin derslerde istediğini yapabilmesi serbestliği anlamına gelmez. Daha iyi bilgiyi elde edebilme fıtratını insanda yerleştirici bir yöntemle dersleri gereği gibi işlemek anlamına gelir. Bu kadar açık bir duruma rağmen bunun benim önceki mesleğimden kaynaklandığına dair dayanaksız değerlendirmeler yersiz ve mesnetsizdir.
4-) "13. kendini komik zanneden ilk geldiğinde bütün millete ne güzel hoca lan dedirten, benimse yakında bu da hepsi gibi (...)* döner dediğim anayasa hocamız. velhasılı dediğim gibi de oldu.
dersinde kafanızı sıraya dayayamazsınız, kompleksli adamdır, sürekli dinlenmediğinden şüphe eder, anarşizme terör deme cesaretini göstermiş bir hocadır. derste buna karşı çıkmamamın sebebi ise o gün çok uykusuz ve yorgun olmamdır. ah hocam bir kere de ben sağlam kafadayken desen ya onu."
ifadeleri bir yükseköğrenim talebesine yakışmayacak, şahsımı küçük düşürdüğü gibi bütün öğretim üyelerini de küçük düşüren ifadelerdir. En hafif ve dikkatli bir tabirle utanç verici bu ifadelerden hiç birisini hak etmediğimi paylaşmak isterim. Şahsen ben, hiç bir zaman, duygu ve düşüncelerimi eleştiri sınırlarını aşan, aşağılayıcı, saygınlığı zedeleyici ve/veya hakaret içeren içeren söz ve/veya davranışlarla ifade etmedim. insanlara güzel sözler söylemenin birlik ve beraberliği, saygıyı sevgiyi artırıcı vasıfları olduğunu düşündüm... Yukarıda söylendiği gibi yasal süreç işlemektedir. Yazının içinde bulunan verilere bakılırsa, yazanın, hak etmediğim ithamlarda bulunduğu ilk bakışta sezilmektedir.
Bu açıklamalar; "Uludağ Sözlük"e, bu Sözlükte tarafımla ilgili olarak yer alan küçük düşürücü, saygınlığı zedeleyici ve hakaret içeren sözleri kaldırmaları için yaptığım çağrı ve verdiğim sürenin dolmasına rağmen kaldırılmamasından dolayı, yasal süreç ve sürece henüz dâhil edilmemiş diğer yasal haklarım saklı kalmak üzere, sadece, kamu oyunu ve değerli öğrenci arkadaşlarımızı aydınlatmak amacıyla, zorunlu olarak yapılmıştır.
Kamuoyuna ve öğrenci arkadaşlara saygıyla duyurulur.
--spoiler--
öğrenciye karşı son derece nazik olan fakat herhangi bir ters durumda soğukkanlı bir şekilde tarz değiştirebileceğini tahmin ettiğim hukuk profesörü. ondan saklanamaz ve ondan kaçamazsınız.
öğrencilerine eğitimi ve öğretimi verme görevini kendine şiar edinmiş bir insandır. dersten, nottan, okuldan çok erdem üzerinde durmaktadır. öğrenciye karşı aşırı derecede saygılıdır. hak ve hukuk konusunda çok titizdir. bu sebeple olsa gerek ki;kişiliğinin cuk diye oturduğu bir alanda ders vermektedir. dersler interaktif geçmese de * öğrencilere tatlı şekilde takılarak ve bir takım komik anılar anlatarak derse eğlence katma isteğinde, böylece dersi sevdirme gayretindedir....öğrenclerin kullandığı otobüs metro gibi vasıtalarda karşılaşılması muhtemel ender hocalardandır...
Uludag universitesi iktisadi ve idari bilimler fakültesi'nde anayasa hukuku, idare hukuku ve idari yargı dersleri verir. Kendisi aynı zamanda Bursa Emniyet Genel Müdür yardımcılığı yapmıştır.
öğrenciye her zaman yardım eden, hiç bir zaman geri çevirmeyen, uludağ sözlük okuyucusu hocamız. dersleri öğrenciyi sıkmadan, esprili bir şekilde anlatan dünya iyisi bir insandır.
öyle güzel bir üslupla anlatır ki öğrencinin dikkatinin dağılmasını önleyerek dersini dinletir.
ders sırasında bakarsınız bazen bir sanat müziği eserinden, bazen bir türk filminden bahsederek çaktırmadan ilginizi dersine yöneltir. hukuk ve yargı gibi başlıklar içeren dersleri öğrenciyi sıkmadan, baydırmadan anlatmak her hocanın harcı değildir.
derslerinin güzel geçmesinin yanında nezaketi, tevazusu ve hoşsohbetiyle de hatıramızda yer edecek hocalarımızdan biridir.