kantin boş,
yemek hane boş,
tatildeysen havuzlar boş,
normal şartlarda "damsız giremezsin lan" diyen lavuklar boş. *
yemedikleri için öğlen arası, öğleden sonra tuvaletler boş,
sigara molasında göze çarpmazsın zira bomboş,
süper birşey lan ramazan, allah belamı versin ben çok seviyorum. bak valla ciddi söylüyorum sizden çok seviyorum, hatta bence 11 ay ramazan olmalı, 1 ay kafirler gibi dolaşılmalı. *
ailecek yemek yemek. normalde bizim evde herkes ayrı gayrı yer yemeğini veya bir yemek yapılmışsa gelir gider biri yer, öteki yer, o yemek biter felan. ramazan ayında bunlar olmuyor. evde adam gibi yemek yapılıyor. ayrıca her akşam salata yiyebiliyorum.
güzel yanı insanların disiplini hatırlaması, nefsine gönülden de kısıtlama getirmesi ve kendini en güzel aşkıyla bulması; olması gerekirken, tam tersi bir gevşeklik an itibariyle sitemin bahçesinde çocuklar oynuyor bu saatte aileler sabahlara kadar oturuyor çekirdek çitliyorlar. geceyi arzulanan şekilde geçiren çok az. sadece aç kalma işi yerine getiriliyor. çünkü oyle söylemiş akıl vericiler onlara. amaç aç kalmak mıdır. disiplin ve huzur bulmak mı? anlamadım.
aile bireyleri için canla başla hazırlanan sahur, o sırada komşulardan gelen çay kaşığı sesleri, o saatte solunan çay kokusu, normalde o sırada balkona çıkıldığında ıssız olan mahallenin sahur nuruyla şenlenmesi, iftar telaşı, görev değil bir zevk olan yemek yapma isteğidir.
tabii ki bunlar işin biraz daha sığ görünen kısmıdır. asıl güzel yanı; gıybete, iftiraya, dedikoduya bulaştırılmak istenmeyen bir dildir. bunlar düşünülse bile kendini alıkoyma iradesini gösterebilmiş olmanın huzurudur; ilk yudum su, ilk lokma hurma tadıldığında dilden veya içten edilen şükürdür. ruhun arındığı hissediliyorsa işte o duyguya paha biçilemez.
birlik ve dayanışma içinde olmaktır. Ayrıca ramazanda oruç tutulduğu için nefsine hakim olmaktır en güzel yanı... böylece kötülük ve günahlardan kendini alıkoyabilir insan... Herkesin iftarda aynanda orucunu açması da ayrı bir güzelliktir.