Genç Cumhuriyet ne yazık ki, modern çağdaş bir ülke üzerinde kurulmadı.Asırlardır kötü yönetimin üzerine, birde savaşlar sonucu bütün kaynaklarını tüketmiş, bir ülke üzerinde Cumhuriyetimiz kuruldu.Genç Cumhuriyet ne yazık ki, sıfırdan bir başlangıç da yapamazdı.Her şeyi yeniden inşa etmek zorundaydı, borçlar vardı, eğitimli nesil yoktu, toprak vardı ama işleyecek köylü yoktu.
Cumhuriyet'i kuranlar, sağlığın her şeyin üzerinde olduğunun bilincindeydi.Bu sebeble ilk uygulamalarda bu yönde oldu.Cumhuriyet'in sağlık konusundaki olağan üstü başarılarını sizlere, Sinan Meydan'ın "CEHALETTE BOĞULUP SITMADAN ÖLMEDiYSEK EĞER BUNU ONA BORÇLUYUZ " makalesinden alıntı yaparak aktarıyoruz.
"Türk insanının belini büken amansız hastalıkların kökünü kazımıştır. Sağlık bakanlığına bağlı bir avuç idealist Cumhuriyet doktoru, sıtma, verem, tifüs, frengi, cüzzam ve trahom gibi salgın hastalıklarla mücadele etmiş ve bu hasatlıkları büyük oranda etkisiz hale getirmiştir. 1924 yılında 150 ilçede Muayene ve Tedavievi açılmıştır. Hastane sayısı 1940ta 198e ulaşmıştır. 1926da Manisa ve Elazığda Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastaneleri, Ankara ve Konyada Doğum ve Çocuk Bakımevleri açılmıştır Adana, Malatya, Antep, Kilis, Besni de Trohom Savaş Hastaneleri açılmıştır. Adana, Gaziantep, Malatya, Urfa ve Maraştaki mücadele sırasında toplam 120 yataklı trahom hastaneleri kurulmuş ve yalnızca 1934 yılında müracaat eden 87.000 kişiden 2.215i tedavi, 4.318i ameliyat edilmiştir. 1925-1931 arasında ülke genelinde 40.000 trohomlu tedavi edilmiştir. Adanada Sıtma Enstitüsü hizmete girmiştir. Değişik bölgelerde 11 Sıtma Dispanseri kurulmuştur. 1931 yılına kadar 2 milyon hasta tedavi edilmiştir. 1924-1938 arasında 17 milyon sıtmalı kontrolden geçirilmiştir, 5 milyonu tedavi edilmiştir, 350 kilometrekare bataklık kurutulmuştur. 1000 km kanal açılmıştır. çıkmıştır. Sıtmayla mücadele konusundaki bu büyük başarının dünyada eşi benzeri yoktur. 1922de 22 olan Kızılay Dispanseri sayısı 1932de 339a, yatak sayısı ise 189dan 1318e çıkmıştır. 1960 yılına gelindiğine ülke genelinde doktor sayısı 9.826ya, hemşire sayısı 2420ye, ebe sayısı 3126ya çıkmıştır. 1922de 1.950 köyde sığır vebası vardı. 1932de sığır vebası tamamen önlenmiştir."
Cumhuriyetin bir diğer olağan üstü başarısını, ulaşım politikalarında görebiliriz.ilk olarak demiryolu ulaşımını ele alalım.1923 yılı itibari ile ülkemizde bulunan hat uzunluğu 3.756 km, tren kilometresi 1.427.000 km idi, 1938 yılına gelindiğinde ise bu rakamın 7.148 km tren kilometresi 15.598.000 km'ne ulaştığını görüyoruz.Kara yolu ulaşımında da önemli adımlar atılmıştır.1923 yılı itibari ile ülkemizde, 2.500 km olan karayolları, 1938 yılı itibari ile 21.575 km uzunluğa ulaşmıştırılmıştır.
Cumhuriyetin en önem verdiği konu ekonomi politikalarıdır.Güçlü ve bağımsız bir ekonomi demek, Cumhuriyeti kuranlar için ülkenin tam bağımsızlığı ile eş anlama geliyordu.Bu alanda da büyük başarılar elde edildi.15 yıllık bir zaman içinde gayrisafi milli hasıla ve kişi başına düşen milli gelir, hem dolar cinsinde hem Türk Lirası cinsinde toplamda yüzde yüzlük artışlar sağlanmıştır.Cari açığında, çok büyük bir başarı ile dengelendiğini yine görüyoruz.
Sizlere çok daha uzun bir liste sunabiliriz, Genç Cumhuriyet hemen hemen her alanda çok büyük başarılar elde etmiştir.Bunları bir makalede sıralamak imkansızdır.Bu yazımızın amacı sizleri Genç Cumhuriyetin başarıları konusunda bir fikir sahibi yapmaktı, umut ediyoruz ki bu amacımızda başarı sağlayabilmişizdir.